English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Building

Building translate Russian

47 parallel translation
Mason Building.
Мэнсон Билдинг.
Bradbury Building'in asansöründe bir adam kazara bir kadının tenine dokundu ama kadın dönüp öylesine duyguyla baktı ki...
В лифте высотки в Брэдбери мужчина нечаянно прикоснулся к женщине, прямо к коже а она повернулась и так на него посмотрела....
Tamam. The Grace Building.
Ладно. "Грейс Билдинг".
Devlette bile para yok, building bankası para dolu. Bu bir ironi değil mi?
Денег в стране нет, а на какие шиши банки строятся?
Böylece taksici onu Empire State binasına götürdü, ve biliyorsunuz o bina o kadar yüksek ki ardarda iki tane asansörü var çünkü tek asansör yapmak için yeterli gelecek tek bir halat bulamamışlar, biliyor musunuz?
И тогда таксист отвез ее к Empire State Building, и вы знаете, оно таакое высокое, что там даже 2 лифта, потому что не нашлось такого длинного троса, чтобы построить один. Представляете?
Böylece ilk asansöre binmiş ve sonrada bir uzay roketi kadar hızlı olan ikincisine binmiş, ve Empire State binasının tepesine ulaşmışlar ve sonra küçük denizkızı aşağıya bakıp şöyle demiş
Итак, они сели на первый лифт, затем пересели на второй, который оочень быстр, как ракета. И так они поднялись на вершину Empire State building. Посмотрев вниз, Русалочка промолвила :
Pentagon savunması çok, çok zor bir bina.
Министерство Обороны - это очень, очень сложное здание для обороны. The Pentagon is a very, very difficult building to defend.
Yani baban CRU için bina bağışında bulundu ve bunun için ödüllendirildi.
В смысле, твой отец был удостоен почести за то, что он подарил здание for donating a building to CRU.
Empire State Building'in * tepesine çıkıp derdi ki ;
Он бы поднялся на вершину Эмпайр-стейт-билдинг и сказал бы,
Clark Binası çok iyi gidiyor.
- Конечно, нет Гм, итак, Clark Building выглядит великолепно. ( прим. здание в Питсбурге, США )
Empire State binasının tepesinde bekliyor olacağım.
Я буду ждать на крыше Empire State Building.
Yardım ettiği için minnettarım ama sanki bina onunmuş gibi davranıyor.
Я высоко ценю помощь, but she's running around there like she owns the building.
Binadaki yangını söndürüyorsun ama onun ateşli dudaklarına karşı koyamıyor musun?
You can put out a burning building, but you can't contain her hot lips?
Binanın bazı yönleri hakkında yalan söyledim.
I lied about some aspects of the building. It's still on a bike path, though, right?
- Bisiklet yolunda hâlâ, değil mi?
There's no building. It doesn't exist.
- Mümkün değil, kanunu çok severim. - 19. maddeyi oku. Binada olmasını sağlaman gereken bazı özellikler var.
There are certain standards that you have to maintain the building at and that includes comfortable temperatures and adequate lighting.
Adamın çıktığı bina hiç yabancı değil.
The building this guy is coming out of looks familiar.
Bina hala oradadır herhalde değil mi?
That building's still there, isn't it?
Şüpheli binanın güneydoğu çıkışından ilerliyor.
Suspect is exiting the southeast corner of the building.
Kadiembempe için bir Nganga yapıyor olabilir. Bazılarının şeytan dediği bir tanrı.
He maybe be building an Nganga to Kadiembempe, the deity that some call the devil.
9000 dolar lazım, yoksa binanın elektriğini kesecekler.
We need nine grand or they're gonna shut the power off to the building.
Chrysler Binasının kulesinde.
Он находится в здании Chrysler Building.
İmparatorluğun İnşası : State Binası
Создание Empire State Building,
Gerçekten anlıyorum. Şimdi de bir otobüs dolusu gerçek building-kinder'ın var.
Что ж, теперь у тебя полный автобус реальных building-kinder.
Doğu Nehri'nde mahalle sakinleri bir futbol sahasının yakınına yüksek bir bina inşaatını protesto ediyor ve sendika mensupları Birleşmiş Marangozlar Kardeşliği'nin yeni başkanlığını protesto ediyor.
On the East River, residents are protesting the building of a high-rise near a soccer field, and union members are protesting the United Brotherhood of Carpenters'new leadership.
Sonuçta binada olduğum müddetçe yaptığım her işten para alabiliyorum.
If I'm in the building, I'm gonna get compensated for whatever work I do.
- Öyle. Hancock binasını mı patlatacaksınız?
Blowing up the Hancock building?
Empire State binası büyük bir kazan dairesi.
Ну, в Empire State Building есть большая котельная.
Genel müdürünüz arama yapmaması için devlet memuruna rüşvet vermiş.
Your general manager bribed a government official to keep him from inspecting the entirety of your building.
Bir binayı yaktım ve adamın tekine işkence ettim.
I burned a building down and tortured a guy.
Aslında bu binada, tüm zamanlar için, bilincini kaybetmemiş tek kişi benim.
На самом деле, я считаю, что я единственный человек в Time-Life Building, который в своем уме.
Mikkel Høst giriş kartını binanın farklı noktalarında kullanmış. Daha çok da geceleri.
Mikkel Høst has used his keycard in different parts of the building, often at night.
Hedefler bu binada olabilir.Targets may be in the building.
Подозреваемые могут быть в здании.
Evliliğin yapıtaşı uzun sessizliktir.
The building block of a marriage is long silence.
Bir üsse ya da bir federal binaya nasıl gelmezsin?
How come you're not on a base or in a federal building?
Sana federal bina tipi biriymişim gibi mi görünüyorum?
Do I look like the federal building type to you?
Salter'ın bu binada hala birçok arkadaşı var.Salter still has plenty of friends in this building.
У Салтера до сих пор полно друзей среди наших.
Sadece binamda protesto yapmayı bırak.
Just stop having protests in my building.
Bu gece grubuyla birlikte Building'de çalacaklar eğer istersen ve vaktin varsa, gelmelisin.
Да, он устраивает концерт со своей группой в "Билдинг" сегодня вечером, и, если ты свободен и хочешь прийти, приходи.
Dürüst olmak gerekirse, bir süredir içimde birikmişti.
Но если быть честной, it's been building up for a while.
Brill Building'in locasında oturuyorum sanki.
Я чувствую себя, как будто я в Брилл Билдинг, на Бродвее!
- Bu binada mı?
Here, in this building?
D.E.A. binayı kuşatmıştı.
The D.E.A. had the building surrounded.
İlk GT40'ın bu binadan çıkmasından o güne hesapsız milyonlarca dolar harcamışlardı ama yarışı bitirebilen bir arabaları bile olmamıştı.
So, untold millions of dollars had been spent since the first GT40 emerged from this building here, and yet not one car had even finished the race.
EMPIRE STATE BUILDING 3505TH AVENUE, MANHATTAN
ЭМПАЙР-СТЕЙТ-БИЛДИНГ, 5-АЯ АВЕНЮ, 350, МАНХЭТТЕН
- Building supplies receipts, invoices.
- Чеки на стройматериалы, счета.
Bu biraz sert oldu.
That was building.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]