Icabına bakacağım translate Russian
248 parallel translation
Sonra icabına bakacağım.
Я решу позже.
Ben icabına bakacağım.
Я прослужу.
Onun icabına bakacağım.
Идзо — мой пёс.
Ben icabına bakacağım!
Это - моё дело.
Bu hayvanat bahçesinden çıkıp senin icabına bakacağım.
Я как-нибудь выберусь из этого зверинца и доберусь до вас.
Sen ona öğreteceksin, ben de icabına bakacağım!
Ты будешь его учить, И я тебе гарантирую что так и будет!
Henüz değil, ama icabına bakacağım.
О, пока нет, но я это исправлю.
- Onu öldürecek misin? - Onun icabına bakacağım.
- Я с ним разберусь.
Bu konu da hallolduğunda göre, bunun icabına bakacağım.
Раз с этим улажено, я позабочусь об этом.
Amcamın icabına bakacağım.
Я позабочусь о дяде.
Küçük bir ayrıntının daha icabına bakacağım.
Осталось последнее, о чем я должен позаботиться.
Derhal icabına bakacağım.
Я займусь этим немедленно.
Tüm düşmanlarımın icabına bakacağım!
И я не оставляю своих врагов в живых.
Düşmanlarımın icabına bakacağım.
Всех убью!
Bu hıyarın icabına bakacağım.
Я пойду разберусь с этим козлом Картмэн, он сумасшедший
sokağa çıktığımız zaman, bu pezevengin kıçını toprağa gömeceğiz. Ve ben onun icabına bakacağım.
Это сделаю я.
Sonra da senin icabına bakacağım.
Потом я займусь тобой.
Bir çift ayakkabı ayarlayacağız, ben icabına bakacağım.
Мы что-нибудь устроим с ботинками, я позабочусь об этом.
Hadi, ikinizin de icabına bakacağım.
Давайте, я вас обоих уложу!
Bu pisliklerin hepsinin icabına bakacağım!
Раньше я надеру вам задницы!
Senin gibi bir canavarın icabına bakacağım!
Я уничтожу такого монстра как ты!
Bunun icabına bakacağım.
Я тебе это ещё припомню.
Bu sürüngenin icabına bakacağım.
Я вернусь, обязательно вернусь!
- Sonra ben icabına bakacağım. - Nasıl, Bill?
- Я его порешу.
Tommy'nin icabına bakacağım.
Я разберусь с Томми.
Bunun icabına bakacağım.
- Я с ним разберусь
O şerefsizlerinin icabına bakacağım.
Я достану этих ублюдков.
- Senin de icabına bakacağım.
- И вы тоже! Вы тоже!
Tamam, icabına bakacağım.
Да, я позабочусь об этом.
- Pekâlâ, şehre inip mücevherlerinin icabına bizzat bakacağım.
Сегодня я лично спущусь в город и займусь безделушками этой дамочки.
İcabına bakacağım.
Я вам обещаю.
İcabına bakacağımız hain...
А вы шеф?
Hayır, Cevdet'in icabına kendim bakacağım.
- Ќет, ƒжавдет мой. ¬ стретишь, не трогай его.
İcabına bakacağım.
Я об этом позабочусь, конечно.
Hayır, bu işin icabına ben kendim bakacağım.
Не надо, я сам разберусь.
Bu durumda, Bay Jamali'nin icabına ben kendim bakacağım
Я сам позабочусь о господине Джамали.
Sesini kesmezsen, icabına ben bakacağım.
Я тебе врежу сам, если не заткнешься.
- İcabına bakacağım.
- Я разберусь с ним.
İcabına bakacağım. Bugün sana iş bulamadık belki ama yarın halledeceğiz elbet.
Я выяснил, что сегодня уже мы ее не найдем, но завтра - обязательно.
İcabına bakacağım.
Ох и позабочусь!
Ve eğer yasalar bunu yapmazsa, onun icabına kendim bakacağım.
А если закон будет бессилен, я сам им займусь.
- Pekâlâ. İcabına bakacağım.
- Ладно, я разберусь.
İcabına bakacağım, söz veriyorum.
Я позабочусь насчет этого.
Ben icabına bakacağım.
Я беру её на себя.
İcabına bakacağım.
Алло, мистер Тригер?
İcabına bakacağım, bir daha asla çalışamayacaksın.
Я позабочусь, чтобы ты больше никогда не работала
Seberus'un icabına ben bakacağım.
Я позабочусь о Сиберусе.
- Yarının icabına yarın bakacağım.
- Завтрашним днём будем заниматься завтра.
İcabına bakacağım efendim.
Будет сделано, сэр.
İcabına bakacağım.
Я займусь этим.
İcabına bakacağım demiştim.
Я сказала тебе, что позабочусь об этом.