Taser translate Russian
16 parallel translation
Bıçak ve Bılazer diye adamları var, ve Taser ve herçeşit aserlar.
А у них там всякие Лазеры, Блазеры и Тазеры-шмазеры.
TASER silahları. Onları yavaş yavaş düşürür.
- Томагавки развозим.
Taser var, Mace var. Fena değil.
Ну, ребята, у нас электрошоковое оружие - тейзеры, слезоточивый газ.
- Mace ve Taser kullanıyorum.
- Я тебе пристрелю.
- Taser'ını çıkar.
- Готовь электрошок-тейзер.
- Taser'ını çıkar, Charles
- Доставай тейзер, Чарльз.
Hassiktir Ahbap ben seni Taser lamıştım
Нихуя. Чувак, так это я тебя электрошоком.
Hey Taser lanınca donuna ettin mi?
Чувак. А правда что срешь в штаны когда шибает током?
Çünkü bir gece kendimi beş kere falan Taser ladım hiç donuma etmedim
Просто, я себя как-то раз пять шибанул. И не обосрался.
Kim yumruk atarsa onu Bay Taser ile tanıştırırım.
- Эй, эй, эй, эй, эй. Если дойдет до рукоприкладства, я познакомлю вас с электрошокером.
Bir kez onu koridorda kendi Taser'ini ateşlediğini gördüm. *
Я видел как он однажды споткнулся и выстрелил электрошокером в пол.
Taser'ın ucundan bir parça olduğuna emin misiniz?
Ты уверен, что это от зубца электрошокера?
Hal'ın Taser'ı ile mükemmel bir şekilde uyuşuyor.
Он идеально совпадает с видом электрошокера, который выдали Хэлу.
Bir Taser'ın çoklu şoklarla ventriküler fibrilasyona neden olduğu biliyor ki bu kalbin durmasına neden olabilir.
Многочисленные удары электрошокером могут вызывать желудочковую фибрилляцию, которая может привести к остановке сердца.
Bir Taser'ı ateşlediğinde ardında özel takip numalaralı konfeti bıraktığını biliyor muydun?
Ты знала, что если выстрелить электрошокером, вылетят конфетти, на которых напечатан специальный номер для слежения?
Direk üzerime atlayıp buradaki elemanlarda olduğu gibi beni şok tabancası kullanmakla devam etmek arasında karar vermeye zorlamıyor.
He doesn't, like, force himself onto me where I've got to decide if I'm gonna taser him or go along, like I do with the guys from around here.