English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ H ] / Haır

Haır translate Russian

788 parallel translation
Şimdi dost olduk işte. Artık sır saklamak yok, ha?
Мы же друзья, больше никаких секретов, да?
Sanırım sağlam kazığı bulduk ha Charles?
Полагаю, все стало на места, Чарльз?
Zayıf ve esmer, ha? Sizce o tipte kaç kişi vardır?
Можно наказать его как-то иначе.
Fırtına takımı elemanına saldırırsın ha!
Нападение на штурмовика!
İyi insanlardır, ha! Naziktirler.
Они хорошие, солидные, добрые люди.
Sürekli sığır eti yemekten bıkmadın mı ha?
И как вам не надоела эта говядина?
Sanırım bunu veremezsin, ha?
Tы нe мoжeшь выпoлнить этo?
- Bundan üç tane vardır sende, ha?
- У вас есть 3 штуки такие же? - Посмотрим.
Gönderdiğim evrakları alır almaz evlenmişsiniz, ha?
Как только получили бумаги, которые я выслал, сразу поженились?
Sanırım bütün mumyalar gelecek, ha?
Думаю, придет весь музей восковых фигур.
Evet, sanırım sen ve Doug Irwin mirasın tüm detaylarını biliyordunuz, ha?
Ага, и, думаю вы с Дагом Ирвином... уладили все дела с наследством?
Ha bire beni çalıştırıyordu.
Постоянно изводил меня.
Charlie, seni anladığımı sanmıştım, ama sanırım yanılmışım, ha?
Чарли, я думал, что понимаю тебя, но, видимо, я ошибся, да?
Şimdi seni kim karı diye alır ha? Şuna bak!
Кто теперь тебя возьмет замуж?
Her gecenin bir gündüzü vardır, Sam, Güzel günlerde olacak, sence Michelle'e pembe bir elbise hediye etsem hatamı yapmış olurum, ha?
В любой буре есть просвет, а тут он розовый, как те тряпки, что ты подарил Мишель, да?
Gerçekten hayır ha!
Совершенно не похоже!
Ha-hayır, orada arkada elinde bir sandviçle ayakta duruyordu.
Нет, она стояла там сзади, с сэндвичем в руке.
- Ha? Gelebilir miyiz? Hayır.
Я должен выехать за город по делу, вы только устанете.
Ha... Hayır, telefonda konuşamam.
Нет, я не могу по телефону.
Gelecek yıl... gelecek yıl, böyle bir karım olduğunda..... belki bunlardan bir tane de alırım, ha?
В следующем году... В следующем году, когда у меня будет такая женщина, как ты... может я куплю и такую вещь..
Belki seni alırım, ha?
Может я тебя куплю?
Damızlık aygır öfkelendi, ha?
Жеребец рассердился?
Kalıbımı basarım, siz ikiniz birbirinize aşıksınızdır ha?
Вы наверно влюблены?
Blanchet'in sütü ha - ha - harikadır.
Молоко из вымени Белочки великолепное, никакой химии.
Senin gibi bir aygır üste para versin ha... Aptallık etmişsin.
Это глупо, когда такой, как ты, платит.
Sanırım veresiye almak istiyorsun, ha?
Небось, опять в долг?
Hayır, ha?
Нет, а?
Tamam, Chico, sanırım bana neler olduğunu anlatacaksın, ha?
Ну а теперь, Чико, расскажи, что случилось.
Çarmıha germek yerine çarmıha gerilmeye hazır.
Нн взойдёт на Голгофу, лишь бы не распинать других.
Ha? O kasaptır, nineciğim.
О мяснике ты верно
Ha? Ha, bu aralar hazır buradayken Şu benim beygirin sol bacağı...
Ну и раз уж ты неподалёку... как видишь, нога моей лошади всё ещё...
Hayır dualarımı, ha? Ne için?
Благословения?
- Hayır, sakın ha!
- Стой! - А чего ты его держишь?
Uyuşturucular, zehirler, yatıştırıcılar, ha?
Разные там яды, наркотики, снотворные?
- Liköre evet, biraya hayır ha?
- Портер и никакого пива?
Burada hayat onlar için biraz fazla hızlıdır da. Ama belki bizimle aşık atacak kadar hızlı olduğunu düşünüyorsundur, ha?
Для них здесь жизнь слишком скоротечна... думаешь у тебя хорошая реакция, чтобы тягаться с нами?
Sanırım, daha aç gözlü, para canlısı, birşey bekliyordun, ha?
Думаю, ты ждал чего-то более... грязного, да?
Bak, ne kadar zamandır tanışırız, Davis ha?
Слушай, сколько мы с тобой знакомы, а Дэвис?
Dolandırıldın, ha?
Вас обманули, да?
- Tehlike yok ha? - Hayır.
- Никаких неприятностей, а?
Sanırım başardık, ha?
Похоже, мы это сделали, а?
İki haftadır bu işle uğraşıyorsunuz, isimlerin yarısıyla görüşmüşsünüz ve elinizde ne var ha?
Две недели трудов, половина пройдённого списка имён, и что у вас есть? Люди не хотят говорить, Харри.
Kadınlar bacakları zayıflatır, ha?
От баб только ноги устают?
Lanet olsun! Burada 5 yıldır ne yapıyorum, ha?
А что я здесь делаю 5 лет, ебал тебя Бог?
Eline birkaç sikke sıkıştırmışsındır, ha?
- Ты, должно быть, сунул ему несколько шекелей.
Herhalde ne şekilde çarmıha gerilmeyi tercih edeceğini soracaktır.
Думаю, он хочет узнать, каким способом ты желаешь быть умерщвлен.
Yani çarmıha gerilmekten yoksun mu kalırım diyorsun?
- О, милый мой. Ты имеешь в виду, что меня могут распять во второй половине дня?
Belki herşeye rağmen başarırız, ha?
Может, прорвемся?
Ha, o bizim ninemiz. Çok şakacıdır.
Зто ч нас бабчшка шчтит.
- Yalnız Erkekler İçin Yersiz Yurtsuzlara Açıktır " Güzel bir yer, ha?
Милое местечко, да?
Bence kıçını kaldırıp hemen toz ol buradan yoksa gelip onu da götürür ha!
Лучше спасай свою задницу, а то он и на нее набросится.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]