Rş translate Russian
33,430 parallel translation
Kasabadaki en iyi hırsız olması gerekiyordu.
Он считается самым лучшим вором во всём городе.
Tüm kasabalardaki en iyi hırsız, açık konuşmak gerekirse.
Самым лучшим вором во всех городах, если быть точным.
Biraz alırsın, biraz verirsin.
Что-то отдаешь и что-то получаешь взамен.
- Eve gidip Louie'yi görmek için sabırsızlanıyorum.
Умираю как хочу домой - увидеть Луи. Да, конечно.
Hırsızlık.
Взлом и проникновение.
Hırsızlıktan teslim olacağın için de...
А так как ты был замешен в ограблении...
Sabırsızlanıyorum.
Ничего, я потерплю.
Hazırsın dostum.
Вот ты и собран, приятель.
- Bu da sınırsız yiyecek demek. - İlginç ve iğrenç.
Интересно и... отвратительно.
Nikolaj da dört yaşında ama biz hâlâ araba koltuğuna oturtuyoruz. Beni tanırsınız, bir baba olarak güvenlik her şeyden önce gelir.
Николаю четыре, но он останется в детском кресле, так долго, насколько это возможно, ты меня знаешь...
- Pekala, çekelim şunu. Sadece bir kere çekeceğim o yüzden ilki aptalca olursa aptalca olanla yaşamak zorunda kalırsınız. Tamam.
сделаем это. и если первый будет вам придется жить с этим. три.
İyi de neden kafandan vurulup arabanın çalınması riskini artıran bir araba alırsın ki?
Так зачем покупать машину, которая увеличивает ваши шансы словить пулю и лишиться машины?
Çünkü Güney Afrika'da insanların araba hırsızlığını önlemede ilginç yaklaşımları var.
В Южной Африке есть свои способы защитить машину.
Parça diyenler elini kaldırsın.
Хорошо, кто за кусочки?
Hırsızlık yaparken yakalanan adamı duydun mu?
Знаешь, как одного медвежатника накрыли?
Hayır, biraz farklıydı. Demetten en iyisi GT3 RS denilen şey.
Нет, немного разные, и что лучшая из них — нечто под названием GT3 RS.
Sadece dört litrelik yassı bir altı, ama... 500 beygir gücü alırsın.
Только 4-литровая оппозитная шестёрка, но... она выдаёт 500 лошадей.
RS'deki teknik özellikleri okurken düşündüm, Porsche bir supercar yapmaya çalıştı, Ferrari, McLaren ve Lamborghini için rakip bir rakip.
Когда я читал описание RS, я подумал что в Porsche пытались сделать суперкар, соперника Ferrari, McLaren и Lamborghini, но не сделали.
Şimdi varız. Zaten 911 GT3 RS turumuz oldu.
Там уже есть время круга GT3 RS.
Sorun sigorta şirketinin bir hırsız alarmı olduğunu söyledi, Genellikle kızım okul oyununu yaparken patladı ve mahvetti, Ve bir takipçisi olmalıydı.
Проблема в том, что страховая обязала установить сигнализацию, что орёт каждый раз, когда я смотрю школьный спектакль дочери, и иммобилайзер.
Sonra ev gibi bir şey inşa etmek için tuğlaları kullanırsın.
Потом они укладываются как при постройке дома.
Topla hedef alırsın, gez, göz, arpacığı ve yüksekliği ayarlarsın.
Ты целишься из пушки. Меняешь траекторию и высоту.
Çünkü eğer hızlı bir Ford'a... 130 - 150.000 lira harcamak istiyorsan..... bir Focus RS alırsın, çünkü burası için tasarlandı.
Потому что если ты захочешь потратить тысяч 30-35 фунтов на быстрый Ford, ты купишь Focus Rs, ибо он создан для этих мест.
Araba sürerken bir ısırık alırsınız ve yaklaşık bu boyutta bir parça sessizce kopar bacaklarınızın arasına düşer ve erir.
Откусите немного пока вы за рулём и маленький кусочек, примерно вот такой тихонько упадёт... прямо на сиденье и растает.
- Sabırsızlanıyorum.
- Я не могу больше смотреть на это.
Tamamdır, hazırsın.
Готово.
Şimdi, uzun ekseni alırsın, evet?
Теперь берёте длинную ось, так?
Ne demek istiyorsun yani, babanın işi havalı değil mi? Ama siz beni ofisimde ziyaret etmeye bayılırsınız değil mi?
Вы же любите приходить ко мне в офис.
d Eğer bir çiftliğiniz varsa, d d mısırın gelecekteki fiyatını bilebilirsiniz... d d Sırf bu yüzden sigorta yaptırırsınız d d ki mısırlarınızı korumuş olasınız. d d Yağmur, fırtına ve kar d d ektiğiniz mısırlarınıza d d zarar verebilir, bu yüzden d
Если у тебя... Ммм. Секундочку, пожалуйста.
- d Sırf bu yüzden sigorta yaptırırsınız ki d d mısırlarınızı korumuş olasınız. d - Başka bir yere bak, başka bir yere. İşte buradasın.
- так что купи себе контракт, чтобы не попасть в просак.
Neden şimdi yapmıyorsun? Herkese birazcık zaman kazandırırsın.
Сделай это сразу и сэкономь всем время.
Hırsızlar, Watergate'te spesifik bir dosyanın peşindeydi.
Взломщики искали в "Уотергейте" определённый документ.
Nixon'ın parmak izleri hırsızlığın gerçekleştiği yerlere yerleştirildi. Ama bunu yapmak için amatörleri tuttular.
Этот взлом - явно дело рук Никсона, но он нанял полных профанов!
Sen de burada olanları birilerine anlatırsın ve her kime anlatırsan onlar aramaya çıkar.
Ты расскажешь, что здесь случилось, и тот, с кем ты говорила, начнет рыскать.
Belki de kazanırsın ve yarın gece içeriz.
Или ты выиграешь, и мы напьёмся завтра.
Orada öylece oturuyorum, 80 dolara mal olan saten nevresim takımı sınırsız minibar kullanımı, gösterişli yulaf ezmesi sabunuyla, ve sabahlıkla odada tek yaptığım şey, o odanın ne kadar sessiz bir ortam olduğunu düşünmekten başka bir şey değil.
Понимаете? Сижу я там с шикарными простынями, с минибаром, полным еды. А еще есть шикарное натуральное мыло, и халаты, а я могу лишь сидеть и думать, как там тихо.
Pizzaya bayılırsın.
Ты обожаешь пиццу.
İlk başta gitmek için sabırsızlanıyordum ama şu anda endişeleniyorum.
Короче говоря, поначалу я горел энтузиазмом, но теперь я волнуюсь.
Geri kalan kısmı sonra anlatırsın.
Можешь мне потом рассказать остальное.
Eğer çok yersen yeni miden bunu kaldırmaz, şiddetli hastalanırsın- - baygınlık, terleme, ishal kusma, sallantı
Если Вы съедите слишком много или что-то, что не понравится Вашему новому желудку, у Вас могут проявиться серьезные симптомы... озноб, рвота, потоотделение, диарея, обмороки.
Taşınacak ve sen de buna fazlasıyla hazırsın.
и ты точно готов.
Onu yüz üstü bırakırsan şehirdeki tüm ilk müdahalecileri de bırakırsın.
Вы подставили её и провалили вызов!
Bilmen gereken en önemli şey bence, kim ne söylerse söylesin ya da beni herhangi biri gibi çağırsın fark etmez.
И думаю, тебе нужно знать, что, кто бы что ни говорил, или как бы меня не называли, я буду всегда... всегда буду твоим папой.
Şekerler taşarsa öbürüne aktarırsın.
Так что будет куда складывать, если в твоём закончится место.
Gider yenisi alırsın. Tekzen'den.
Купить в магазине радиодеталей.
- Sözmüş. Daha önce de yalancılardan ve hırsızlardan sözler duymuştum.
Я наслушалась обещаний от лжецов и воров.
Oda arkadaşım olmadan ya da kapı görevlileri fark etmeden. Söyleyin, haklısın - geçen gece sinsice sokmadın Bennett Nealy'ı vurmak için - hala hafta sonu iznini alırsın, değil mi?
Допустим, вы правы - вы не могли ускользнуть в ту ночь, чтобы застрелить Беннета Нилли, но у вас же есть увольнительное?
Hırsızlık gibi değil de rakip bir şirketin sabotajı gibi gösterelim.
Пусть лучше это выглядит, как происки конкурентов, чем кража.
İki seçeneğin var. Ya bu gece suçlu iade etmeyen bir ülkeye kaçarsın ya da kalıp Benedict Arnold'dan beri vatana en büyük ihaneti eden olarak... -... sonuçlarına katlanırsın.
Сегодня улететь в страну без экстрадиции и никогда не возвращаться, или остаться и понести наказание за то, что стал самым злостным предателем в этой стране со времён Бенедикта Арнольда.
... ya da kalıp Benedict Arnold'dan beri vatana en büyük ihaneti eden olarak... -... sonuçlarına katlanırsın.
... и понести наказание за то,... предателем в этой стране со времён Бенедикта Арнольда.
Bu gece suçlu iade etmeyen ülkeye kaçarsın ya da kalıp Benedict Arnold'dan beri vatana en büyük ihaneti eden olarak sonuçlarına katlanırsın.
Улетай в страну, откуда нет экстрадиции, и никогда не возвращайся или оставайся и принимай последствия, что стал самым злостным предателем в этой стране со времён Бенедикта Арнольда.