Başlık translate Russian
1,671 parallel translation
Ooh, bu iyi bir başlık olurdu.
Неплохое название для чего-нибудь.
Oh, hayır, Aslında bu kitapta bir başlık...
О, нет, вообще-то это название первой главы здесь...
Parti ile ilgili bir başlık var burda.
Мама в меню есть кое-что о вечеринке.
Aslında başlık aldatıyor.
Вообще-то, я считаю, что название вводит в заблуждение.
Bir kişinin düşünce duygu, ismi bilinmiyor, bir şarkı dinlerken gibi Başlık bilmeden
Думать о человеке, имя которого не знаешь, это словно слушать песню, не зная ее названия.
10.000 Avro başlık istiyorlar.
Они хотят 10.000 Евро.
İşte başlık parası.
- Вот деньги.
Başlık nasıldı?
А что было в заголовках газет?
Takım, sıkıntılı bir şekilde, abartılı başlıklar arasında buraya gelirken çok daha verimli bir takım haline dönüşmüştür.
Не смотря на все трудности команда показала более высокий уровень, чем сулили заголовки газет.
Küçük kırmızı başlıklı kız, büyük kötü kurtla savaşmaya gelmiş.
Маленькая Красная Шапочка хочет победить большого Серого Волка.
Paris ve berbat ettiğim tüm grup fotoğrafları için özür dilerim ama yalnızken karşına çıkacak her kızın aradığın kız olmasını ummaya başlıyor insan.
Прости за Париж и за все испорченные групповые снимки, но когда ты одинок, ты надеешься, что каждая новая девушка окажется твоей половинкой.
Kendimi artık devamlı müşteri gibi hissetmeye başlıyorum.
Начинаю думать будто систематически.
Kızmaya başlıyorum.
Начинает злиться.
Kırmızı takım kenardan oyuna başlıyor.
Окей. Мяч у красных. Начинаем.
Zehirleri sistemine giriyor ve birden en kötü kabusunu görmeye başlıyorsun. Kısa bir zaman sonra da ölüyorsun.
Если яд попадёт в организм, то начинаются внезапные галлюцинации, кошмары, а потом наступает передоз.
Yumuşak başlı bir işçi uygun bir ağıçlık alanda dolaşırken katilimizin hızlı ve marifetleri elleri onu güvercin gibi avlar.
Обходительного городского служащего заманили в скрытое от посторонних глаз место и убили! Подобно хищной птице : коварно и молниеносно.
Sen de bu merakını tekrar yazıyorsun,... ve onlar da sana yalakalık yapmaya başlıyorlar.
Так что ты пишешь и об этом, и затем тебя вызывают в суд.
Yeni bir listeye başlıyorum, "En sıkıcı oyun" listesi.
Я начинаю новый список.. "самые скучные игры."
Siz Katolik kızlar çok geç başlıyorsunuz
* Вы, католички, начинаете слишком поздно *
İyi bir başlığa, şık ve güzel bir şeye.
Мне нужен кричащий заголовок - - что-нибудь - - что-то мгновенное, например как...
"Biz Askerler Lisa İçin Nasıl da Abarttık" Çöl Okyanusu Operasyonu başlıyor!
Операция Буря в Океане начата!
Artık insan 180'lerine geldi mi geçmişte yaptığı hatalarını düşünmeye başlıyor.
Ну, как человек, вступающий в своё 18-е десятилетие, он вспоминает ошибки, совершённые раньше.
Başlamadan önce yazı tura attık. Ama Bender parayı çaldı. Bu yüzden onunla başlıyoruz.
Мы подбросили монетку перед дебатами, и Бендер украл её, так что начнём с него.
Yemek için kısa bir mola alıyoruz ve saat tam 18 : 00'de şahitlerle başlıyoruz.
Мы берем небольшой перерыв и начнём со свидетельских показаний ровно в 18 : 00 часов.
Mars'ın jeolojik olarak evrimleştiği şeklinde derin ve oldukça köklü bir anlayışa sahip olmaya başlıyoruz çünkü artık ordayız, çünkü artık üzerinde gözlerimiz ve kulaklarımız var.
Сейчас мы начинаем узнавать, как формировался Марс с геологической точки зрения. автоматические космические аппараты достигли его поверхности, позволив нам самим увидеть и услышать то, что там происходит.
Şimdi kızmaya başlıyorum!
Я уже начинаю сердиться!
Seni keşke evde bıraksaydık demeye başlıyorum.
Вы знаете, я жалею, что не оставил Вас дома.
Ve tanıdık bir his beni sarmaya başlıyor.
И начинаю испытывать знакомое чувство.
Havlu eroin aldığı çoğu zaman, herkese kızmaya başlıyor.
Когда полотенчик вмажется героином. То срывает злость на всех вокруг.
Özgeçmişinizde bu çalışmanın başlığı değiştirilmiş. "İzlanda'da Malî İstikrar" iken "İzlanda'da Malî İstikrarsızlık" olmuş.
¬ вашем резюме название этого доклада было изменено с "'инансова € стабильность в "сландии" на "'инансова € нестабильность в "сландии".
Kısaltılmış okul saatleri uygulaması bugün başlıyor.
Сегодня мы сократим ваше пребывание в школе.
Bir tutsaklık bitiyor diğeri başlıyor.
Из одной тюрьмы в другую.
Büyük bir hırsızlık gerçekleştirme planları yaparken sizi yakaladım. Ve daha yeni başlıyorum.
Я взял тебя на заговоре с целью совершения крупной кражи и я только начал.
Kızın biriyle yatıyorum ve ertesi sabah hemen düğün planlarına başlıyor.
я сплю с девушкой, и я настолько хорош, что на следующее утро, она начинает планировать свадьбу.
Önce kızı vermediler diye başlıyacaksın ki...
"Родители не разрешали им жениться."
Sadece içeriye yaklaştıkça rahatsızlık hissetmeye başlıyor.
И только приближаясь к внутренней части она начнет чувствовать дискомфорт.
Ördek yemlikleri yapardı. Yaban ördekleri, kızıl başlı ördekler.
у него был бизнес по изготовлению манков, муляжей уток... диких уток, красноголовок...
Dallas polisinin bu davada niye bir zırnık ilerleyemediğini şimdi anlamaya başlıyorum.
Я начинаю понимать, почему полиция Далласа... ничуть не продвинулась в этом деле.
Demir Perde'nin derinlikleri arkasında, Sovyet Sağlık Bakanlığında bir labaratuarda, vücutlarımızın şekerden enerji çıkarış şeklini araştırmaya başlıyordu...
√ лубоко за железным занавесом, в лаборатории советского ћинистерства здравоохранени €, он начал исследовать способ, которым наши тела получают энергию из сахаров.
Bazen o kadar sıcak oluyor ki bu şeyler kızarmaya başlıyor.
Иногда на улице так жарко, что животные буквально запекаются.
Sadece artık kendini göstermeye başlıyor.
Это означает, что теперь ты его можешь видеть.
Baba, beni kızdırmaya başlıyorsun.
Тогда, возможно... - Пап, ты начинаешь меня изматывать.
20 yıl birbirimizden ayrı kaldıktan sonra ortaya çıkıp bu yaptığımız her neyse artık, onu yapmaya başlıyorum. Üstelik böyle bir şeyi daha önce de yapmıştım.
Я не виделась с ней 20 лет, и вот я появляюсь, и делаю то, что мы с тобой сделали, а ведь я уже делала такие вещи и прежде.
Şimdi ise işin zor kısmı başlıyor.
Мы вошли.
Sanırım artık beni yargılamaya başlıyorlar.
Я думаю, они стали подозревать меня.
Sen açık fikirli bir insansın ve biliyorsun ki her şey burada başlıyor.
Ты должна открыться, ты знаешь где всё начинается.
Zor olabileceğini anlıyorum, ilk doğum heyecanları falan filan. Ama dostum, asıl sıkı çalışma işi şimdi başlıyor.
Сейчас, я понимаю, что может быть сложно как только первое возбуждение от рождения ребенка спадает, но знаешь, приятель, именно... именно тогда и начинается настоящая работа.
Gerçekten beni hayal kırıklığına uğratmaya başlıyorsun.
- Ты действительно начинаешь разочаровывать меня.
- Merhaba. - Işık yanmaya başlıyor.
Привет, классно выступил.
Şimdi başlıca endişen o kız.
Сейчас она - твоя главная забота.
Cidden beni sinir etmeye başlıyorsun artık.
Ты начинаешь реально меня доставать.