English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ T ] / Tap

Tap translate Russian

3,212 parallel translation
Nysa ormanlarındaki dağların yukarısında bir tapınakları var.
У них есть храм высоко в горах, в Лесу Нисы.
Demetria maenadların elindeyse onu tapınaklarına götürmüşlerdir.
Если Деметра у менад, они будут удерживать её в храме.
Tapınağımızın kutsallığının kutsallığını bozdunuz.
Ты нарушил неприкосновенность нашего храма.
Tapınağını yerle bir edip yandaşlarını dağıtırım.
Я уничтожу ваш храм и рассею твоих последователей!
Şeytana tapıyorlar.
Все они.
Bir de tapıyordum adama.
Только подумать, я боготворил этого человека.
Şeytanın bacağını kırdın sanırım ve de tapıldın.
Я считаю, что ты победил своё проклятье, и тебе начали поклоняться.
Poseidon'a duyduğum minneti göstermek için tapınağa adak adamaya gittim.
Я ходила в храм, чтобы совершить благодарственную жертву Посейдону.
Ancak eskilerin, parşömenin bir kopyasını yaptığına inanılıyor ve bu kopya Mezarlar Tapınağı'nın içindeymiş.
Однако, существует легенда, что Древние сделали копию свитка, и эта копия находится в Могильном Храме.
Tapınağın kapıları her quilenyada bir açılır.
- Дверь в храм открывается раз в квинтильон лет.
Güneş dağın üstüne indiğinde tapınağın kapılarının kapandığını ben de biliyorum.
Также известно, что двери храма закроются, как только солнце зайдет за гору.
İşte geldik, Mezarlıklar Tapınağı'na giden yol.
А вот и она, дорога к Могильному Храму.
Tabiri caizse biraz tapınak kolesiyoncusuyumdur.
Я, знаете ли, коллекционирую Храмы.
- Evet, John gerçekten tapınaklardan anlar.
- Да, Джон очень хорошо разбирается в Храмах.
Mezarlıklar Tapınağı'nın yolu neredeyse kendisi kadar gizemli.
Дорога к Могильному Храму такая же волшебная, как и сам Храм.
Mezarlıklar Tapınağı'nın Altın Yolu'nu geçmemiz için yardımına ihtiyacımız var.
Нам нужна твоя помощь, чтобы пройти по Золотому Пути в Могильный Храм.
Tapınak Şövalyeleri, Kurucu Babalar, onlar iyi insanlardı.
Рыцари-тамплиеры, отцы-основатели... они хорошие ребята.
Kocanız size resmen tapıyor hanımefendi.
- Ваш муж определенно обожает вас, мэм.
Kocan sana tapıyor.
Ваш муж обожает вас.
Tapınağa bakmak akıllarına gelseydi kâhine danıştığımı görürlerdi. Seni endişelendirdiysem üzgünüm.
Если бы они пришли в храм, то увидели бы, как я советуюсь с оракулом.
Sıkı mı sıkı Konoha güvenliğini geçip Nakano Tapınağı'ndaki o gizli taş tableti incelemeye gitmiş birisin.
чтобы узнать секрет каменной таблицы...
Bence tapılasıca sevimli.
Это восхитительно.
Demokratik Parti tapınağı.
Пантеон демократической партии.
Masonlar beyinlerinin bir tapınağa benzediğine inanırlardı.
Масоны считают, что их души сродни храму.
Man Mo Tapınağını görmeye gittim.
Я отправилась посмотреть Храм Ман Мо.
Tapınaklarımızda çok kan döküldü.
Много крови было пролито в нашем храме.
Hekate'nin tapınaklarından biri.
- Это... храм Гекаты. - Геката...
"... bir torba gümüş getir ve bizimle akşam üstü tapınakta buluş. "
"пожалуйста, принесите мешок серебра и встретьтесь с нами в сумерках, в храме".
Herkül, yakında akşam olacak. Tapınağa gitmeliyiz.
Геркулес, скоро будут сумерки, нам нужно в храм!
- Tapınak.
- В храм.
Tapınağa gidiyor.
Он направился к храму.
O nedenle sığınmak için tapınağa izinsiz girdim.
я вошёл в ваш храм без разрешения.
Eğer alevler oraya yayılırsa Honganji tapınağına ulaşır.
До той стороны огонь ещё не достиг. Здесь ещё много выживших!
Bu geçit tapınağa çıkıyor.
Дорога ведет к храму.
Tapınağa açılan geçitten kaçmış gibi görünüyor.
Похоже, он сбежал через проход к храму.
Poseidon Tapınak'ındaki Kâhin buraya gelmemi söyledi.
Оракул в храме Посейдона сказала мне прийти сюда.
Paraya, çorbaya, keçeli kalemlere ve diş ipi denen bir şeye tapıyorlar.
Они поклоняются деньгам, супу, маркерам и тому, что они называютзубной ниткой
Şeytana tapınma her yerdedir.
Сатанизм ещё здесь.
Şeytana tapınmanın 6 belirtisi için dikkatli olmalısınız.
И вы должны быть бдительными в отношении 6 показателей сатанинского участия.
Şeytana tapınma bu cinayetlerin sebebi olarak gösteriliyor.
Поклонение дьяволу - предполагаемый мотив убийства.
Bale, tap, jazz, hip hop...
Балет, чечетка джаз, хип-хоп...
- Tap.
- Чечетку.
Para, tapınak için. Karar vermeliyiz, kız her şeyi gördü.
Хочу на болоте обряд свершить, чтобы весь народ был повязан её кровью.
" İnsanların kendi özgürlüklerine tapınmak için çırpındıklarını gördüm.
" Я видел, как вы простирались ниц, молясь на свою свободу,
Bir tapınağın sütunları nasıl ayrı duruyorsa ya da meşe ve servi ağaçları birbirinizin gölgesinde büyümeyin.
"Потому что и колонны храма стоят отдельно, и дуб и кипарис не растут в тени друг друга."
Ama yemek için öldürmek zorunda olduğumuzdan o zaman gelin bunu bir tapınma hareketi yapalım.
"Но раз вы должны убивать, чтобы есть, пусть это будет священный акт."
Bütün o mumlar ne bu arada? Orası bizim tapınmamız için efendim, dua edebilmemiz için.
Это наш алтарь, Джей Би-сэр, чтобы молиться.
O da babasına tapıyor.
Да. Ну, она почитает своего отца.
Dostum, geçen yıl baban bir sopayla tap dansı yaptı.
В прошлом году твой отец отбивал чечётку.
Tap dansı ya da diğer şapşal şeyler de
Никакой чечётки и прочей ерунды.
Jaz için hungry i kulübüne İtalyan yemekleri için Vanessi's'e kurtuluş için Budist tapınağına sanat için de Six Galeri'ye gideceksin.
Хочешь джаза, зацени Хангри Ай. Хочешь итальянского - Ванесси.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]