English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ S ] / Sighs

Sighs translate Russian

40 parallel translation
- Gizli iç çekmelerin. ~
- Your secret sighs.
Sakin ol. 12'li paketle ne kadar sarhoş olabilirler ki?
Расслабься. Ну как они могут опьянеть от 12 банок пива? ( sighs )
En sonunda bulduğum gebelik sitesinde de kız çocuğunuz olsun istiyorsanız birleşme sırasında güney yönünde uzanın limon yiyin ve cinsel organınızı 105 dereceye ısıtın.
Но, наконец, я нашла тот сайт, где пишут, что нужно... в момент зачатия ложитесь на юг. съеште лимон. ( sighs )
Ve siz de, bacağıma yapışan, Beleşburg şehrinin yakınındaki Büyük Beleşçi Bataklığında yaşayan ve damarlarımdan para emen sülük yaşantınızın nasıl bağlasam?
Это последний месяц когда вы сосете деньги из моих жил как пиявки которые присосались к ноге Big-Big Mooch Swamp, near, um... ( sighs )
Şef Johnson parmağıyla beni işaret etti, ama yakınındaki başka biri de olabilirdi.
Теперь, шеф Джонсон указала пальцем на меня, но это все равно был кто-то из ее непосредственной близости. [Sighs]
İyi... - O...
Ну... ( CELL PHONE RINGS ) ( ARCHIE SIGHS )
Gösteride yaşanan aksamadan ötürü Binion adına özür dilerim ama sanatçıya yakından ilgi duyuyorum.
От имени Биньони, я хотел бы извиниться за задержку в выступлении, но... ( SIGHS )... меня очень интересует исполнительница.
Umudumu kesmiştim.
I had given up hope. [Sighs]
Kahretsin.
[Sighs] Damn.
O...
He's... [Sighs]
Özür dilerim lütfen!
I'm sorry, please! [Sighs]
New York'ta tanıdığım bir psikolog var, Dr. Sandor Rado.
William : [Sighs] Я знаю, психолога в Нью-Йорке, доктора Шандора Радо.
- Şimdi basın iyice keyiflenecek.
( SIGHS ) So now the presswill go to town.
- Nasıl hissediyorsun?
[Sighs] - Как ты себя чувствуешь?
Bana inanmalısınız, ben eşimi asla incitmem.
[Sighs] Можете мне поверить. Я бы никогда не обидел свою жену.
Pek olası değil ama siz yine de bir taramadan geçseniz iyi olur.
Это маловероятно, но вы должны пройти сканирование на всякий случай. [Sighs]
Uzaylı artık seni incitemez.
Этот пришелец больше не навредит вам. [Sighs]
Yani, belli ki, Preston ve ben yapamayız.
И очевидно, мы с Престоном не можем. [Sighs]
Daniel, yoksa beni görmezden gelmeye mi çalışıyorsun?
[Sighs] Дэниел, ты избегаешь меня?
- Güzel kostüm.
[Sighs] Клевый костюм.
Belmont Bulvarı'nda Adler Gökevi için yaptığım bir reklam panosu var.
( sighs ) На Белмонт авеню есть реклама я сделал ее для планетария Адлер.
Biraz aceleci davranmis olabilirim.
I may have been a little hasty. [Sighs] In good news...
Jennifer, beni duyuyor musun?
[Sighs] Дженнифер, ты меня слушаешь?
Neyin pesindesin ya da Anita ile ne ilgisi var anlamiyorum.
SHE SIGHS Я не знаю по какому поводу ты беспокоишься. Что мы должны сделать с Анитой.
Hey, Boone. ( sighs )
Эй, Бун.
- Biz bunu düzeltmek olacak. - [Sighs]
Мы исправим это
- Size nasıl yardımcı olabilirim?
[Sighs] Чем могу вам помочь?
- Eğer görüntüde gecikme olacaksa... - ( SIGHS ) bu çok kötü olurdu.
А если заработает, то с тормозами и в жутком качестве.
Heyecanlandığım günleri hatırlıyorum.
( sighs )
Kötü bir ay aslında.
[sighs] В конце плохого месяца.
Evet.
476 00 : 18 : 54,253 - - 00 : 18 : 56,788 ( Sighs )
Hapı içeceğim.
Barton : [Sighs] I take it, and you...
Kayıta başladığında haber ver.
[Sighs] Скажи когда запустишь.
Ahbap, hoş değil bu.
[sighs]
Kızım, daha önce müdürün odasına hiç çağırılmadı.
Я скоро вернусь. [sighs] Мою дочь еще никогда не вызывали в кабинет директора.
Tam dümdüz ortadan...
♪ that he had it made ♪ [sighs] Прямо в середину.
Şey...
Well... ( sighs )
Utanç verici olduğunu biliyorum.
- ( sighs )
[Sighs ] [ Piano usulca oynarken] Beau, sana bir şey sorabilir miyim?
Бо, могу я у тебя спросить кое-что?
Enid bizlere yol göstereceğinizi söyledi.
[Sighs] Что ж, Энид сказала вы покажете куда идти.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]