Üsüyorum translate Portuguese
263 parallel translation
Hayır, ben üşüyorum.
Não, estou com frio.
Bir haftadır üşüyorum.
Tenho frio há uma semana.
- Sadece üşüyorum.
- Só tenho frio.
Çok üşüyorum, daha fazla oturamayız burada.
eu tenho frio, não podemos ficar mais um pouco.
Çok üşüyorum, çok üşüyorum.
Tenho muito frio.
Çok üşüyorum.
Muito frio.
Molly, çok... üşüyorum.
Tenho muito frio.
Çok üşüyorum.
Tenho muito frio.
Her yerim ağrıyor, kötüyüm, üşüyorum.
Estou cheia de dores, estou cheia de frio.
Sadece yorgunum ve üşüyorum.
Cansada e com frio.
Hayır, çok üşüyorum.
Não. Estou com tanto frio.
Jacques, hâlâ üşüyorum.
Jacques, ainda tenho frio.
Çok isterdim, ama... üşüyorum.
Adorava, mas tenho de... Tenho frio.
Ben de üşüyorum. Şimdi...
Também estou com frio... agora.
Üşüdüğünde üşüyorum, açsan ben de açım, korkmuşsan ben de korkuyorum.
Quando tiveres frio, fome e medo, eu também.
Neden üşüyorum?
Porque é que tenho frio?
Çok üşüyorum.
Tenho tanto frio.
Ben elime geçeni yerim, yine de üşüyorum.
Com este tempo sempre estou resfriado.
Hey, kapat şu kapıyı, üşüyorum!
Fecha a porta, faz frio!
- Çok üşüyorum.
- Estou a congelar.
Ben hala üşüyorum.
levemente na bochecha.
Hem de çok üşüyorum.
Tenho muito frio.
Daha çok üşüyorum.
Estou a ficar gelada.
Çok üşüyorum.
Estou com tanto frio!
- Ben... üşüyorum.
Tenho... frio.
Çok üşüyorum, sense çok sıcaksın.
Tenho frio. Dê-me calor!
Çok üşüyorum. üşüyorum.
Sinto frio. Muito frio.
- Anne üşüyorum.
- Mãe, tenho frio.
Çok üşüyorum.
Sinto tanto frio.
Biraz üşüyorum.
Apenas um pequeno arrepio.
Ben biraz üşüyorum.
- Tenho gripe.
Maurice, çıplağım çok üşüyorum.
O que você quer? Vá embora! Me deixe em paz.
Hayır, üşüyorum.
É melhor não, estou gelado.
Çok üşüyorum.
Tenho frio.
Islağım ve üşüyorum ve bir şey yapamıyorum.
Estou com frio e molhado e não posso fazer nada.
Çok üşüyorum.
- Abraça-me.
Dikkatimi çekti de, burada sık sık üzerime yağmur yağıyor ve sık sık üşüyorum...
E aqui chove muito e faz muito frio
Artık yok ve çok üşüyorum.
Agora sem ela fico com tanto frio.
Dostum, üşüyorum.
Tenho frio, meu.
Islandım ve üşüyorum!
Temos de sair desta porcaria. Estou gelado!
Evet, öylesin. Bense üşüyorum.
É isso e eu estou a ficar com frio.
Hafif üşüyorum.
Não muito bem.
Hayır, üşüyorum.
Tenho frio.
- o yüzden mi üşüyorum? - o yüzden üşüyorsun.
- É por isso que estou frio?
İliğime kadar üşüyorum.
Virei um picolé.
Colt, üşüyorum.
Colt, estou com frio.
Çok üşüyorum.
Tanto frio.
Ben burada yeterince üşüyorum.
Tenho frio o suficiente.
Biraz üşüyorum.
Tenho um pouco de frio.
- Çok üşüyorum.
- Tenho frio.
Lütfen yardım et. Çok üşüyorum.
Ajude-me, tenho tanto frio.