Iniyorum translate Russian
438 parallel translation
Az sonra iniyorum.
Я спущусь через пару минут.
- Şehre iniyorum. Seni götüreyim.
- Я в центр, могу подвезти.
Seninle iniyorum.
Я спущусь с тобой.
Hemen iniyorum.
Сейчас спущусь.
Boş ver, boş ver. Hemen iniyorum.
Ничего, я скоро буду.
Ben iniyorum.
Я выхожу.
Ben aşağı iniyorum.
Я схожу вниз.
Hemen iniyorum.
Я тебе говорила, что у меня встреча с Бриньоном.
- Yok, iniyorum.
Нет, я спущусь.
Hala her hafta Seattle'a iniyorum ve çiftlik işleri gayet iyi gidiyor.
Я все еще наведываюсь каждую неделю в Сиэтл, и ранчо в отличном состоянии.
Hey, anne, hazır ol ; bir dakika içinde iniyorum.
Мама, готовься, я спущусь через минуту.
Müsaade ederseniz bu istasyonda iniyorum.
Простите, я выхожу на этой станции.
Neyse ben aşağı iniyorum.
Я пошла вниз.
Ben aşağı iniyorum.
Я спускаюсь.
Ben aşağı iniyorum.
Я пойду вниз.
Şimdi Bayan Blanche a söyledim Jüri göreviyle ilgili bir adamı görmek için şehre iniyorum.
Я уже сказала мисс Бланш. Я еду встречаться с человеком по поводу заседания в суде присяжныx.
toprağa iniyorum, yoldaşlarımın saf kalplerine, ve büyük, çünkü ülkemiz büyüktür.
Я спустился на землю среди моих товарищей сердца, простых и великих, потому что моя нация велика.
Tüm gün boyunca merdiven çıkıp iniyorum. Bir deri bir kemik kaldım.
Сплю по ночам в скверах!
Ben aşağı iniyorum...
Я схожу вниз и посмотрю, что можно сделать.
Aşağı iniyorum.
Пока они будут...
Ben artık burada iniyorum.
Нет, стой! Если позволите, то я выйду.
Hemen iniyorum. Mr. Spock.
Нет, я уже спускаюсь.
Ben de aşağı iniyorum.
Мне тоже нужно вниз.
Ben iniyorum.
Я спущусь.
Şehre iniyorum.
- Иду в город.
Işık hızının altına iniyorum. Ne olduklarını anlayana kadar hızlanmayalım.
леиымы тавутгта. ас лгм то паяайамоуле левяи ма доуле ти еимаи.
Hemen iniyorum.
Я сейчас спущусь.
Üçüncü bağlantıya ulaştım ve iniyorum.
Я дошёл до третьего узла, спускаюсь вниз.
Ben "Le iskele" ye iniyorum.
Я возьму дверь.
Kızları al, ben aşağı iniyorum.
Возьми девушек, я иду вниз.
Aşağı iniyorum, kahve istersen -
- Спускайся вниз, если тьi хочешь кофе. - Кристина...
Tamam. Ben şehre iniyorum, hemen dönerim.
Хорошо, я слетаю в город, и тут же вернусь.
- Hemen aşağı iniyorum...
- Иду немедленно.
Ben iniyorum.
Я возвращаюсь.
Tamam, iniyorum.
Я сажусь.
Ben aşağıya iniyorum, ufak sevgilimizle konuşmak için.
Пойду вниз, поговорю с нашей Дорогушей. А мне надо позвонить.
- Ben Datcher'da iniyorum.
"Датчетт" вас не спасет! Вас ничто не спасет!
- Ben tiyatro dersi için aşağıya iniyorum.
- Я Должен идти вниз по драмы.
Ben kanyonun zeminine iniyorum.
Захожу на дно каньона.
- Yedim. Şehre iniyorum.
Мне надо в центр.
- Neden bu çocuğun sana bağırmasına müsaade ediyorsun? Her neyse, ben aşağıya iniyorum.
Мама, я не понимаю, почему ты позволяешь ей так с собой обращаться?
Hemen iniyorum.
Я сама спущусь.
Ben kente iniyorum.
Я в город.
- Aşağı iniyorum!
- Спускаюсь.
Aşağı iniyorum!
Стой.
İniyorum.
Я спускаюсь.
Hayır bana bırak, aşağıya iniyorum.
- Нет-нет, все в порядке.
İniyorum ama sen inmeyeceksin Winthorpe.
Я да, а вот ты нет Уинторп.
- Sekizinci kattayım. İniyorum.
Сейчас спущусь.
İniyorum.
Сажусь.
Yoldan çekilin, iniyorum.
- Смотри, Джафар!