Üslup translate Portuguese
38 parallel translation
Belilrgin bir üslup ile değil bu kişilerin hayal gücüne kalmış.
Nenhum estilo especifico... isso é deixado à imaginação.
Yıkıntılardan doğan şairane üslup. "
A linguagem poética brota das ruínas...
İşe biraz üslup kat.
Dê-lhe mais estilo.
Merhum kocamla birlikte edebi üslup gelişmeleri konusunda kaygılıyız Almanya'da... İngiltere'de görülen.
Nós e o meu falecido esposo, estamos deveras preocupados com os últimos estilos literários que ocorreram aqui na Alemanha...
Ton, üslup ve kelimeler, hepsi tanıdık her yayın, aynı bildik markanın ürünü.
O tom, o estilo o vocabulário tudo isto nos soa familiar faz muito tempo E encontramos em cada emissão a marca da fábrica
Bir üslup.
É um estilo, não é uma pessoa.
Ben olsaydım zarif bir üslup seçerdim, ama tarzın değil.
Eu teria tentado uma solução mais subtil, mas não é o seu estilo.
Anlarsın üslup olarak eksikliğini, üstü kapalılıkla tamamlayan bir lisana bağlıyız.
Entenda que ficamos presos a uma linguagem... que compensa a falta de estilo com obscuridade. É'O assassinato de Gonzago'?
Dave Ferrie'ye göre bayağı süslü bir üslup.
Muito rebuscado, para o Dave Ferrie.
Borcu da var, sanıyorum. Ve Simeon Lee'nin bazı sözlerindeki üslup onu huzursuz ediyordu.
Presumo que esteja endividada, e as palavras de Simeon Lee deixaram-na inquieta.
Gerçekliğin her yönü, en ufak bir parça dahi olsa dönüşebilir, bir üslup kazanabilir ve dansa dâhil edilebilirdi. Dünya bir sahneydi ve şarkı söyleyip dans edebilenlere aitti.
Nesta sátira dos romances de Mickey Spillane, vemos o musical apoderar-se e absorver os ícones do film noir, os detetives privados, e as sereias perigosas.
O bana bunun etkileyici bir üslup katacağını söylemişti.
Disse que daria um ar dramático.
- Çok güzel bir üslup.
- Oh, sim. Pareceu-nos que tinhas um bonito estilo.
Güzel üslup.
- Um velho toque.
Yeni bir üslup yaratmış.
Criou um novo género.
Görüyorsunuz, buraya, sizin geldiğiniz kamplardakilerin aksine, farklı bir üslup hakim.
Como irão ver, aqui a atmosfera e atitude são diferentes... da dos campos de onde acabam de chegar.
- İtiraz ediyorum, saldırgan bir üslup.
- Protesto! Argumentativo!
Bu bildiğim tek üslup.
É a única linguagem que conheço.
- İyi üslup.
Que bonito...
Görüyorsunuz, burada, sizin geldiğiniz kamplardakilerin aksine farklı bir üslup hakim.
Verão que aqui há uma atitude e atmosfera diferente... dos Campos donde vêm.
Bu gerçekten agresif bir üslup.
É uma forma muito agressiva de pôr a coisa.
Çok küçük bir üslup farkı.
Uma ligeira inversão na frase.
İlginç bir üslup.
Um maneira interessante de ver as coisas.
Beynimde mantıklı geliyor ama sözcüklere dökünce o kadar da mantıklı olmuyor, üslup olarak tabii.
Soam bem no meu cérebro, depois a minha língua não faz as palavras soarem tão bem, formalmente.
Çok ilginç bir üslup.
- Reviravolta interessante.
Çok belirgin bir üslup kullanmışsın, her zamanki gibi değil.
Adoptaste um tom não habitual.
Bana göre üslup gayet normaldi.
O tom é bastante normal para mim.
Bu güzel yüze ne de yakışan bir üslup.
Que boca bonita naquela cara linda.
Oldukça rahatlatıcı bir üslup.
Que frase mais inspiradora.
Buna yazarın üslup çeşitliliği deniyor.
Variações linguísticas.
Tüm o gecelerde, en ufak bir üslup kötü olan dünyayı cehenneme çevirir mi diye endişelenerek uyanık kaldım.
Todas essas noites, em que eu fiquei acordada preocupada se a mínima expressão de uma frase enviaria o mundo inteiro para o inferno de mão beijada.
Bu mesajdaki üslup da öncekilerden farklı.
O tom nas mensagens da noite passada é diferente das demais.
- Yine aynı üslup, Kara.
Eis a mesma atitude, Kara.
Konuşurken, diyalog içerisinde böyle bir üslup kullanmam.
Eu diria que não uso este tipo de linguagem.
Rahatsız edici bir üslup.
Isso é uma forma bastante tortuosa de o descrever.
Bu üslup senin.
Abriste novos horizontes.
Bu olağanüstü. Suçlu, elverişli bir üslûp kullanırken psikolojik bir imza bırakarak kucağımıza düştü. - Büyüleyici.
Impressionante, ao utilizar um "M.O". ágil, o suspeito deixou a assinatura psicológica, é fascinante.
Netleştirici bir üslup.
Defensiva.