English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ N ] / Nisanlım

Nisanlım translate Russian

1,843 parallel translation
Ben senin nişanlınım.
Хорошо, но я - не все Я - твой жених
Nişanlısı mı... Steve?
Это жених, Стив?
Aslında ben kızım Rosie'den bunu söylemesini beklerdim Kate ve nişanlısından rahatsız olacağını. Ama olmadı.
Я скорее ожидал, что моей дочери Рози будет сложно жить с ним и Кейт, но ей не сложно.
Bölüm'ün en iyilerinden birisi tarafından korunuyordu nişanlımı öldüren bir suikastçi.
Его охранял один из самых смертоносных агентов подразделения, тот, что убил моего жениха.
Aday ve nişanlısı canlı yayınımıza katılıyorlar.
Кандидат и его невеста присоединились к нам в прямом эфире.
Kurbanın nişanlısıyım.
Я жених жертвы.
Sana son zamanlardaki romantik maceralarımı hızlıca anlatayım. Geçen yıl bu zamanlarda, o zamana dek tanıştığım en muhteşem kız ile nişanlıydım.
И просто, чтобы ввести тебя в курс происходящих со мной любовных приключений, скажу только, что примерно в это же время год назад я был обручён с великолепнейшей девушкой, которую когда-либо встречал.
Sevgili Maria, nişanlın var mı?
Дорогая Мария, у Вас есть жених?
O adam senin nişanlın mı?
Это твой жених?
Nişanlıydılar ama ayrıldılar, ama sanırım son zamanlarda yine birlikteler.
Они были обручены, но расстались, правда, я думаю, что они снова будут вместе.
Ben Gwen Conliffe, kardeşiniz Ben'in nişanlısıyım.
Меня зовут Гвен Конлифф, я обручена с вашим братом Беном.
Nişanlın mı?
Женихом?
Victor'la ne kadardır nişanlısınız? Birinci yılımız dolmak üzere.
Как долго вы с Виктором помолвлены?
Yalnız değilim, nişanlıyım.
Я не одинокая. Я помолвлена.
Nişanlın biraz da olsa kendini yalnız hissetmeye başlamamış mıdır?
Твой жених, случайно, не заскучал в одиночестве?
Bekle bir dakika! Sen benim nişanlımsın, tamam mı?
ћомент, подожди. " ы мой жених.
O benim nişanlım. Al, bir bak.
Она - моя невеста, вот, смотри.
Haber iyiyse nişanlım anlayış gösterecektir.
Он поймет, если я добуду что-нибудь жареное.
Nişanlım fark etti ve az kalsın onu kaybediyordum.
Ладно, мой ФИАН
Aldığım maaşla insanın ihtiyaçlarını karşılaması çok zor. Nişanlım da beni kendi kız kardeşiyle aldattı.
О Боже, так тяжело жить на одну зарплату, самой оплачивать все счета, а мой жених изменил мне со своей сестрой.
Nişanlısı ile tanıştım, yani eski nişanlısı ile.
Также пытался кое с кем познакомиться.
- Onlar kuzen mi yoksa nişanlı mı?
- Но они кузены? .. ... Или друзья?
Bligny onun nişanlısı, sanırım.
Я думаю, Блинджи ее жених.
- Nişanlınız burada mı?
- А ваша невеста здесь? - Она сейчас придёт.
Bu da nişanlım, Emily Dalrymple.
Это моя невеста, Эмили Дэлримпл.
Nişanlın mı? Ama sanmıştım ki...
- А я дyмал...
Geçen yıl nişanlıydım.
Я был пoмoлвлен в прoшлoм гoду.
Nişanlım beni bıraktı.
Она прервала нашу пoмoлвку.
Nişanlın mı?
Твоей невестой?
Nişanlım, Pamela orada olup birkaç kelime söylemeni istiyor.
Моя невеста Памела хочет, чтобы ты сказал пару слов.
Nişanlıyım, evleneceğim ve nişanlımı seviyorum, tamam mı?
У меня есть невеста, и я ее люблю.
Nişanlı olduğumuz için bana ücretsiz diş bakımı önerdi.
И предложила полечить зубы бесплатно.
Nişanlını mı?
Жениха твоего?
Sana kaliteli bir askeri giysi ve nişanlının çabalarıyla ortağa çıktığı belli olan o berbat el işi atkıyla mı katılmamı tercih ederdin?
А вы бы предпочли чтобы я тоже плюнул на моду и надел ужасный вязаный шарф к отличному военному костюму, похоже одно из ранних творений вашей невесты?
- Nişanlım varlıklı biri, evet.
- Мой жених не беден, да.
Nişanlım Fransız.
У меня жених француз.
Nişanlı mı? Bununla ilgili bir sorunun mu var?
Что у ребенка ужасная болезнь.
Gerçek şu ki, nişanlım oldukça seksidir.
Вообще-то, моя невеста очень даже ничего.
Bir hayatta, sevdiğim kadınla nişanlıyım en azından sevdiğimi onu düşünüyorum.
Видите ли, в одной жизни я обручен с женщиной, которую люблю. По крайней мере, я думаю, что люблю.
Kızımın nişanlısı.
Он помолвлен с моей дочерью.
Benim nişanlım asla parmağından çıkarmaz.
Моя невеста никогда не снимает кольцо.
Nişanlınızın yüzüğü de 11 karat mı?
А в её кольце есть бриллиант весом в 11 карат?
Nişanlım, bir uyuşturucu baronu tarafından öldürüldü.
Моего жениха убил наркобарон.
Conner, bu nişanlım Lois Lane.
Коннер, это моя... невеста, Лоис Лейн.
Teknik olarak, Faisal nişanlım oluyor.
Формально Файзал мой жених.
Kusura bakmayın, nişanlıyım.
Простите, но я уже занята.
Yani sürekli aftı çıkan ve gözleri kızaran 50 kiloluk taş gibi nişanlımın bulunduğu masayı mı diyorsun?
Ты имеешь ввиду столик с моим пятидесяти-килограммовым жеребцом-женихом, склонным к язвам и конъюнктивиту?
Sheldon, annem ölüm döşeğinde yatıyor ve nişanlım da anneme sebep olduğu için çok üzgün durumda.
Шелдон, моя мама на смертном одре и моя невеста убита горем, потому что загнала ее туда.
Yani, Bay Edelstein'ın evlenmek üzere nişanlı olmadığını mı iddia ediyorsunuz?
Значит, вы утверждаете, что мистер Эдельштейн не был помолвлен?
Eski nişanlım.
- Бывший жених.
Evet onunla nişanlıyım ve bunun için hasedinizden çatlamanız gerekli fakat bunun içinde yuvarlanmanız için yeterli zamanım yok çünkü telefonla konuşmam gerekiyor.
Да, я помолвлена с ним, и вы должны быть зелеными от зависти... И у меня нет времени, чтобы вы захлебнулись от этого, потому что я должна ответить на этот звонок.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]