English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Anda

Anda translate Russian

40,245 parallel translation
Şu anda o isterik telefon konuşmasını çekecek durumda değiliz.
Нам сейчас точно не нужен истерически вопящий телефон.
Şu anda ıvır zıvıra da savuramayız.
Сейчас мы не можем себе позволить экономить на важном! Ладно.
Ama ailesi dava açtığı için şu anda durum çok hassas.
Но её родители подали иск, это слишком восприимчиво.
O anda iki şey fark ettim.
В тот момент я осознала две вещи.
Şu anda ciddi ciddi hukuki bir soru mu soracaksın?
Ты сейчас хочешь поговорить о законе? Серьёзно?
Bir anda oluverir.
Просто случается,
Yani her zaman hoş görünüyorsun ama şu anda pek iyi görünmüyorsun.
Ну, то есть, ты всегда выглядишь хорошо, но сейчас не очень.
Ama şu anda okulda bütün baskı benim üzerimde.
Но... На меня сейчас в школе так давят.
O anda, her şey mükemmeldi.
В тот момент всё было идеально.
O anda yaptığın her şeyi yapmanı istiyordum, o yüzden neden aklım başka yerlere kaydı, bilmiyorum.
Я хотела, чтобы ты сделал всё, что собирался... И не знаю, почему мои мысли унеслись куда-то ещё.
Şu anda para sıçıyorum resmen!
- Я чертовски богата! - Неважно.
Justin en iyi arkadaşım ama şu anda beni takıyor mu dersin?
Джастин - мой лучший друг. Думаешь, меня это волнует?
Ve o anda sanki çoktan ölmüşüm gibi geldi.
И иногда казалось, что... казалось, что я уже мертва.
Dennis, şu anda çoğunlukla prosedürden ibaret olduklarını söyledi.
Деннис сказал, там пока только идёт разбирательство.
Şu anda neler hissettiğinle başlayalım mı?
Давай начнём с того, что ты чувствуешь прямо сейчас.
Şu anda mı?
Прямо сейчас?
Şu anda.
Прямо сейчас.
Bence şu anda bu konuşmaya bir nokta koysak iyi olur.
Думаю, нам стоит завершить данный разговор.
Peki bu kasetler şu anda nerede?
И где сейчас эти записи?
Hepsi savurup attığını. Tam da şu anda.
Что отказался от него в этот момент...
İşte tam o anda, gösterişe dayanan bir karar verdim kafama bir kova geçirerek bundan kaçınabildim çünkü....... ben kimin neden traş oluyorum diye düşünüyordum.
И я принимаю решение из тщеславия, которого пытался избежать, ходя с ведром на голове, ведь кто я такой и почему ухаживаю за собой?
Uyanık olmak lazım... Çok uyanığım ben şu anda.
Я весь такой внимательный, овер дохуя внимательный.
Geldiğimizde anda anladım ki burayı bir arada tutan kişi o.
Как только мы прибыли, я поняла : здесь всё держится на этом человеке.
- İkaz etmek durumundayım. Senle valinin şu anda buradan gitmenize karşıyım.
- Я очень не советую вам с губернатором покидать нас в такой момент.
Ve şu anda Yüzbaşı Berringer Nassau'da yaşayanların korktuğu biridir.
И в настоящий момент весь Нассау трепещет перед капитаном Берринджером.
Şu anda gerekli olan da bu olabilir.
Он тот, кто нужен городу.
Yiyecek ve etraftan topladığımız mühimmatla şu anda Nassau'daki İngilizlerden daha tedarikli olabiliriz.
Учитывая оружие, которое мы захватили, мы, пожалуй, сейчас оснащены лучше, чем британцы в Нассау.
Güvenli bir şekilde onları azat etmenin tek yolu aynı anda olması.
- Единственный способ - это освободить их всех сразу.
Şu anda demir çekiyorlar.
В эту минуту они поднимают якорь.
Ama bir tarafım o anda sözlerinin tanıdığım başka birininkine çok benzediğinin farkına vardı. Bir zamanlar ikimizin de tanıdığı biri. Anne'in gibi duygusallığa güvenmeyen biri.
И всё же я не мог не отметить, что те же слова мог произнести кое-кто другой, наш общий с вами знакомый, разделявший презрение Энн к сентиментальности.
O anda suya bir kuş kondu.
И в этот миг... На воду садится птица - огромная, белоснежная, размером с кабана.
Sanırım seni Yüzbaşı Berringer'a teslim etmek için bir yükümlülüğüm var. Ama duruşmanı ve idamını öyle bir gösteri haline getirir ki şu anda Nassau'yu kavurmakta olan alevleri körükler.
Мне следовало бы выдать вас капитану Берринджеру, но представление, в которое он превратит вашу казнь, лишь раздует пламя, которым уже охвачен Нассау.
Neden bir anda panik durumuna geçmiş gibi davrandığını anlayamıyorum.
- Не понимаю, зачем вы разводите панику.
Açıkçası şu anda tam da senin hissettiğin gibi hissettiğimi sonunda farkına vardım.
- Дело в том, что я наконец поняла : мы с тобой чувствуем одно и то же.
Buna birlikte son verebiliriz. Ama senin böyle bir anda...
Мы можем положить этому конец, но не так... внезапно.
Bir anda falan değil.
- Нет ничего внезапного!
Bonnie'nin dediğine göre bir anda kaybolmuş.
- Да, Бонни сказала, она туда пошла.
Ancak şu anda size iyi adamlar lazım değil.
Но... Сейчас хорошие люди - это совсем не то, что нам требуется.
Şu anda size kötüler lazım. Kötülük yapabilesiniz diye.
Настало время дурных людей, и тёмных дел.
Ve sen şu anda cezası idam olan bir suça karışmakla itham ediliyorsun.
И вы обвиняетесь в преступлении, которое карается смертным приговором.
Er geç Nassau'yu valiye karşıya ayaklanması için harekete geçirecek desteği edineceğiz. Lakin şu anda bilgiye ihtiyacımız var.
Рано или поздно нам понадобится поддержка, чтобы поднять Нассау против губернатора, но сейчас нам нужны лишь сведения.
Şu anda bu kadar zor ve aciz durumdayken yapacağımız herhangi bir şeyin Londra'dakileri huzursuz etmesi mümkün müdür?
Что несмотря на наши потери и лишения, наша борьба может хоть как-то повлиять на власти в Лондоне?
Şu anda yapacak bir şey yok.
- Сейчас мы ничего не можем с ним сделать.
Borça ihtiyacımız olduğu anda mutlaka sana gelmeliydik.
Когда нам понадобилась ссуда, надо было прийти к вам.
Neyse, anlaşılan şu anda büyük bir kamyon oraya park etmiş.
Короче, там припарковался огромный тягач.
Hiç beklemediğim anda vurdu, Ray.
Рэй ударил из подтишка. Ты был прав.
Bunca yıl sonra bir anda vicdan azabı mı çekiyor?
Спустя стольких лет, вдруг проснулась совесть?
- Şu anda bayağı yoğunuz.
- У нас сейчас все занято.
Tam o anda büyükbaba ortaya çıktı.
Затем вышел дедушка.
Şu anda konferans salonunda oturduğunu, defterleri incelediğini kendin söyledin.
Ты сам сказал, что он сейчас сидит в конференц-зале и проверяет отчетность.
Şu anda Nassau korku duyuyor.
люди напуганы.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]