English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ G ] / Going

Going translate Russian

503 parallel translation
What, are you going uptown on us?
Что, теперь ты выше нас?
İstersen 90 ile git, korkmam ; çünkü Meryem Anam var beni teskin eden cehenneme gitmeyeceğim diye.
"Going 90, I ain't scary... "...'cause I got the Virgin Mary... "... assuring me...
90 ile giderken bile korkmam ; çünkü Bakire Meryem beni teskin eder cehenneme gitmeyeceğim konusunda. "
"Going 90, I ain't scary... "...'cause I got the Virgin Mary. assuring me...
Uzun bir merdiven, yukarı giden
There would be one long staircase just going up
"Seni yakalayacağım."
"I'm going to get you."
- Ve D-5, buraya gideceğiz biz -
And D-5, we're going to rock the place
Uzay gemisinde yolculuk yaparız Kötü olmakta çok ustayız...
* Going cruising'in a spaceship We're so good at being bad
Karl : So it goes left and it's going away.
Он летит влево и улетает.
RISC mimarisi herşeyi değiştirecek.
RlSC архитектура - going to, изменяют ( заменяют ) все. Да.
Kurt kaybolmadan önce paranın nereye gittiğini bulmalıyız.
Мы должны выяснить, где money's going перед червем исчезает,
Nereye gittiğimi bilmiyorum ama ulaşınca öğreneceğim.
"I don't know where I'm going... "... but I hope I know it when I get there
Now, we're only going to get one shot at fixing it.
Теперь, мы только собираемся сделать одну попытку починить его.
Daima öyle narindin ki... ~ Nasıl yapabildin... ~ Nasıl yapabildin... Bunu bana... ~ İnanamıyorum beni bıraktığına... ~ İnanmıyorum, bu bir veda olamaz.
You were the one so tender, ўЬ How could you do that to me... ўЬ I can't believe you're going, ўЬ I don't believe good-bye.
Going Merry, Denizci üssü Navarone'un ortasına düştü.
Гоинг Мерри упал в самое сердце Навароне, форта МД
Going Merry'yi bulmalıyız ve buradan çıkmalıyız!
Мне Гоинг Мерри нужно найти и рвать отсюда когти!
Going Merry'yi buradan çıkarabiliriz!
Осталось только найти Гоинг Мерри!
Baby now you're going to try to bring me Biliyorum.
- Знаю!
- Spare bird going?
- Худенькая птичка идёт?
- Neler oluyor Joe?
- What's going on, Joe?
The bonding's going great.
The bonding's going great.
Harika bir baba olacağını düşünüyoruz.
We think you are going to be a wonderful parent.
Aptalca bir şey denersen, aptalca bir şey düşünürsen bile diskin İnternet'te yayınlanır ve babacığın Lionel ve tüm dünyanın seyrine maruz kalır.
Если сделаешь какую-нибудь тупость или даже подумаешь о ней your disk is going to be upIoaded to the Internet твой диск будет закачан в интернет на просмотр всему миру и Большому Папочке Лайонелу.
Bildiğim tek yol üzerinde yol alıyorum
* Going down the only road I've ever known
'Kennedy, Castro'yu yok edecekti, ben önledim.'diyebileyim. "
... if I can get out of this with a deal that I can say to the Russian people :'Кеннеди собирался уничтожить Кастро, а я предотвратил это.'"...'Kennedy was going to destroy Castro and I prevented it.'"
Siz bilmiyorsanız ben hiç söylemem.
Если вы не знаете, я не стану говорить вам. If you don't know, I'm not going to tell you.
Dürüst cevap şu ki, orada neler oluyor bilmiyoruz.
Откровенный ответ это : мы не знаем что там происходит. The frank answer is we don't know what is going on out there.
" Marg ve ben bunu istiyoruz.
I'm going back to Harvard... "... Марг и я хотим сделать так.
"İstemem, yatıyorum." dedim.
- Come up, have a night cup. " " - I don't want one, I'm going to bed."
Kennedy, 1965'e kadar tüm askeri danışmanımızı çekeceğimizi söyledi 1963'e kadar da 1000 askeri danışmanımızı ve çektik.
Кеннеди объявил, что мы собираемся вывести всех наших военных советников... Kennedy announced we were going to pull out all our military advisors к концу'65-ого, начав вывод 1000-чи из них уже в конце'63-го, что мы и сделали. ... by the end of'65, going to take 1000 out at the end of'63, and we did.
Amacımız bu insanları eğitmek ve eğitimimiz iyi gidiyor.
Наша цель в том, чтобы обучить [южно-вьетнамцев ] и это обучение идёт хорошо. Our purpose is to train [ the South Vietnamese] and our training's going good.
Orada kalacak, yükselen bu zincire tırmanacaksak halkı eğitmek zorundayız.
Если мы собираемся остаться там, если мы собираемся пойти на цепь обострений... If we're going to stay in there, if we're going to go up the escalating chain то мы должны пойти и обьяснить это людям, г-н президент. Мы этого ещё не сделали.
"Savaşı seviyorsun." diye bağırırlar.
Johnson : - No, and I think if you start doing it they're going to be hollering : "You're a warmonger".
"Denizciler geliyor" un psikolojik etkisi kötü olacaktır.
- Психологический эффект Johnson : - The psychological impact от известия'они посылают морскую пехоту', будет отрицательным. of'The Marines are coming'is going to be a bad one.
Ver her annenin "Buraya kadar!" diyeceğini biliyorum.
Каждая мать сказажет,'Ну вот, приехали! 'Every mother is going to say,'Uh-oh, this is it! '
B-57'lerle yaptığımız, denizcilerin yanında pazar okulu gibi kalacak.
Бомбардировки с использованием Б-57'ых покажутся цветочками... What we've done with these B-57's is going to be Sunday School stuff... по сравнению с морской пехотой. compared to the Marines.
Emri ne zaman vereceksiniz?
- Когда ты собираешься издать приказ? Johnson : - When are you going to issue the order?
Daha fazla bir şey söylemeyeceğim.
- Я не собираюсь говорить больше, чем уже сказал. - I'm not going to say any more than I have.
# She's going to buy me a mocking bird... #
Она мне хочет купить дрозда.
# She's going to buy me a diamond ring... #
То кольцо с бриллиантом тогда.
Yanmayı hissediyorum. 17, 18, 19, 20... 21, 22... Toplam 25.
IT BURNS- - 17, 18, 19, 20, 21, 22- - GOING TO 25.
Ama bunu yapmıyorum, direkt ayaklarıma uzanmıyorum.
WHAT I'M NOT DOING IS THIS, I'M NOT GOING STRAIGHT AND HERE.
Önce yukarı, sonra çapraz.
I'M GOING STRAIGHT UP AND OVER.
Audra önce yukarı uzanıyor, sonra çapraz.
AUDRA'S GOING UP AND CROSSING OVER.
Audra ise direkt olarak uzanıyor.
AND AUDRA, SHE'S JUST GOING STRAIGHT UP.
Kayak yapıyoruz.
ONE, TWO, THREE, FOUR- - WE'RE GOING KAYAKING.
Bay Kent, ailenizin araçlarının değişik bir gidiş şekli var.
Well, Mr. Kent, your family sure has its way of going through vehicles.
Neler oluyor efendim?
What's going on, sir?
I think if I was going to raise them like that, I wouldn't have kids.
ъ РНФЕ ОНДНАМНЦН МЕ НДНАПЪЧ.
# Still going out wis oser guys # #
Вон!
Fuck this, I'm going.
Бляха-муха, я ухожу.
Görüşme yoluyla bu silahları Küba'dan hiçbir şekilde çıkaramayacağız.
- Мы не добьёмся вывода этого оружия... Kennedy : - We're not going to get these weapons из Кубы, скорее всего, какими-бы то ни было...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]