English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Altıma

Altıma translate Russian

890 parallel translation
"... anahtarı çantama koyacak... "... ve çantamı da koltuk altıma alacağım.
"Я кладу ключ в мою сумочку, я беру сумочку."
Otobüsteyken altıma sıçmıştım.
Я там в автобусе наложил в штаны.
Kıçım ağrıyor, göğsüm ağrıyor, yüzüm ağrıyor..... bu da yetmiyor bir de altıma işiyorum.
А теперь я начал ходить под себя.
Altıma işedim.
Ой! Я обмочилась.
Altıma ediyordum.
Я наделал в штаны!
- Yine altıma yaptım.
- Я oпять этo cдeлaл.
450m. altıma alçalacak.
Он собирается опуститься примерно на 1500 футов ниже меня.
Korkudan altıma yapacaktım.
Чуть не отбросил копыта, проклятая птица.
Beni sıkıştırmayı bıraksan iyi olur, yoksa altıma kaçıracağım.
Прекрати сжимать меня, иначе я надую в штаны.
"Billy, galiba altıma doldurdum, donum bok içinde kaldı."
"Ой, Билли! Лучше бы мы не одевали женское бельё!"
Gülmekten az kalsın altıma yapacaktım. Askerler ona bayılıyor.
Я чуть не лопнул со смеху, а солдаты его обожали.
Senin yaşındayken hayalet görsem korkudan altıma kaçırırdım.
Это фильм. В твоём возрасте я, увидев привидение, испугалась бы до чёртиков!
Altıma işeyeceğim.
Сейчас описаюсь от страха.
Altıma işedim.
Я aж oбмoчилcя.
Altıma edecektim!
Посмотри на мои штаны!
Ne zaman düşünsem, neredeyse altıma kaçırıyorum.
как я готов намочить свои штаны!
O kadar iyiydi ki az kalsın altıma ediyordum.
Было так здорово, что я чуть не описалась.
Şimdi altıma işedim ve hiç kimse bu konuda bir şey yapamaz.
Я только что напрудил в штаны и никто ничего не может с этим поделать.
Çünkü beni altıma işetecek kadar ediyor!
Меня лично пугает до усрачки!
Altıma yapacağım!
Мне надо поссать!
Her gün altıma ediyorum! Yürüyemiyorum, düzüşemiyorum.
я не могу иметь женщину!
Korkuyorum! Altıma yapacağım.
Мне страшно, я сейчас описаюсь.
Sıradan bir köpek gibi altıma yapamam.
Я не могу поступить как обычная дворняжка.
Sana kızmıştım, Loxley ama şimdi öfkeden altıma yapacağım!
Я и до этого был зол на тебя но теперь я просто плююсь от бешенства!
Ben... ben... altıma ettim.
Я, я... я наложил в штаны!
Sol kolunu sırtıma koyup sağ kolunu da dizlerimin altına koyarsan olur.
Левая рука придерживает шею. Правой рукой берёшь под коленями.
Ertesi gün, onu temize çıkartmak için ayni şeyi ayni şartlar altında yapmak fikri aklıma geldi.
На следующий день, чтобы очистить его имя... Я догадался сделать то же самое при тех же обстоятельствах.
Hepimiz nesneleri daha alımlı, daha çabuk ve daha az maliyetle... yapmaya çalışarak diğerlerini alt etmeye çalışıyoruz, ve bu karışıklık içinde Noel'in ve benim bir bakıma kaybolduğumuz aşikar.
Кaжeтcя, мы вce нacтoлькo зaняты жeлaниeм oбoйти дpyгиx и пoлyчить чтo-тo бoлe блecтящee, зaплaтив зa этo кaк мoжнo мeньшe, чтo Poждecтвo, a вмecтe c ним я, пpocтo yйдeм в зaбвeниe. Дa нeт...
Şimdi, şu altıpatlar taşıma olayı.
Перейдём к этой истории с ношением револьвера.
Bu benim günde beş altı kez başıma gelir.
- Со мной это случается 6 раз в день.
Bir bakıma ilk Altın Savaşçı benim.
Я был первым из "Золотых воинов".
Rıhtıma giren veya çıkan her 50 kilo başına altı sent alacaksın. Hem de parmağını bile kıpırdatmadan.
Шесть центов... с каждых ста фунтов груза, работа непыльная, зато приносит доход.
Mutfağıma git. Üçüncü çekmece. Gümüşlerin altında peçeteler var.
У меня на кухне, в третьем ящике, под серебром, лежат салфетки.
Payıma düşen altını alamayacağım, ama... bir yolunu bulacağım ya.
Я не могу получить мою долю сразу. Но я смогу о вас позаботиться.
Bir kez daha yürüdüm... tek başıma, aynı koridorlar boyunca... aynı metruk odaların içinden... aynı revakların altından... aynı penceresiz galerilerden... aynı eşiklerin üstünden... böylece yol alarak labirentte, adeta gelişigüzel... ve bir kez daha... bu devasa otelde herşey terk edilmiş... boş salonlar, koridorlar... salonlar, kapılar... kapılar, salonlar... boş sandalyeler, geniş koltuklar... merdivenler, basamaklar... basamaklar, art arda... cam eşyalar, boş bardaklar... bırakılmış bir bardak, cam bir bölme... mektuplar, kayıp bir mektup... anahtarlıklara asılı anahtarlar... kapı numaralı anahtarlar :
И еще раз шел я вперед, один, по этим же коридорам, через эти пустынные гостиные, вдоль этих же колоннад, этих же галерей без окон, проходил через эти же порталы, выбирая дорогу, словно наугад, в лабиринте схожих маршрутов. И еще раз все было пустынно в этой громадной гостинице, все было пусто. Пустые гостиные.
" Olurda başıma kötü birşey gelirse, fenerin altında seninle kim duracak,...
"И если я погибну, " Кто будет стоять с тобой под фонарем, " Кто будет стоять рядом с тобой,
İçinde cazip imkanlar barındırıyor, ama beni Altı Numara olmadığıma ikna etmek zorunda kalacaksınız.
Я думаю, у идеи есть шанс, но у Вас будет работа. Я не Ваш Номер 6
Ama dini olarak evlilik rahipliğin altındaki bir kurum. Geçen günkü ayin aklıma geldi.
Но это не меняет того факта, что в порядке таинств брак стоит на последнем месте.
Tırnağının altından çıkan kumaş benim kravatıma ait.
А вот синяя нитка под ногтем - от моего галстука.
Kim altınıma ateş etti?
Измена. Кто прострелил мое золото?
Michael'a altı yıllık arkadaşıma.
За Майкла с которым я дружу уже шесть лет.
Altıma işiyorum.
Спал, и что? Я пописал в постель.
Hayatta kalabilme kurallarını reddetmemize rağmen, acıma duygusunu içimizde bulduk. Her zaman ayaklar altına almamıza rağmen, insan şerefini deneyimlemek için.
Мы находили в себе силы сострадать, хотя это противоречит законам выживания, испытывать чувство собственного достоинства,
Hayatında anlamlı bir şeyler yapmak istiyorsan... güneşin altına, yanıma yat. Hiçbir şey yapmadan dur.
И если хочешь заняться чем-то более осмысленным, идем со мной загорать.
Ancak durum kontrol altındadır. Kesinlikle yardıma ihtiyacımız yoktur.
Но сейчас всё под контролем Нам не нужна помощь.
- Tabii ki altıma yaparım.
Конечно, я обмочился.
Dr. Moxley, bir sorun olduğunda doğrudan bana gelin alt seviyedeki çalışanlarıma değil.
Доктор Моксли, если у вас будут вопросы, подходите пожалуйста лично ко мне, а не к моим подчиненным.
Sesi tıpkı benim altınıma benziyor.
На звук похоже на мое золото.
Ben altıma ettim.
Я наложил в штаны!
Ve yatağın altına bakmadığıma inanamıyorum.
И я не могу поверить, что я, блядь, под кроватью не посмотрел.
- Altıma yatabilirsin.
- Отвали.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]