English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Bilemezsin

Bilemezsin translate Russian

3,182 parallel translation
Sen duygularını çıplak bir hâlde, tüm dünya görsün diye ortaya koymanın nasıl bir şey olduğunu bilemezsin!
Ты не знаешь, каково это выплёскивать свои эмоции на полотно, обнажённый перед всем миром! Какие эмоции?
Seni göremememin ne kadar acı olduğunu bilemezsin, yaklaşık bir yıldır görmüyorum.
А я, Спирид, как увидел гривы горящих лошадей,
Az önce neler yaşadım bilemezsin.
Ты даже не представляешь.
Benden olduğunu bilemezsin.
Ты не можешь знать, что он мой.
Bilemezsin.
Ты понятия не имеешь.
- Evet. Artık California'da yaşıyor, yani asla bilemezsin. Gelebilir.
Да, она сейчас в Калифорнии, так что она может зайти, мало ли что.
Ölüm ne zaman gelir bilemezsin, doğru!
Когда именно наступит смерть не дано знать никому.
Benim gibi bir ezik için lisenin nasıl olduğunu bilemezsin.
Ты не знаешь, что старшая школа значит для такого неудачника, как я.
- Bugün burada olduğun için ne kadar mutluyum bilemezsin. - Gerçekten mi?
Я рада, что ты пришла сегодня.
- Ne istediğimi bilemezsin.
Ты не знаешь, чего я хочу.
Bu demektir ki Daniel Hardman geri dönüyor. Bunu bilemezsin.
И тебе представляется шанс показать мне, что ты это понимаешь.
Orasını bilemezsin.
Откуда ты знаешь?
Ona ne zaman ihtiyacın olabileceğini bilemezsin.
Никогда не знаешь, когда он тебе сможет пригодиться.
Yani, bilirsin, ilk seferler her zaman biraz garip olur. Ne diyeceğini bilemezsin, nereye dokunacağını da.
Ну, в первый раз всегда кое - как, не знаешь, что сказать, куда руки девать?
Bunu bilemezsin.
- А может, нет.
Bunları asla bilemezsin.
Никогда не знаешь что случится дальше.
Hiç bilemezsin Peder. Ben zorlanmak istiyor olabilirim.
Ктο знает, Отец, а вдруг я хοчу принуждения?
Bu konuda üstlerime gidersen ileride başına ne geleceğini bilemezsin.
Прыгнешь через голову, и ты не представляешь, что тебя ждёт.
Nerede olduğumu bilemezsin.
Тебе нельзя знать, где я.
Mümkün görünmüyor, ama hiç bilemezsin.
Маловероятно, но никогда же не знаешь наверняка.
Bu adamın neler yapmaya yetenekli olduğunu bilemezsin.
Ты не поверишь, на что этот парень был способен
Ama kime satman gerektiğini bilemezsin.
Но ты не знаешь того, кто мог бы это продать.
Tanrım, bunu ne kadar istediğimi bilemezsin.
Ты даже не представляешь, как мне хочется.
İşin nereye varacağını bilemezsin.
Посмотрим, на кого ты будешь похожа.
Doğru, bilemezsin.
- Так ты не в курсе.
Birine aşık olmanın nasıl bir şey olduğunu bilemezsin.
.نمیدونی عاشق کسی بودن چجوریه
Beni terk ederek bana nasıl bir iyilik yaptın bilemezsin.
Ты даже не представляешь, как твой уход повлиял на меня.
Herşeyi bilemezsin.
Вы не можете знать всё.
- Bunu bilemezsin.
" ы не можешь этого знать.
Weldon'la konuşmadan bunu bilemezsin.
Но это неизвестно, пока ты не сходил к Уэлдон.
46 olana kadar bilemezsin - ki ben 46'yım - 31'in ne kadar genç olduğunu.
Пока тебе не исполнится 46, сколько сейчас мне, ты не знаешь, насколько ты в 31 молод.
- Bunu bilemezsin.
— Откуда тебе знать?
Ne zaman saldıracaklarını bilemezsin.
Вы никогда не знаете, когда они нападут.
Ama sen bunları bilemezsin değil mi?
Но тебе-то об этом откуда знать, верно?
- Bilemezsin.
Так что непонятно.
- Bilemezsin.
- Непонятно.
- Hiç bilemezsin.
- Непонятно.
Diyorum ki, ne kadar şanslısın bilemezsin.
Ты не представляешь, как тебе повезло.
Hayır. Bunu hiç bilemezsin, çünkü George, Caroline'nin kocası, psikanalist, kendisinin de halan için dua ettiğini söyledi.
Ты никогда этого не узнаешь, потому что Джордж, муж Кэролайн, психоаналитик, сказал мне, что он тоже молился за твою тётю.
- Denemeden bilemezsin.
- Кто не рискует.
Bunları hiç bilemezsin, haberin olsun diye düşündüm.
Я решил, что тебе стоит знать. Я не знаю...
Hiç bilemezsin hem.
И кто знает, возможно...
Asla bilemezsin.
Никогда не знаешь, бля.
- Bunu bilemezsin.
- Ты этого не знаешь.
Hayır, onu bilemezsin.
Нет, с чего ты взял?
Bunu bilemezsin.
Ты этого не знаешь.
Şef, neler çektik bilemezsin.
Шеф, вы не представляете, что нам пришлось пережить.
Bunu tam olarak bilemezsin.
Мы не знаем наверняка.
Dostum, bilemezsin.
Да ты не знаешь.
- Bilemezsin orasını. - Biliyorum işte!
- Откуда ты знаешь?
- Bunu bilemezsin tamam mı?
Откуда тебе нахрен знать?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]