Öldügümü translate Portuguese
628 parallel translation
Benim öldüğümü düşlediğini söylüyor ama.
Ele disse-me que sonhou com a minha morte.
Ve onlara aynı sebepten öldüğümü söyleyin.
Digam-lhes que morri, vítima do mesmo mal
Bir yıl süresince benden haber alamazsanız... öldüğümü anlayacaksınız.
Se não tiver notícias minhas durante um ano, saberá que estou morto.
- Biliyorum. Öldüğümü sandın.
- Pensavas que eu tinha morrido.
Sonrasında öldüğümü anladım.
Então, eu soube que estava morto.
Kayıpsam eğer, kimse öldüğümü bilmez.
Se estiver desaparecido, ninguém saberá que estou morto.
Hasta olduğumu, öldüğümü söyle.
Diga-lhe que adoeci, que morri.
O gece öldüğümü düşündün.
Pensaram que eu morrera naquela noite.
Eve git, onlara öldüğümü söyle!
Volta para a nossa terra e diz-lhes que morri.
Rommel'in öldüğünü görmektense benim öldüğümü görmeyi tercih ederler. Hayır, Tammy.
- Odeiam-me mais que a Romper.
Öldüğümü, bittiğimi söyle ama Tanrı adına onu buraya getir!
Diga-lhe que venceu, o que fôr, por Júpiter! Mas traga-o aqui!
Benim öldüğümü mü sanıyordun?
Pensou que eu estava morto?
Bak ne diyeceğim : öldüğümü düşünseydi seni aramak için içeri girerdi.
Se acreditar que estou morto, igual vem a te buscar a ti.
Rüyamda öldüğümü gördüm.
Eu sonhei que tinha morrido.
Sonra bir ara, öldüğümü düşündüm.
E então, de repente, sabia que estava morto.
Mark'la birlikte öldüğümü mü sandın?
Que eu morri com Mark?
Öldüğümü düşündüğümde korkunç hayallerle eziyet çektim.
Quando eu pensei que estava morto... fui atormentado por sonhos medonhos.
Ne kadar uzun süre ayrı kalırsam kalayım öldüğümü düşünmeyin.
Por muito que demore, não pensem que morri.
Öldüğümü zannetti.
Pensou que estava morta e foi embora.
Öldüğümü görmek isteyecek bir sürü suçlu tutukladım.
Eu posso pensar em varias pessoas que gostariam de ver-me morto.
Öldüğümü sanmak istiyor.
Eles fingem que eu estou morta.
Nevers'den uzakta bir yerde öldüğümü.
Morta, longe de Nevers.
Öldüğümü görmeyi ne kadar ister anlatamam.
Ela adoraria me ver partir, acredite.
Bekliyor. - Ona öldüğümü söyle. Ölebilirim de.
Hatcher, não vai querer responsabilizar-se pelo que pode acontecer a Miss Del Lago se ela for...
Scarabus'un öldüğümü düşünmesini istedim böylece size bir şey yapmaya kalkarsa yardım edebilecektim.
Eu queria que o Scarabus pensasse que tinha morrido... para poder socorrer-vos se ele vos fizer mal.
Öldüğümü sanmıştım.
Pensei que ia acordar morto.
Yeter ki öldüğümü düşünmesin.
Não a deixes pensar que eu morri.
Öldüğümü düşünmesine izin verme.
Não a deixes pensar que morri.
Kafama kapı çarpılmış gibiydi ve öldüğümü düşündüm.
Foi como se fechasse uma porta na cabeça. Pensei que estava morto.
Bones, Spock, bunu izlediğinize göre öldüğümü düşünebiliriz, durum kritik, her ikiniz de ölümcül bir çarpışmanın ortasındasınız.
Bones, Spock, se estão a ouvir isto, presumimos que morri, que a situação é crítica e que estão envolvidos num combate mortal.
Bu geri zekalılar öldüğümü sanıyorlar.
Estes idiotas pensam que estou morto.
Harley, öldüğümü düşünmüş olacaktın.
Harley, achei que estava morto.
Rüyamda öldüğümü gördüm.
Sonhei... que estava morto
Trabzanların üstüne çıktım, ve şu iki polis geldi,... annemi buldular,... ve, ah, ona benim yangında öldüğümü söylediler.
Eu saí para o corredor, e aqueles dois policiais estavam vindo, encontrar minha mãe, e, ah... falaram com ela que eu havia falecido em um incêndio.
Gör nasıl öldüğümü
Vê como morrerei
İzle nasıl öldüğümü
Vê-me morrer
Git buradan. Öldüğümü görmeni istemiyorum.
Vai-te embora.
"Annem ve oğlum öldüğümü düşünene ve dostlarım ateşin etrafında oturup bana kadeh kaldırana dek bekle."
"Espera mesmo quando a minha mãe E o meu filho pensarem que morri. " E quando os amigos se sentarem A beber em minha memória.
- Ona, öldüğümü söyle ve depozitoyu geri al. - Evet, tabii.
Diz-lhe que estou morto e que devolva o depósito.
Herkes öldüğümü düşündü.
Todos pensaram que eu estava morto.
Hepsi benim öldüğümü düşünüyor.
Todos pensam que estou morto.
Irma, partinin bitmesine yakın... - Herkese öldüğümü söyle. - Tamam.
Irma, quando a festa estiver a acabar diz que eu morri.
Onlara öldüğümü söyle ama dans etme devam etmeliler.
- Está bem. Diz-lhes que morri, mas que continuem a dançar.
Öldüğümü mü sanıyordun?
Achaste que eu estava morto?
Varda. Yaşlı bir adam olarak, rüyamda öldüğümü görürken, ve seni burada bana ölümsüzlüğümü hazırlarken buluyorum.
Varda, eu sou um velho a sonhar com a morte, e você anda a tratar da minha imortalidade.
Sen ve ben hariç, bütün dünya öldüğümü sanıyor.
Tirando nos os dois, o resto do mundo julga que estou morto.
Neden yaşadığımı ve Öldüğümü bana açıklayacak
Aonde, o que quer que seja Aonde, quem quer que seja
Neden yaşadığımı ve Öldüğümü bana açıklayacak
Que me diga Porque vivo e morro?
Neden yaşayıp, öldüğümü Anlayabilecek miyim
Porque vivo ou morro?
Onlara ayağımda postallarla öldüğümü söylesen olmaz mı?
Que irão pensar os miúdos quando souberem?
Ona dışarıda olduğumu söyle. Eski bir savaş yarası yüzünden öldüğümü söyle.
Diga-lhe que faleci - duma velha ferida de guerra.