Zordon translate Portuguese
48 parallel translation
Asırlar önce Zordon adı ile bilinen boyutlar arası bir varlık kötülüğe karşı açtığı amansız mücadeleyi yöneteceği kumanda merkezini kurmak için melek korusu şehrine gelir.
Há séculos atrás, um ser lendário interdimensional conhecido por Zordon veio para a cidade de Angel Grove estabelecer um centro de comando para a sua interminável luta contra o mal.
- Rangerlar, Zordon'un size ihtiyacı var. Çok önemli.
Rangers, o Zordon precisa de vocês no centro de comando, é urgente.
Zordon Eltar ismini hatırlıyor musunuz?
O nome Zordon de Eltar diz-lhe alguma coisa?
Zordon'u mahvetmeni istiyorum böylece sahip olduğum üstün kötülük her tarafa hükmedecek.
Quero que destrua o Zordon... para que a minha maldade possa voltar a ser soberana!
Zordon Eltar sanki hiç var olmamış gibi olacak.
Vai ser como se o Zordon de Eltar nunca tivesse existido!
Demek Zordon pis işlerini yaptırmak için 3-5 çocuk kullanıyor.
Então o Zordon ainda usa miúdos para fazer o trabalho sujo?
Zordon!
Zordon!
- Zordon, bizi bırakamazsın!
- Zordon, não nos pode deixar!
Zordon'u kurtaracak bir güç olabilir.
Talvez haja um poder capaz de salvar o Zordon.
- Zordon bu durumda fazla yaşayamaz.
A energia vital do Zordon já não dura muito.
Zordon'un hayatı ona bağlı.
A vida do Zordon depende disso.
Unutmayın Rangerlar, Zordon'un fazla zamanı yok.
Lembrem-se, Rangers, o Zordon não tem muito tempo.
Olamaz!
Oh, não! Por favor, aguenta-te, Zordon!
Zordon'u düşünüyordum.
Estava a pensar no Zordon.
Zordon mu?
Zordon?
Zordon mu dedin?
Disseste Zordon?
Zordon'u tanıyor musun?
Conheces o Zordon?
Zordon'a ne oldu?
O que é que aconteceu ao Zordon?
Lütfen Zordon, gücünü sakla.
Por favor, Zordon, poupe as suas forças.
Zordon çok fazla dayanamaz.
O Zordon não vai durar muito mais.
Siz Zordon tarafından seçilenlersiniz.
Foram escolhidos por Zordon.
Bu platodan dışarı bir adım attığımda tıpkı Zordon'un şu anda olduğu gibi yaşlanmaya başlarım.
Se puser um pé fora deste planalto, começo a envelhecer tão depressa como o Zordon.
- Güç bizde! - Dayan Zordon!
- Conseguimos a energia!
Zordon!
- Zordon!
Megazord yıkıldığında, Zordon ile bağlantının kesildiğini, hatırladın mı?
Lembras-te quando perderam as comunicações e o Megazord foi destruído?
- Zordon, orada mısın?
Zordon, está aí? Zordon!
- Sesini duyduğuma sevindim Zordon.
Zordon, que bom ouvir a sua voz.
Bakın, bu Zordon!
- Olhem, é o Zordon!
Zordon, ne yazık ki seni tanımıyorlar.
Zordon, eles não sabem quem é.
65 milyon yıl evvel, Zordon'un ekibi Kristali korumak için burada, yani sizin bildiğiniz adıyla Angel Grove'da yok oldu.
Há 65 milhões de anos, a equipa do Zordon morreu a proteger o Cristal, no local que viria a ser Angel Grove.
Neyi yapamazsın Zordon?
O quê, Zordon? Não pode o quê?
Zordon'ın ekibindeki diğerleri de senin kadar gençler mi?
Os outros Rangers da equipa nova do Zordon são tão jovens como tu?
Ben de senin gibi ekibin aykırı üyesiydim.
Era uma excluída na equipa do Zordon, tal como tu.
- Bence Zordon'a gidelim.
Devíamos ir ter com o Zordon.
Zordon'un bizden Güç Koruyucusu olmamızı istemesinin nedeni duvardan çıkabilmek içindi.
O Zordon só queria que nos tornássemos Power Rangers para poder ressuscitar.
Eğer sizi öldürmezsem Zordon bana olan tüm saygısını yitirir.
O Zordon vai perder o respeito por mim se eu não vos matar.
- Zordon, lütfen yardım et bize.
Zordon, por favor, ajude-nos.
Zordon, şuraya bak!
Zordon, olhe para a Rede!
Başarabilirsin Zordon!
Venha cá para fora, Zordon!
Zordon?
Zordon?
Sağ ol Zordon.
Obrigado, Zordon.
- Biz de seni yargılaması için Zordon'a götürelim.
Vamos levar-te ao Zordon para que te julgue.
- Zordon'a mı? Beni o mu yargılayacak?
O Zordon julgar-me?
Zordon ne söylerse söylesin, ben çok kıymetli biriyim!
Diga o Zordon o que disser, eu sei que sou digna!
Liderimiz Zordon yaralandı- -
O nosso líder Zordon está ferido...
Zordon'un vakti azalıyor.
O Zordon está a ficar sem tempo.
Zordon, ne oldu?
Zordon?