Somewhere translate Russian
38 parallel translation
# Somewhere #
Где-то там
İçimizde bir karmaşa var Bizi neyin beklediğini kim bilebilir
Где-то внутри нас находится сила. ♪ Somewhere ♪ Inside something there is
Nereden aklına estiyse artık saksafonunu alarak... "Somewhere Over the Rainbow" u çalmaya başlamış. "
Без всякой на то причины он взял свой инструмент и заиграл "Где-то за радугой".
Bir yerde raf üzerinde olman gerekmiyor mu senin?
Shouldn't you be out on a ledge somewhere?
Senin bir yerlerde raf üstünde olman gerekmiyor mu?
Shouldn't you be out on a ledge somewhere?
"Dışarıda biryerlerde"
Somewhere Out There.
Is there somewhere we can meet, Sam, and talk about this?
Может встретимся и поговорим об этом?
# Bir yerlerde kayboldu, bulunamayacak bir yerde
Was it lost somewhere, nowhere to be found
Ve hepimizin..... Gitmek isteyeceği, o en güzel yerden
And somewhere, in a place reserved for the very best of us,
Belki de başka bir yere bakmalısın.
Maybe you need to look somewhere else.
CT tarayıcıda sızıntı olabilir ya da bir yere talyum dökülmüştür.
I could have a CT Scanner that's leaking or a spilled vial of thallium somewhere.
Ne zamandır banyo yapamadınız?
How long since you had somewhere to wash?
Miles ile Mayan arkada bir yerldeler.
Miles and the Mayan are somewhere around back.
"Bir yer var bizim için bir yerlerde"
"Somewhere there's a place for us."
"Somewhere" seçmeler için sana çok uygun.
Эта песня идеальна для твоего прослушивания.
Burada bir yerlerde bir şeyler olmalı.
There's gotta be something loose somewhere.
Yaşayan her şeyde vardır bu. Hepimizin yaşamının...
It lives where everything lives, somewhere in the middle.
Bir yere zulaladı en nihayetinde. Ama nereye olduğunu unuttu.
Well, she stashed it somewhere and then she forgot where.
might be in there somewhere. Tabi sana bir isim vermediyse.
Если только он не назвал тебе имя.
Onun uygulamış olduğu tüm bu tedbirlerden yorulduğunu ve halen batı avrupada bir yerlerde saklanıyor olduğunu düşünüyoruz.
We think he's exhausted all of his fail-safes and is still hiding out somewhere in western Europe.
Stephen da Ben Kalmenson için çalışıyor. Warner Brothers'ın sahibi. O da buralarda.
And Stephen over there works for Ben Kalmenson, president of Warner Brothers, who's also here somewhere.
There must be a catch somewhere. What do we do?
Здесь должна быть защёлка.
Neden Han Solo onları başka bir yere bırakıp daha sonra farklı bir gemideki Asi üssüne gitmedi?
С тушью все в порядке. Просто послушай нас. Why not have have Han Solo drop them off somewhere else and then go to the rebel base in a different ship?
♪ You've somewhere else to go ♪
* Что тебе есть, куда идти? *
Bir yerlere gelmiştik.
We were getting somewhere.
Hiçbir şey olmayacak. Seni kesinlikle bir yerde bulup öldüreceğim dışında.
Ничего не будет... except the 100 % guarantee that, somewhere down the road,
- Ben hala daha sıcak bir yere gitmenin harika olacağını düşünüyorum.
Uh, I actually think going somewhere warmer - would've been better.
Muhafızların Audrey'i bir yere götürdüğünü duydum.
I just heard that The Guard has Audrey somewhere.
Ölmeden hemen önce kimyasal kullanılan bir yerde olduğunu düşünüyorlar.
They think that he must have been somewhere where that chemical was used right before he died.
Bir yerlerde kablolar birbirine girmiş olmalı.
Uh, there must be a-a wire crossed somewhere.
All right, I know someone's here somewhere!
Так, я знаю, что кто-то здесь есть.
Sanki aklında belli bir yer var ve oraya Thompson ile gitmesi gerekiyor.
It's like she had somewhere specific in mind and she needed Thompson to go with her.
Eğer bu konuda haklıysak bir yerlerde bir çocuk daha var.
We, if we're right about any of this, that means there's another kid somewhere out there.
Well, they're here somewhere.
Они где-то здесь.
I suppose every story has to start somewhere.
Я полагаю, что все истории имеют начало
- Somewhere in Time ikinci favorim.
Ладно. Где-то во времени - мой второй любимый фильм.
Senden daha iyi adamlar tanıdım ama onları kirişlere astılar, kellelerini uçurdular ya da bir savaş alanında altlarına sıçarak öldüler.
Я встречал людей получше тебя, их вешали, обезглавливали, or just shat themselves to death in a field somewhere.
# Somewhere over the rainbow
оператор Кевин Уайт