English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ O ] / Onı

Onı translate Russian

26,276 parallel translation
Lee'nin ön inceleme raporu.
Это предварительный отчет от Ли.
Hayır, on bin!
Нет. Десять!
Evet ve bu tetiği çekmeye hazır ölüm makinelerinin Jim'i bulmasına ve öldürmesine on dakika falan var.
- Да, и у нас всего минут десять, пока эти любители спускать курок не нашли Джима и не убили его.
Standard C-4 sıcaklığından on kat daha fazla sıcaklık oluşturmuş.
Температура горения в 10 раз выше стандарта Си-4.
On.
Десять.
Evde on numara ama Los Angeles'da beş numara.
Десять домов, но в ЛА, всего пять.
Wesley'nin yüzde on alması gerektiği yazıyor.
Здесь написано, что Уэсли имел 10 %.
- Önce ilk atışı berbat ettikten sonra ikincisini tam on ikiden mi vuruyor?
- Значит он проваливает первый выстрел, и с блеском выполняет второй?
Tembel hayvanlar bile daha hızlı hareket ediyor, Petey.
♪ We got you down on your knees... ♪ Ленивцы и те быстрее, Пити.
Fields on yılı aşkın süredir örnek bir mahkumdu.
Филдс был примерным заключенным более 10 лет.
Yaraların ön incelemesine göre Duncan kapıdan girmiş Maddie Howard'ı öldüren silahla ikinci maktule saldırmış gibi duruyor.
Дункан вошел, напал на жертву № 2 с тем же ножом, которым он убил Мэдди.
On dakikalık bir ara vereceğiz.
Мы возьмем перерыв на 10 минут.
On üzerinden beş çıkar.
Я бы сказал, что это прямое попадание.
Buradan yakşaşık on saat uzaklıkta.
В 10-ти часах езды.
En az on bursa başvurdum ama bir sonuca ulaşamadım.
я подала заявление на примерно 10 стипендий и нигде не получила согласия
FBI bu konuyu ön sıralara alabilir değil mi?
ФБР может это разрешить, верно?
Buranın dışında ön kapımızı görebilecek daha iyi bir yer düşünebiliyor musun?
Можешь представить себе лучший обзор нашей парадной двери, чем отсюда?
On milyon sterlinlik tazminat oldukça cömertçe, değil mi?
Чек на десять миллионов фунтов это довольно щедро, верно?
On yeter mi?
- Десять будет достаточно?
On buçuk yıldır ortada yoksun, babamın ölümünü izlemeye geliyorsun sonra da yürüyüşe çıktım diye saatlerce yok oluyorsun.
Ты пропадаешь на десять с половиной лет, возвращаешься, чтобы посмотреть, как умирает папа, а затем исчезаешь на "прогулке".
Aykırı bir sentetik oluşturacak..... kodu yazabilecek on insandan belki de biri...
Один из немногих, кто способен написать код, который в корне меняет синтетиков.
On, belki de yirmi saniyede...
Десять, может 20 секунд.
Son on dakikadır telefonun altı kez çaldı.
Твой телефон звонил шесть раз за последние десять минут.
Onlar olmadan on binlerce yıl hayatta kaldık.
- Да, знаешь ли, мы жили без них десятки тысяч лет.
Mia adının bana bildirildiği on farklı olay tespit ettim...
Мия. Я отметила имя "Мия", обращенное ко мне в 10 разных случаях..
Çalışırken, kendi alanımdan çıkıp etrafta dolaşmayı severim. Saksıyı çalıştırmak için hareket ve olay kullanırım,... ama artık bunu yapamam, çünkü her on dakikada bir...
мне нужно побродить где-нибудь. чтобы возникли идеи.
Nixie tüpünü helikoptere bağlayıp ses jeneratörünü çalıştırırız. Ön tarafta yedekleyerek mayınlı sahaya gireriz.
Закрепить хвост русалки на вертолете, завести звуковой генератор, и пустить перед нами.
On binlerce insanın ölümünden sizin sorumlu olduğunuzu düşünmüşsünüz.
Вы верили, что вы в ответе за смерть десятков тысяч людей.
Ön sırada oturan...
Мужчина в первом ряду.
Ön sırada eski eşim David var.
Мой бывший муж, Дэвид, сидит в первом ряду.
Baban seni hapise koymak için on senelik bir anlaşma yaptı.
Твой отец только что заключил сделку, чтобы упрятать тебя в тюрьму на 10 лет.
Ön kısma ilerleyin!
Бегите отсюда. Быстрее!
Çeviri :
♫ Trentemøller — Still On Fire ♫
Ön bacağını dene.
Посмотри передний придаток.
Eğer bu ön çalışmaları yapmamış olsaydık, zika virüsünün nasıl taşındığını bulamazdık.
Мы не узнали бы, откуда вирус Зика, если бы не долгие кропотливые изучения.
On gün önce, bir CIA ajanı öldürüldü. Seneca Eyalet Ormanı, Virginia'da.
Десять дней назад был убит агент ЦРУ в Государственном лесу Сенека, штат Вирджиния.
Solotov'un ne bildiğinizi sanıyorsanız o on katını biliyor.
. Все что ты знаешь о Солотове, он знает, в десять раз больше про тебя.
Ön kapıyı bulabilirsin.
Вы можете использовать входную дверь.
Ön ve arka kapı...
Порталы спереди и сзади.
Eğer böcekleri beş, on, 20 yıl içinde durdurmazsak bu şekilde çocuklar doğacak ve üreyecekler.
Мы не остановим тараканов ни за 5, ни за 10, ни за 20 лет, если вы позволяете им рожать, чтобы пополнять племя.
On yıl önce başladı.
Это началось 10 лет назад.
On, bilemediniz yirmi metre.
Десять, может двадцать метров.
Sıfırdan on sekiz bine 5 milisaniyede çıktı.
Был скачок от нуля до 18 тысяч за пять миллисекунд.
Bu, on yıl süren bağlılığımın bir sonucuydu!
Это произошло из-за привязанности, которая длилась десять лет!
Erkeklerin yüzkarası bu adamdan on kat daha değerliler.
Они в десять раз ценнее, чем этот жалкий человек.
Ön saflarda olmak ne demek bilirim.
Я не понаслышке знаю, что значит быть на передовой.
O ön kapıyı tekmelemeyi seviyordu ve bütün mahalleyi uyandırmayı.
Он любил вышибать двери, так чтоб вся округа проснулась.
Ben sana on verirdim, ama yanımda çok seçici bir Arjantinli jüri var.
Я бы поставил тебе десятку, но рядом со мной очень дотошный аргентинский судья.
Sekiz, on kişilerdi.
Их было 8, может 10.
CNP on Tequendama'nın hemen önünde tutuklamış.
Ќѕ только что вз € ли его у " екендамы.
Kendisi Car dergisi Autocar dergisi ve Scotland On Sunday tarafından kovuldu. Artık nasıl olduysa aynı zamanda Volvo bayiliğinden de kovuldu.
Был уволен из журнала Car, уволен из журнала Autocar, уволен из газеты Scotland On Sunday, и каким-то чудом он не удержался даже у дилера Volvo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]