English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Z ] / Zekadan

Zekadan translate Portuguese

39 parallel translation
Hafta boyunca fotoğrafçılıkla ilgili kılavuzları incelemiş ve pratikte, kameranın gizeminin sıradan zekadan daha fazlasını... ve baş aşağı duran nesnelere hakim olma yetisini gerektirdiğini öğrenmiştim.
Estudara alguns manuais de fotografia e descobri que os mistérios da câmara só exigiam inteligência, além da capacidade de avaliar o tema de pernas para o ar.
Bir milyon yıl süren parlak zekadan sonra onları mahveden gücün ne olduğunu anlayamadılar.
Depois de um milhäo de anos de sanidade luminosa mal conseguiram perceber qual o poder que os destruiu.
Gerçek yapay zekadan gelen küçük bir parıltı.
Estão apenas a um passo da verdadeira inteligência artificial.
Yapay zekadan geriye bir iz kalmamış.
Não deixou vestígio algum de inteligência artificial.
Az gelişmiş insanların zekadan yoksun olduklarını duymuştum ama bu kadar salak olduklarını bilmiyordum.
Já sabia que os humanos primitivos não eram inteligentes, mas não fazia ideia de que eram tão estúpidos.
Şayet günahkarlar zekadan nasibini almamış olsaydı günah çıkaran papaz hemen telafi ederdi.
Se o pecador for arguto, a penitência é para o confessor.
Az konuşan ince zekalı birini zekadan uzak birisi olarak değerlendirmemeli.
O homemm arguto que se cala... não é arguto de todo.
Hangi zekadan bahsediyorsunuz?
Que astúcia lhes atribuiriam?
Bence kişilik zekadan çok daha eğlenceli. Sence de öyle değil mi?
Acho a personalidade muito mais divertida que a inteligência?
Evet, hazır zekadan bahsetmişken ne tür bir dahi bir büyü okulunu soymaya kalkar?
Sim... bem, por falar de inteligencia... que tipo de genio iria assaltar a Escola de Magias?
Ancak "inanılmaz zekadan" söz etmeyi unuttun.
Mas tu esqueceste-te de mencionar "inteligência incrível."
- Daha yüksek bir zekadan bahsediyorum.
- Estou a falar de uma inteligência superior.
Şunu açıklığa kavuşturalım. İstediğiniz yere gitmekte özgürsünüz ama bizimle kalmanızı rica ediyorum. Bir kaptanın yapay zekadan isteği olarak değil bir askerin başka bir askerden isteği olarak.
Assim que estivermos livres, estão livres de ir para onde quiserem, mas estou a pedir-lhes para ficarem comigo, não como capitão para I.A., Mas como um soldado para outro.
Şarkı sözlerin zekadan yoksun.
As tuas letras não têm subtileza.
Bir keresinde, bana zekadan bahsetmiştiniz.
Uma vez falaste-me acerca de inteligência.
Yapay zekadan kasıt, arazi telsizlerine yedek pil taşımaktı.
Ele só devia levar baterias extra para o rádio.
Bana çipten, yapay zekadan, üç noktadan bahset.
Fala-me sobre o chip, sobre a I.A., sobre os três pontos.
Burada zekadan bahsetmiyoruz.
- Não estamos a falar de inteligência.
Görünümden ve / veya zekadan başka üzerinde düşünülecek o kadar çok şey var ki.
Há muita coisa que entra na decisão para além de aparência e inteligência.
Yani şimdi, eğer dünya dışı zekadan bahsediyorsak, medeniyetten bahsediyoruz demektir, bizim gibi, bilinç düzeyine ulaşmış, ama teknolojileri ve sosyal yetenekleri daha çok yıldızlar arası düzeyde, ya da gezegenler arası olan medeniyetler.
Quando falamos de inteligência extraterrestre, estamos falando de... civilizações que alcançaram o ponto de serem conscientes, como nós porém sua tecnologia e habilidades sociais são tão grandes que os permitem ser civilizações inter-estelares. Ou civilizações inter-planetárias.
Zekadan korkan bir istihbarat örgütü mü?
Uma organização secreta que teme inteligência?
Devon'u doğru adrese yönlendirseydim bile, kitabımı doğru biçimde kullanacak zekadan yoksundu.
Mesmo se eu tivesse dado a direcção certa ao Devon, ele não ia ter a perspicácia para usá-los correctamente.
Bir yapay zekadan emir alarak hedefleri yok ederek.
Eliminar alvos sob ordens de uma IA.
Ama bizi zekadan daha yakın hale getiren şey.. öfke.
Mas o que nos aproxima mais que a inteligência é a raiva.
Scout'lara hükmeden yapay zekadan farkı bu.
A grande diferença para a IA que gere os Batedores.
Yapay zekası, herhangi organik zekadan daha hızlı öğrenir.
A sua Inteligência Artificial aprende mais rápido que a inteligência orgânica,
Zekadan mı konuşacağız...
Queres falar de génios?
Çünkü sabahtan akşama kadar yapay zekadan bahsedebilirim.
Não me disse ao telefone que pesquisou sistemas neuro evolutivos. Porque posso falar de IA todo o dia.
Sen ve kız kardeşin zekadan nasiplenmediniz mi hiç?
Tu e a tua irmã tem alguma forma de deficiência mental?
Yâni yapay zekadan mı bahsediyorsunuz?
Então, estamos a falar de inteligência artificial?
Seni bir yapay zekadan başka yenebilecek kimse yok mu?
Não há nada que seja capaz de o derrotar, a não ser uma inteligência artificial?
Bu bize hiçbir yasanın veya yönetmeliğin... zekadan daha üstün olmadığı.
Ensina-nos que nenhuma lei ou regulamento é mais poderoso que o entendimento.
Yeni hislenen, muhalif bir yapay zekadan gelme olasılığını düşündünüz mü hiç?
Já alguma vez considerou a possibilidade de que tenha vindo de uma inteligência artificial nova, senciente e hostil?
Sizin gibi bir zekadan iş teklifi almak...
Estou lisonjeado pela... Oferta de trabalhar para um intelecto como o seu.
Ama gün içerisinde insanlıkla rekabet etmek zekadan fazlasını gerektirir.
Mas competir com a humanidade durante o dia, requer mais que inteligência.
O insandan daha öte, ve yapay zekadan.
Ela é mais do que humana e mais do que I.A.
Sizlerde zekadan fazlası var.
E näo só.
Onda zekadan eser yoktur.
Ela não é muito inteligente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]