Yık duvarı translate Russian
172 parallel translation
Yık duvarı!
Разрушат эту Стену!
Yık duvarı! Yık duvarı!
Разрушат эту Стену!
Yık duvarı! Yık duvarı! Yık duvarı!
Разрушат эту Стену!
Çünkü üzerinize bir duvar yıkılabilir.
Потому, что на вас могу рухнуть стены.
Kahrolsun. Ve duvar yıkıldı!
И стена падает!
Eğer yıkılacak bir duvar varsa, biz bunu yıkarız anlamına geliyor, değil mi?
Значит, что если есть стена, то мы ее ломаем. Разве не так?
Yıkılacak bir duvar.
Она - это преграда.
Duvar bölmesi kapıyı sıkıştıracak kadar bükülmüş olmalı.
то тяолпето цуяисе иса иса циа ма жяайаяеи тгм поята.
Sonra bana "Bu duvarı yık" dedi. "Bu duvarı da yık" dedi.
Она сказала : " Эту перегородку надо сломать.
Sonra aniden bu adamlar duvarı yıkıp girdiler
И вдруг ворвались Гои, сломав дверь... Я их совсем не знал...
Ama dostum, yüzleşmişsin zaten en büyük korkunla mahkum ediyorum seni, benzerlerinin karşısına çıkıp duvarı yıkmaya!
Но, мой друг, испуган ты До дурноты, Мой приговор - ждать тебе до тех пор, пока такие как ты
Duvar kağıtları kaplanıp birkaçda duvar yıkılırsa burası yaşanacak hale gelebilir.
Снесёшь пару-тройку стен, переклеишь обои, и здесь можно будет жить.
Doğru hani duvar filan yıkıldı ya.
Точно. Ну знаешь падение берлинской стены и все такое.
Berlin Duvarı yıkıldı.
Берлинская Стена рухнула.
Berlin Duvarının yıkılmasından sonra Demir Perde`nin kasvetli bölgelerinde kasetlerimiz satılmaya başladı.
После падения Берлинской Стены наши диски продаются на темной стороне.
Alarmları atlatıyorlardı, bu mümkün değilse... matkapla delik açıp çekiçlerle duvarı yıkıyorlardı.
Они всегда обходят сигнализации, иначе... если нет, они делают достаточно дыр в стенах кувалдой.
Berlin Duvarının yıkılışı,
Падение Берлинской стены...
Sayın Gorbaçev, yıkın şu duvarı.
Мистер Горбачев, снесите эту стену.
89'da duvarın yıkılışını hatırla... Etrafa saçılmış bir sürü parça vardı Almanya'da, bir arkadaşıma parçalardan birini vermişler..
Помнишь, когда стену разрушили в 1989-ом году, кусочки стены продавали повсюду.
Bunun için mahalle duvarının dibine oturur altında, Hannah'yı ilk öptüğüm, ağaca bakardık.
Вот, почему я приходил и сидел у стены гетто и смотрел на дерево, где я впервые поцеловал Ханну :
Sanki bir duvar yıkıldı.
- Будто исчезла стена, разделявшая нас.
Şu duvar resmi olayında. Adam yıkılacak sandım.
Он готов был сорваться.
duvar doğduğum yık dikildi.
В год моего рождения появилась стена.
Berlin duvarı yıkıldı, ve dünya asla eskisi gibi olmayacak.
Берлинская стена пала, и мир никогда не будеттаким, как прежде.
Duvarı yıkmışlar, bir de briketleri kırmışlar. Duvarı yıktınız, bari briketleri kırmayın. Briketleri kırmamış olsalar insan aynı briketlerle duvarı yeniden yapar.
Если б они оставили кирпичи, мы могли бы восстановить стену.
Elimizde ne çeşit silahlar olursa olsun o güç duvarı yıkıldığı zaman üzerimize gelecek olanlara karşı koyamayız.
Не важно, какое у нас здесь оружие, мы не сможем сражаться с целым миром.
Kocanın az önce St. Clare Rehabilitasyon Evi'nin ikinci kat duvarını yıkıp bir düzine polisten kurtulduğunu söyleyeyim.
Вы должно быть... интересно будет узнать, что ваш муж... просто проломился через стену второго этажа... и ускользнул от дюжины копов в Доме Сент Клер.
Bir duvarı yıkınca odada öyle bir etki yaratıyor.
Обычно так получается, когда сносят стену.
Zaten tabut duvarı için dünyanın parasını harcadık. Acil durumlar için kenara para koymalıyız.
Мь потратили слишком много денег на стенд, а надо ещё кое-что отложить на случай, если Кронер опять нападёт.
Bu akşam duvar yıkılıyor.
Сегодня вечером стена пала.
Annem duvarın yıkılışı hakkında bir şey bilmiyor.
Она же совсем ничего не знает.
Duvarın yıkılmasının ardından birçok FGR vatandaşı GDR'yi ziyaret etme şansı yakaladı.
Уже в первые часы после открытия Стены тысячи граждан ФРГ поспешили нанести свой первый визит в ГДР.
Berlin Duvarı yıkılana dek uzun saçlıydı.
А у меня были длинные волосы, пока не снесли Берлинскую стену.
Bu ay dört duvar çökertip, iki tünel çıkışını yıktın.
Только за этот месяц ты сломал четыре стены и обрушил два входа!
Sistem ana kaynak güvenlik duvarı yıkıldı.
По системе распространяются вирусы.
Bu duvarı yıkıp yönetim odasına girebilirse...
Если он сможет протиснуться сквозь эту стену в диспетчерскую...
Ve duvar yıkıIdığında bana şöyle demiştin :
И когда стена пала, ты сказала :
Bu duvar yıkılınca kimse kimseye acımayacak.
Когда падет эта стена, пощады не будет никому.
Duvar yıkıldıktan bir gün sonra maaş çekleri gelmemeye başladı.
На следующий день после падения Берлинской стены им перестали платить зарплату. "
Çatıyı ve duvarı yık!
пгцаиме писы.
Ben duvarı yıkıyorum.
летайимгсе тоус тоивоус.
Duvar yıkılıyor.
- емтанеи? - маи.
Yazdığınıza göre aslında Freiburglu'sunuz ve duvar yıkıldıktan...
Вы из Фрайбурга, переехали в Берлин, когда пала стена?
/ * Hiç yıkılmayan bir duvar * /
Несокрушимый бастион.
Duvar yıkılmış!
[Берлинская] стена разрушена.
Duvar yıkılmış!
Cтена разрушена!
Yıkıldı, ama bir duvarı hala ayakta.
Снесли... Стеночка осталась.
Şimdi, büyük Phocian Duvarı'nı yeniden inşa ederek kıyıdan gelecek Pers saldırısının önünü keseceğiz.
Мы остановим персов на берегу восстановив великую Фокейскую стену.
Sıcaklıklar dondurucu seviyelere düştüğünde, çatlaklarda biriken sular genleşip binanın duvarına baskı uygulayarak zamanla duvarın yıkılmasına neden olurlar.
Когда температура падает ниже нуля, вода, собравшаяся в трещинах расширяется и вызывает огромное давление, разрывающее бетон.
"Bu yıkılan duvarı alın, yıllık maaşımın 300 katına ekleyin, " ancak o zaman yerime geçecek kişiyi... "... eğitip işe hazırlamanın bedelini anlarsınız. "
Так возьмите этот разбитый стакан и представьте его в 300 раз больше... моего годового оклада, и вы узнаете сколько будет стоить... найти и переучить мне замену.
Thames House, Londra MI5 Genel Merkezi 20 yıldan az bir süre önce Berlin Duvarı yıkılırken,
Сразу после падения Берлинской стены 20 лет назад