English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ D ] / Deniz

Deniz translate Russian

6,294 parallel translation
İlk basım ve imzalı "Yaşlı Adam ve Deniz" i göstermişti.
Да, она мне показывала первое издание "Старика и Моря" с автографом.
Deniz Canavarı geliyor, tadı küçük çocuklara benzeyen bir şeyler yemek istiyor!
Идет Морское чудовище, оно голодное и не прочь полакомиться детишками.
Görünüşe göre, dinlediğin zaman rüyanda okyanusu ve deniz kızlarını görüyormuşsun,... seni ormanda kovalayan ölülerin olduğu kâbuslar değil.
Видимо, если его включить, то тебе будет сниться океан и русалки, а не кошмары, где за тобой по лесу гоняются мертвецы.
Javier'den tüm hayatı boyunca tek bir kadınla yatmasını istemek aynı iskelede sattıkları garip kaşıkların üzerindeki deniz manzarasını çizmesini istemek gibi bir şeydi.
Просить Хавьера спать лишь с одной до конца его жизни, то же самое, что просить его рисовать морские пейзажи, которые продают в лавках на набережных.
Hainlik yapan adamın adını deniz çapası gibi arkanızda sürüklemek zorunda kalıyorsunuz.
И всё это из-за предательства человека, чье имя вы должны носить, будто якорь на своей шее.
Ben..... deniz aygırıyım!
Я... морж!
Biz söyledik, şef, izi bunulanamaz bir seri tarafından, açık deniz holding şirketleri.
У нас есть доказательства, шеф, но они идут из неотслеживаемых оффшорных компаний.
Tamam ama bu işten çürük balık gibi pis kokular geliyor ve deniz hayvanları üzerine çalışıyorsun diye de demiyorum.
Ладно, но это дельце всё равно с душком. И не только потому, что ты работаешь с морскими животными.
# Kedi balığının bıyıkları ve deniz ayısı #
Как усы у сома И у моржа...
İki anneden birden süt çalan deniz fili yavrusu gibisin!
Ты, как один из тех детенышей морского слона, который сосет молоко двух матерей.
Deniz biyologlarının "üstün memeden kesilme" dedikleri şeyi mi kastediyorsun?
Ты имеешь в виду то, что морские биологи называют "чрезвычайным отлучением"?
Bir deniz fili yavrusu olarak daha yerinde bir benzerlik iki anne fokun aktif olarak aynı yavruyu beslemek istemesi olabilir.
Отчасти как для поклонника морских слонов, более точным было бы сравнение если бы два морских слона-мамы сами активно пытались вскормить этого самого детёныша.
Kız sigara tiryakisiydi. Beni de deniz tutmuştu.
Она курила, а у меня была морская болезнь...
Murtagh, bir kere yola çıktığımız zaman konuşmak için seni fazlasıyla deniz tutmuş olacağı garantisini vermişti.
Мурта заверил меня, что едва мы выйдем в море, тебя будет укачивать и будет не до разговоров.
Atalarınız neden Dar Deniz'i geçip Yedi Krallık'ı fethetti?
Зачем ваши предки пересекли Узкое море и покорили Семь Королевств?
Tüten Deniz.
Дымное море.
"Dalgalar duvarları aşıp şehri dövdü, deniz rüzgarı kırbaç gibi indi."
Быть свидетелем, как морской ветер вздымает и вспенивает волны ".
Dar Deniz'in diğer tarafında geyik Kral Robert'ın yanında savaştı.
Он сражался бок о бок с королем-оленем Робертом по ту сторону Узкого моря.
Sizin de, eğer Dar Deniz'in ötesinde hükmedecekseniz, o aşkı uyandırmanız lazım.
А вам придётся вселять доверие, много доверия, если собираетесь править за Узким морем.
Gemilerine biner binmez, boğazlarınızı kesecekler ve cesetlerinizi Titreyen Deniz'e atacaklar.
Как только вы взойдете на его корабли, они перережут вам глотки и пустят тела ко дну Студёного моря.
- Deniz aşırı mı?
- За границей? - Да, Нанг.
Con Thien Deniz Üssü'ndeki ilk saldırılardan altı gün sonra Kuzey Vietnam'ın 3 kilometre güneyinde yeri tespit edilen askersiz bölge.
6 Дней прошло с первых атак на морскую базу Конкихен на 3км к югу от демилитаризованной зоны во Вьетнаме.
Ve uyarıyorum, deniz kenarı olacak.
Предупреждаю, будут пляжи.
- Deniz, neyi?
- Морской ёж.
Kocamın mal varlığını deniz ötesi hesaplarda sakladığını biliyorum.
- Вы наверняка в курсе, что мой муж прячет капиталы в офшоре.
Bak Oscar, deniz kabukları. Oscar, Gaby'e böyle teklif etti.
Смотри, Оскар, здесь морская раковина.
Deniz kabuklarıyla "Benimle evlenir misin?" yazmıştı.
Он написал "Ты выйдешь за меня?" на морской раковине.
Onu deniz kabuklarının önünden 20 defa geçirmek zorunda kalmıştım.
Наверное, я проводил ее мимо этой ракушки раз 20.
Şu anda Başkan Arlington Mezarlığı'nda Afganistan'daki bir dağın eteğinde hayatını kaybeden üç deniz komandosunu toprağa veriyor.
Сейчас президент на Арлингтонском кладбище провожает в последний путь трех морских котиков, которые погибли в горах Афганистана.
Yani Washington yada New York itibarlı olurdu. Deniz aşırı olsa heyecanlı olurdu.
В смысле, Вашингтон или Нью Йорк гораздо престижнее, заграницей интересней...
Tam beyaz balinayı öldürdüğümü ve McKinley Lisesi Glee Kulübü olarak bilinen sağır, panseksüel deniz canavarını yok ettiğimi düşünürken tek bir iğrenç karışımla ulusumuzun büyük müzik mirasını yok etmek için geri döndüler.
В тот момент, когда я наконец-то прикончила моего лютого врага, победила пансексуального левиафана без музыкального слуха, коим является Хор, он возвращается, чтобы осквернить музыкальное наследие нации своими отвратительными мэшапами.
Onun için kır çiçekleri ve deniz kabukları toplarım, ve ona karşışık bir kaset yapıyorken, bodrumda kardeşimin ona yapıyor olduğundan farkında değilim.
Для неё я собираю ракушки и полевые цветы, а пока я копошусь с музыкой для неё, я не в курсе, что братишка копошится с ней в подвале.
Anlıyorum, Andre ama deniz tarakları bütçeye ait değildi.
Я понимаю, Андре, но гребешки не входят в бюджет.
Tüm o deniz suyuyla tesisi kaybederiz... ama umut ediyorum ki bu daha kötüsünün... olmasının önüne geçer.
Из-за соленой воды мы потеряем станцию, но надеюсь, это спасет нас от потери гораздо большего.
Bu çekirdeğe pompalamadan önce deniz suyu... ve kimyasalları tuttukları yer.
Там обрабатывают соленую воду химикатами, прежде чем она доходит до ядра.
İhtiyacımız olan son şey, ameliyatın ortasında Kızıl Deniz gibi ortadan ikiye ayrılması.
Не хватало ещё, чтобы посреди операции столы разошлись, как Красное море.
Deniz tarağı çorbası en sevdiğimdir.
Клэм-чаудер мой любимый.
New England deniz tarağı, Manhattan deniz tarağı ve Rhode Island deniz tarağı.
Новоанглийский, Манхеттанский и Род
Deniz kaptanı mı?
В море капитан?
Oğlum James deniz harp okulu öğrencisi.
И мой сын, Джеймс, был мичман флота.
İnsanlar deniz ötesi para göndermek ve almak için buraya geliyor.
Это переводы денег. Люди приходят сюда отправлять и получать деньги из-за рубежа.
Dolapta siyah bir deniz.
И океан черноты в шкафу.
Elimde büyülü bir şekilde gelip depona giren 200 sandık Primo Qreshi deniz tuzuna ait Warrant bulunuyor.
У меня тут ордер на 200 ящиков морской соли, случайно оказавшихся в твоём трюме.
- Bebek bir deniz atı gibi.
- Как детеныш моржа.
- Küçük Deniz Kızı'nın evi.
- Это домик для русалки.
- Deniz mahsulleriyle başlayarak.
- Начиная с морепродуктов.
Bir kaç deniz mahsulünün fiyatını gözden geçireceğim.
Я посмотрю цены на морепродукты.
Deniz kızı mı oldun şimdi de?
Ты что, русалка?
Deniz ürünleri fantezisi mi?
Морепродукты феерия?
Dar Deniz'i geçip de geldim.
Я пересекла Узкое море.
- Deniz kuvvetleri'ndeydim dedim ya!
- Я служил на флоте!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]