English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Y ] / Yenilmez

Yenilmez translate Portuguese

809 parallel translation
Hadi bir şeyler iç, o adam yenilmez.
Beba alguma coisa pelo amor de Deus, Aquele homem é invencível.
İnsanlarımızın evlerinin üstünden yükselir, güçlü muhafızlar gibi Hristiyanların yenilmez imanını canlı tutar.
Eles encimam as casas do nosso povo como guardiães poderosos, mantendo viva a fé cristã invencível...
Anımsarsanız, size söylediğim gibi Fransa yenildi yenilmez orduları darmadağın edildi.
A França foi derrotada, como preconizei, se se recordam e os seus invencíveis exércitos esmagados.
Yenilmez at Seabiscuit'in durup su içmesi ve 7'ye kadar sayması beklenmez.
Não podes esperar que uma criança plante bananeiras... tome um copo de água e conte até 7, tudo ao mesmo tempo.
Yenilmez Fransız ordusu kaçmaktaydı.
E o invencível exército francês, estava em fuga.
Yenilmez Kolychev, neden konuşmuyorsunuz?
Kolychev-Não-Esmagado, Porque não dizes nada?
İnsanlar sana gülecek. Yenilmez Devlin âşık olmuş... Hem de kelime bile sarf etmeye değmeyecek birisine.
As pessoas vão rir de ti, o invencível Devlin que se apaixonou por alguém com quem nem sequer vale a pena desperdiçar palavras.
Danlıların yenilmez lideri...
Líder inconquistável dos Danitas,
Yenilmez Richard yine iş başında!
Ricardo voltou a ser ele mesmo!
" Yenilmez adlı yaşlı bir ata büyük bir para.
"Uma grande aposta num cavalo chamado Invencível."
Ama yenilmez bir güçle korur.
Mas, para proteger, seus poderes são invencíveis!
Beyazlarım tribünün yenilmez siyahlarıyla yarışacak.
Os meus cavalos brancos contra os invencíveis negros, do nobre tribuno.
... sevgi ve şükranlarımızla yenilmez, şanlı ordumuzun kahraman askerlerinin şerefine kaldırıyorum.
Neste momento... Os nossos corações e a nossa gratidão... Sejam para os heróicos combatentes...
Görünen o ki Sir Arthur, sizin askerleriniz yenilmez.
Parece que os seus soldados é que são vulneráveis, Sir Arthur.
Yenilmez görünüyorsunuz, Bay Bond.
Parece ser imbatível, Sr. Bond.
Yenilmez değil.
Invulnerável ele não é.
Fransız pilot Monako'da yenilmez ama bugün İngiliz pilot pistin bazı bölümlerinde daha hızlı.
O francês que normalmente é imbatível no Mónaco mas hoje o inglês está mais rápido em algumas zonas do circuito.
Çıkmasına izin verme, O yenilmez bir Galya'lı.
É um da - queles gauleses invencíveis.
Hayır, bu gerçek iksir ise senin gücünü arttırır... ve yenilmez olursun.
Se esta poção for a verdadeira as tuas forças redobrarão, e serás invencível.
Sezar, Bonus Belonus bizim sihirli iksirimize sahip olup... yenilmez ve İmparator olmak istiyor..
Caius Bonus estava impaciente para obter a receita de uma poção mágica que o tornaria invencível e lhe abria o caminho para o trono imperial.
Kendini yenilmez mi hissediyorsun?
O que ela faz? Faz você se sentir durão?
Marcos'taki bir milyon dost bizleri yenilmez kılacak.
Com o milhão de amigos de Marcos, seremos invencíveis.
Kimsenin yenilmez olmadığını anla.
Só prova que ninguém é indestrutível.
Yenilmez düşmanla savaşmak
Brigar contra O inimigo indestrutível
Yenilmez düşmanla savaşmak
Lutar contra O inimigo inconquistável
"Yenilmez düşmanla savaşmak."
"Lutar contra o inimigo inconquistável".
... ve en yenilmez görme hastalığından muzdariptik.
Tínhamos ganho a guerra e achávamos que tínhamos razão e que éramos muito espertos.
Hemingway, bir zamanlar "yenilmez" adında bir.. boğa güreşçisini anlattığı kısa bir hikaye yazmıştı.
Hemingway escreveu um óptimo conto sobre um velho toureiro chamado "The Undefeated".
Yanlarında cüce gibi göründükleri ancak onlara yüz kızartıcı bir tutsaklığa düşen beyazların bu hâli Japonları yenilmez olduklarına ikna etmeye yardım etti.
Ao verem os prisioneiros caucasianos serem levados pelos japoneses para um aprisionamento desonrado, convencia-os da sua própria invencibilidade.
O da "Hayır, Almanya yenilmez." dedi.
Não podes ganhar. " " Não, "disse ele," a Alemanha não será vencida. "
Süpermen efsanesi son bulmuştu, bu askerler yenilmez değildi.
O mito do super-homem estourou. Aquelas tropas não eram invencíveis.
Söyle bakalım Çavuş Kolb, Ari ırk ne demektir? Ari ırk yenilmez!
Diga-me, "Unterscharführer" Kolb, o que é um ariano?
Ama kötücül, yenilmez bir düşmanla mücadelede doktor ne işe yarar ki?
Mas que podiam eles contra o horrível e invencível inimigo?
- Büyükbabam vücudunda hapsolmuş... - fakat istekleri fikirlerine benzer, yenilmez.
Meu avô é prisioneiro de seu corpo, mas sua vontade é como sua mente, inconquistável.
Bu kez, Napoleon yenilmez olduğunu düşündüğünde en büyük hatasını yapmış oldu.
Nesta altura, Napoleão julgava-se invencível, e foi onde cometeu o grande erro.
Burada öğrencilerin yenilmez olması sadece zamana kalmış birşeydir.
Eu sou o melhor professor nesta escola, tudos os meus estudantes ficam homems.
Yenilmez Hades Vuruşunun?
O pontapé que nunca foi derrotado?
Şimdi, o zaman... şu sizin yenilmez Birliklerinizden bahsedecek misiniz bize?
Agora, então, a... Estava a contar-nos sobre essa sua Aliança invencível?
Yenilmez savaşçılar yapabilirim.
Para lutar de forma a que sejam invencíveis.
Kutsal ve yenilmez.
Sagrada e invencível.
Ming, yenilmez değil.
O Ming não é invencível.
Yenilmez Takeda Ordusu!
Os melhores de Takeda, marcham com o passo perfeito.
Örümcek Adam yenilmez.
O Homem-Aranha é invencível.
Hiçbir şey yenilmez değildir.
Nada é invulnerável.
Onu tehlikeli hale getiren de her zaman olduğu gibi yenilmez olduğunu kanıtlamak istemesi.
O que o torna perigoso é que ele quer provar que é tão invencível como nunca.
Zorbalar ve katiller hep vardır ve bir süre için yenilmez görünebilirler.
Existiram sádicos e homicidas, supostamente invencíveis.
Zorbalar ve katiller hep vardır ve bir süre için yenilmez görünebilirler. Ama sonunda daima yenilirler.
Existiram homicidas e bárbaros, supostamente invencíveis, mas sempre foram derrotados.
Yenilmez diye bir şeye inanmıyorum.
- Não acredito no cenário invencível.
Onlar sokakların sahibi gibi büyüdüler. Yenilmez olduklarını... cinayetten yırtabileceklerini zannediyorlar.
Cresceram nas ruas, a pensar que são indestrutíveis, a pensar que podem matar e sair ilesos.
Ondan yenilmez biri gibi söz ediyorsun.
Fá-lo parecer invencível.
bunu isterdim. Bu Alman donanması yenilmez çünkü Disiplinli bir donanmadır.
O exército alemão é invencível porque é um exército que obedece a ordens.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]