Atlanta translate Russian
673 parallel translation
Atlanta'daki Melanie Hamilton'ı biliyor musun?
Знаешь Мелани Гамильтон?
Atlanta'dan kuzenleri Melanie Hamilton, bir de kardeşi Charles.
Их кузина Мелани со своим братцем Чарльзом.
Atlanta o zaman.
Ну, тогда в Атланту.
Atlanta!
Атланта!
Atlanta'da başını derde sokacaksın.
В Атланте - одни неприятности.
İzinden dönünce Atlanta'ya gelecek ve sen de örümcek gibi oturmuş onu bekliyor olacaksın!
Он приедет в Атланту в отпуск, вы вопьётесь в него, как паук!
Endişe içindeki Atlanta, nefesini tutmuş ve gözlerini acıyla Gettysburg'a çevirmişti. Ve iki milletin Pennsylvania tarlalarındaki, tarih sayfalarına geçen ölüm-kalım savaşı, 3 gün sürdü.
Притихшая в тягостном ожидании, Атланта обратила взор к маленькому городку Геттисбергу где за три дня была перевернута страница истории там на полях Пенсильвании схватились две нации...
Kibir yapma Atlanta'da kalan son horoz olsan dahi.
Не будь таким нахальным. Даже если ты - последний петух в Атланте.
Muzaffer Yankiler şiddetle ilerlerken, Atlanta dua ediyordu.
В то время, как Атланта молилась, янки победоносно продвигались....
Atlanta'ya asla giremeyecekler.
Им не взять Атланты.
Göklerden ölüm yağdı... Bitâp düşen Atlanta, bir mucize ümit ederek 35 gün metanetle dayandı...
Небеса сеяли смерть... 35 дней потрепанная Атланта сопротивлялась, надеясь на чудо....
Konfederasyonu mahvetmek, onu zayıflatmak ve çaresiz bırakmak için büyük istilâcılar harekete geçti Atlanta'dan denize kadar, 60 mil boyunca tahrip olmuş bir şekilde bıraktılar.
Чтобы раздавить конфедерацию, сделать её покорной великий завоеватель оставил за собой полосу разрушений, простирающуюся на 60 миль от Атланты до океана...
300 doları bulmak için Atlanta'ya gidiyorum ve kraliçe gibi görünmeliyim.
Я еду в Атланту искать 300 долларов и должна выглядеть королевой.
- Seninle birlikte Atlanta'ya kim gelecek?
- Кто поедет с вами? - Никто.
Ben de seninle Atlanta'ya geliyorum. Sen ve şu yeni elbisenle!
Я поеду с вами.
Atlanta'da olduğunuzu bilmiyordum.
- Я не знал, что вы в Атланте. - И я не знала, что вы здесь.
Atlanta'da bu kadar Georgia çamı ve bina varken?
В то время, как вокруг Атланты - одни леса, здесь идёт стройка?
Atlanta'da yani.
Дом в Атланте.
Onu Atlanta'ya mı getirmeyi düşünüyorsun?
Вы хотите увезти её в Атланту.
20 Şubat 1866 Atlanta Ulusal Bankası
20 февраля 1866 Национальный Банк Атланты
Atlanta'ya gelip, yine senden yardım alırsam kendi ayaklarımın üstünde duramam.
Если я поеду в Атланту и приму от вас помощь мне никогда не встать на собственные ноги.
Scarlett olmasaydı, Atlanta'da ölecektim. Belki küçük Beau da olmayacaktı...
Если бы не Скарлетт, я бы умерла в Атланте и, возможно, не было бы нашего маленького Бо.
Atlanta'ya gideceğim.
Я поеду в Атланту.
Hayır, Atlanta'da değil.
О, нет, он не в Атланте.
Atlanta'da tek başına gezinen çok kaba bir kadın.
Она - очень холодная женщина раскатывает по Атланте одна.
Atlanta'nın en büyük ve en gösterişli yüzüğü seninki olacak.
Самый большой бриллиант и самое вульгарное кольцо в Атланте.
Hâlâ Atlanta'da ev alabilir miyiz?
Но мы ведь построим большой новый дом в Атланте? Да.
Atlanta'daki en şaşkın adam olacağım.
Буду удивлён больше всех в Атланте.
San Francisco, Atlanta, Toledo, ve Newark'taki... mağazalarımıza hemen işe koyulmalarını bildirin.
Пpeдyпpeдитe нaши мaгaзины в Caн-фpaнциcкo, Aтлaнтe, Toлeдo и Hьюapкe. Xopoшo.
Bilmiyorum, Atlanta'dan geliyor.
Не знаю. Из Атланты.
Daha sonra canımız isterse, doğuya giden bir trene bineriz. Mesela Atlanta olabilir.
А потом возьмём билеты на поезд, идущий на восток.
Atlanta'ya daha çok elektrik verirsen... o şık, bahçeli banliyö evlerine daha fazla klima takarsan... ne olur biliyor musun?
- Атланта получит еще немного энергии,.. твой чопорный крошечный пригород получит еще немного кондиционеров,.. но знаешь какой ценой?
Cuma günü Atlanta'dan yola çıkacağız.
- В пятницу мы выедем из Атланты.
Şu anda dünyada bir felaket olsa... ya da Atlanta'da... saçma sapan bir şey olsa bile... kimse bizi burada bulamaz.
- Какая бы катастрофа ни случилась в других районах мира... или какие бы проблемы... ни возникли в Атланте,.. никто не сможет нас здесь найти.
Bugün Atlanta'nın merkezinde, yapım halindeki 16 katlı bir bina çökerek en az 29 kişinin ölümüne yol açtı.
16-ти этажный дом, строительство которого проходило в центре Атланты, Сегодня обрушился, убив, по крайней мере, 29 человек.
- WCGG, Atlanta.
- С Атлантой.
- Atlanta'da bağırıyorlar mı? - Atlanta'da bağıran var mı?
В Атланте кричат?
Atlanta'daki Hilton'un, Arizona arsasının, Cattle şirketinin büyük hissesi onların Kaliforniya'daki bir bankanın yarısı Detroit Commonwealth Bankası.
Они владеют небоскрёбами Хилтона в Атланте, Аризоной Лэнд и Кэттл Компани... Национальным банком ценных бумаг в Калифорнии...
Atlanta işini istedim.
Я подумала о переезде в Атланту.
Merkezlerimizi Atlanta, Kuzey Carolina ve St Louis'e genişletiyoruz.
Мы расширим наше присутсвие до Атланты, Северной Каролины и Сент-Льюиса.
Seni Atlanta'ya götüreceğim ve sen de bana ilacı vereceksin.
Я доставлю тебя в Атланту. Там ты отдашь мне лекарство.
Beni Atlanta'ya geri götür.
Мне нужно вернуться в Атланту.
Atlanta'ya kadar tüm yolu yüzeceğimizi mi düşünüyorsun?
По-твоему, мы будем вплавь добираться до Атланты?
Atlanta'da yapacak işerimiz var!
Доставим нашу мисс Киборг в Атланту.
Onu Atlanta'ya götürüyorlar.
- Они направляются в Атланту.
Param Liverpool'da, Atlanta'da değil.
Мои капиталы в Ливерпуле, а не в Атланте.
Atlanta'ya gitmemi istiyor.
Она хочет, чтобы я поехал в Атланту.
Atlanta, 76 numaralı Delta uçağı 12 numaralı gişeden kalkacaktır. Bayan Livingston. Rahatsız ettiğim için özür dilerim.
Миссис Ливингстон Извините за беспокойство.
Louisville'den Atlanta'ya kadar hepsi.
- 67.
- Bırakın gitsin! - Atlanta'ya mı?
- Отпусти ее!
Beni Atlanta'ya götürmen için.
Мне нужно вернуться в Атланту.