English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Ayaklar

Ayaklar translate Russian

6,146 parallel translation
Kendi ayakları üzerinde durmaya meyilli birine benziyorsun.
Похоже тебе лучше быть в одиночку.
Sence İsa'ya Bonnie'yle yatmasına izin versem ayaklarımı eski hâline getirir mi dersin?
Как думаешь, если я позволю Иисусу переспать с Бонни, мог бы он вернуть мне мои ноги?
Tekrar kendi ayaklarımızın üstünde durabilmemiz için götümü yırtıyorum.
Я работаю до последнего пота, чтобы мы опять могли встать на ноги.
Birincisi, bu kentte dünya ayaklarının altına serilmiş, ama o pis bir bağımlı, çünkü "siktir et" diyor.
Во-первых, весь мир у его ног, по крайней мере, в этом городе, но он становится маньяком, потому что ему на всё накласть.
Tam ayaklarımızın altında sağlığımıza zarar veren bir şey akıyor.
Под нами то, что вредит нашему здоровью. Это вода.
Çocuk havuzunu dolduracağım, ayaklarımızı içine sokuveririz ve bu tıpkı göl gibi olur.
Я надую детский бассейн и мы будем бултыхать ногами. Получится, будто мы на озере.
Ayakların gibi kokuyor.
Boняeт, кaк твoи нoги.
Eğer af dilemek için ayaklarımıza kapanmaya geldiysen bunu aklından çıkar.
Если ты приполз назад умолять о прощении, то можешь забыть.
Saf ayaklarına yatma.
Не надо косить под дурочку.
Bir kovboy ayakları altında sürünen yılanı boğazından yakaladı ve zehrini yerlinin ağzına boşaltmaya yeltendi.
Один ковбой схватил за горло змею, ползущую под его ногами, и выдавил её яд в рот индейца.
Ayaklar altına alındı, alay konusu oldu. Belki de hayat gençlik vaatlerinin hiçbiriyle dolmuyorsa, Annem heyecan verici bir sevgilinin imajıyla ölüme boyun eğmiş... aynı zamanda sükunet gölgesinde saklanmaya hazırdı.
Может быть, когда жизнь не осуществила ни одного из обещаний ее юности, мама нарисовала себе смерть в образе возлюбленного, неистового и в тоже время готового укрыть под своей мирной сенью.
Kırk ayaklar ve kurtlar tarafından yenmesi için Two-I-C'yi terk ediyoruz.
Мы оставляем Ту-Ай-Си на съедение червям.
'Andreas, mobilya ayaklarını olsun.'
"Андреас, убери ноги с мебели".
Ayaklar işi yapar.
Дерьмо катится под горку.
Bence ayakların çok ufak.
Ѕоюсь, у вас нога маловата будет.
Ayaklarımı hissetmiyorum bile.
Я от холода ног не чувствую.
Bütün gün seksi şeyler yazmam için ayaklarıma kapandın.
Ты умолял меня, чтобы я писала сексуальные вещи весь день.
Sikeyim, ayaklarım öldürecek beni.
Чёрт, ноги уже отрываются.
Ayakların da yok, yolculuk da yapamazsın.
У тебя даже лап нет. Ты и путешествовать не можешь.
Rock yıldızı ayakları işte.
Все, что положено рок-звезде.
Saat yönünü kafama göre temel alıyorum ayaklarıma göre değil.
Часы у головы, а не у ног.
- Ayaklarım! - Sus, sessiz ol.
Мои ноги...
- Ayaklarını kes.
- ќтрежь ему ступни.
Ayaklarını keseriz, şık bir tekerlekli sandalyeyle dolaşırsın.
" теб € будет прикольна € кол € ска.
Onu ayaklarından asıp bu iğrençliği tüm dağlara haykırmak lazım.
Ногу приподнял и выссал этот жуткий домище в горах.
60'lığı satarken ayaklarını sürtenin Lee Clow olmadığına emin misin?
Ты уверен, что это не Ли Клоу тянул с продажей 60секундного места?
Hayat korkunç, ayaklarım acıdı, sen de beni taşımak zorunda kalıyorsun, ben çekirdek anılara...
Всё ужасно и мои ноги не ходят, и меня нужно тащить, а я буду трогать все...
Bırak şimdi Gandi ayaklarını!
Умоляю, избавь нас от своей Ганди-хренотени, черт возьми!
Kesin şu nezaket ayaklarını!
Хватит сквернословить, твою мать!
Ayaklarım acıyor.
Ступни болят.
Patrick, senin ayakların yok ki.
Патрик, у тебя нет ступней.
Senin ayakların var.
У тебя же есть.
Sandy'nin ayakları var.
И у Сэнди есть.
Squidward'un ayakları var.
И у Сквидварда есть ступни.
Önemli olan ayaklar değil.
Но ведь дело не в ступнях!
Hey, ayaklarım var!
У меня появились ступни!
Bırak bu hassas, gelişmiş bilim ayaklarını.
Чертова примадонна. Развел тут научную бредятину.
Ve sonrasında ayaklarımın üzerinde durabilmek için tekrardan garsonluğa başladım.
И я стала официанткой, чтобы встать на ноги.
Sonra tankı alıyorum... generalin sarayına uçurup ayaklarının dibine bırakıyorum.
Я поднимаю танк, лечу с ним к дворцу генерала, бросаю у его ног.
Onu generalin sarayına uçurup ayaklarının dibine bırakıyorum.
Лечу с ним к дворцу генерала, бросаю к ногам.
O ayaklar.. İyi David.
Молодец, Дэвид.
Sikik ayaklarını hareket ettir ve telefonu bana ver!
Иди, черт возьми, сюда и отдай мне телефон.
Canlıların sürekli öldüğü ayaklarımızın dibinde birbirini yediği vahşi bir dünya burası.
Это дикий мир, где существа умирают или едят друг друга прямо у нас под ногами.
Gurur ve onurumuz ayaklar altına alınıyor ve sadece sessizce üzülüyoruz.
Наша гордость и честь оскорблены, и мы молча страдали.
Kattappa, şunun ellerini ve ayaklarını kes ama canlı kalsın.
Каттапа, отруби ему руки и ноги, но он нужен мне живым.
Kafasını koparıp Annemizin ayaklar altına atacağımıza savaştan kaçmaktır ölüm!
Вместо того, чтобы отрубить ему голову и бросить к её ногам, вы поворачиваетесь к нему спиной и бежите - это смерть!
- Ayaklarında mı?
- В ноги?
Öncelikle ayaklarınızı şu şekilde itiyorsunuz.
Сначала надеваете на ботинок вот этим.
Ayaklarını buraya koy.
Ноги в стремена. Возьми поводья.
Ayakların yere basınca, beni ara.
Когда придете в себя, позвоните мне.
Ayrıca... ayaklarım da dondu.
Ноги замерзли.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]