Çaresizim translate Portuguese
177 parallel translation
Çaresizim.
Nada...
Ama çaresizim, hastayım.
Mas eu sou pobre, doente!
Çaresizim. Hiçbir şeyi tahmin edemiyorum.
Estou desesperado Posso prever absolutamente nada
Bunu yapamam, Majeste. Çaresizim.
Não posso fazer isso, Vossa Majestade.
Çaresizim. Sadece onun yanında olup zavallı... acı çeken bir hayvana dönüşümünü izliyorum.
Só posso ficar impotente e vê-la deteriorar e transformar-se num pobre animal atormentado.
Burda, para kokusu almış bir eşkiyanın elinde çaresizim.
Eu estou aqui sózinha à mercê de um bandido que lhe cheirou a dinheiro.
- Yapamıyorum, çaresizim!
- Não posso mais, estou desesperado!
- Çaresizim!
- Estou desesperado!
Çok çaresizim!
Estou desesperada!
Çok çaresizim.
Estou absolutamente desesperada.
Burda, para kokusu almış bir eşkiyanın elinde çaresizim.
Estou aqui sozinha nas mãos de um ladrão a cheirar dinheiro.
Bu kadar mı çaresizim?
Estou tão desesperado?
Çaresizim.
Estou desesperada.
Arkadaş sevgisi olmadan ne yaparım bilmiyorum. Ama şimdi çaresizim.
Não sei como vivi tanto tempo sem ela mas estou viciado.
Şu an çaresizim.
E não tenho quem cuide dele. Estou desesperado.
Ne kadar çaresizim.
Sinto-me tão mal aqui.
Ben çaresizim.
Estou desesperado.
Çok şaşırdım tamamen çaresizim
Estou baralhado.
Çaresizim. Tamam.
Estou desesperado.
Ne kadar çaresizim?
Quão desesperada estou eu?
Çaresizim!
Estou desesperado!
Lütfen, çok çaresizim.
Por favor! Estou desesperado!
Sanki, benim üzerimde bir tür gücü var ve ben çaresizim.
É como se ela tivesse um poder sobre mim e eu estou indefeso.
Suda çaresizim.
Sou um zero na água.
Çünkü çok çaresizim.
Porque eu sou tão incapaz.
Şu anda bunu sorduğum için kendimden nefret ediyorum... ama çok çaresizim.
Sinto-me mesmo mal por pedir isto, mas estou um bocado desesperada.
Çok çaresizim.
Estou desesperada.
Ya da çaresizim. Yeterince hasta gördün. Bir hastalığı atlatmak için olumlu bir bakış açısına sahip olmalarının önemini biliyorsun.
Já viste doentes suficientes a curarem-se de coisas impossíveis para perceberes que é preciso manter um certo optimismo.
Çaresizim. Şimdi de Randi'yi dinliyorum.
É um conselho do Randi.
- Çaresizim!
- Eu também não!
Bu kadar israr etmezdim. İhtiyacım var Memar, çaresizim.
Se não precisasse tanto do dinheiro, não insistia.
Çaresizim, evladım.
Que hei-de fazer, meu filho?
Çaresizim, ne yapacağımı bilmiyorum.
Ja estou farto de nao conseguir fazer nada. Isto nao parece nada bem.
Çaresizim.
Estou de pés e mãos atados.
Senin karşında çaresizim, iblis.
Sou indefesa diante de ti, seu malvado.
Tatlım, çaresizim.
Querido, estou desesperada.
Çaresizim.
Sou indefesa!
Çünkü o çaresizdi, ben çaresizim. Kıçının üzerine oturup nerede olduğunu söylemiyorsun çünkü yalandan vazgeçemiyorsun.
Porque ele está perturbado, e eu estou perturbada... e você não dá a mínima para onde ele está porque não pára com esta merda.
Çaresizim.
Nick!
Ben çaresizim.
Estou desesperada.
Acil bir durum var ve bu ATM bozuk. Çaresizim ve taksiye binmem gerek.
É um emergência, o Multibanco está avariado e preciso de dinheiro para o táxi.
- Tuzağa düştüm ve çaresizim.
Achas que consegues evitar a avó todo o fim-de-semana?
Çaresizim, lsabel.
Não posso fazer nada, Isabel.
Çaresizim.
Estou a ficar desesperado.
Çaresizim.
Estou desesperado.
Çıldıracağım, çok mutsuzum, çaresizim.
Sou tão infeliz.
Çok çaresizim.
Estou tão perdido.
- Yedek oyuncu yok. Çaresizim.
Não tenho substituta e estou desesperado.
- Gerard çok çaresizim!
Gerard, eu estou desesperada.
Çaresizim Tanrım. Ailemin iyiliği için. Tommy'nin iyiliği için.
Pela minha família, pelo Tommy, pelo Delmar e pelo Pete.
Çaresizim.
Estou atada.