Anything else traducir turco
16,002 traducción paralela
I mean, y'all got anything else in the works?
Hepiniz bu yollardan geçmişsinizdir.
Mm-hmm. Figures. Anything else?
Anladım, başka?
Okay. Anything else?
Tamam, başka bir şey?
Anything else?
Başka bir şey?
Anything else I can do, let me know.
Yapabileceğim başka bir şey varsa haber et.
If you think of anything else, or if she gets in touch, would you please give us a call.
Eğer aklınıza bir şey gelirse veya sizinle iletişime geçerse lütfen bizi arayın.
Is there anything else you're not telling me?
Bana söylemediğin bir şey var mı?
Anything else?
Başka bir şey var mı?
You want to say anything else, say it.
Söylemen gereken ne varsa söyle.
Is there anything else you can tell me about Adam?
Bana Adam hakkında söyliyebileceğiniz başka bir şey var mı?
- Did your mom say anything else?
Annen başka bir şey dedi mi?
Anything else?
Başka bir şey ister misin?
Anything else?
Başka?
The studies say that laughter does more to contribute to a general sense of well-being than almost anything else.
Araştırmalar, kahkahanın insana diğer her şeyden çok daha iyi geldiğini gösteriyor.
- Anything else?
- Başka bir şey var mı?
- Anything else?
- Başka bir şey?
You could be court-martialed for even saying anything else. Hey.
Başka bir şey daha söylersen bile askeri mahkemeye çıkabilirsin.
And I don't expect anything else from you, don't worry.
Senden başka bir şey de beklemiyorum, merak etme.
Did he say anything else?
Başka bir şey söyledi mi?
Mr. weber, do you have anything else for the defense?
Bay Weber, savunma için sunacağınız başka bir şey var mı?
Did you eat anything else?
- Başka bir şey yedin mi?
I love you so much that sometimes it feels like all there is is that love. Like there's not any room for anything else.
Seni o kadar çok seviyorum ki bazen tek hissettiğim bu aşk oluyor, hayatımda başka bir şeye yer yokmuşcasına.
Um... is there anything else, because I still got two more rooms to get to before the estate agent gets here.
Başka bir şey var mı çünkü emlakçı gelmeden önce halletmem gereken iki oda daha var.
Listen, if there's anything else that comes to mind or you just wanna, uh, have coffee and talk, you give me a call.
Dinle, eğer aklına herhangi bir şey gelirse veya kahve içip konuşmak istersen bir telefon yeterli.
"Now all I can think of is vacationing. I can't think of anything else."
"Aklıma gelen tek şey tatil, başka hiçbir şey düşünemiyorum."
Is there anything else I can help you with today?
Bilim insanlarımız çalışıyor. Size yardımcı olabileceğim başka bir konu var mı?
Is there anything else I can help you with today?
- Yok. Size yardımcı olabileceğim başka bir konu var mı?
Is there anything else that I can help you with today?
Size yardımcı olabileceğim başka bir konu var mı?
If there's anything else, we'll be able to provide it.
Başka bir şey varsa onu da yaparız.
Don't say anything else.
Daha fazla konuşma.
If I can help with anything else, don't hesitate to call me
Başka bir şeyde yardımım gerekirse aramakta tereddüt etmeyin.
Let us know if you remember anything else
Hatırladığın başka şey olursa haber et.
You haven't seen anything else that could be useful through your scope?
Teleskobundan işe yarayabilecek başka bir şey görmedin mi?
Is there anything else the matter?
Başka bir sorun var mı?
So, anything else?
- Başka bir şey var mıydı?
No, I mean, this worthy job as anything else.
- Yok, her iş gibi bu da değerli.
You buying anything else that looks like alfalfa?
Adi yonca gibi gözüken başka bir şey almayacak mısınız?
- Anything else for you?
- Sen başka bir şey ister misin?
- Is there anything else?
- Başka bir şey mi var?
I've never known anything else.
Başka türlüsünü bilmiyorum.
Anything else I can do for you gentlemen?
Sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı beyler?
- Is there anything else to see?
- Görecek başka bir şey var mı?
Mr. Liu, anything else?
Bay Liu, başka bir şey mi istediniz?
We're going to need shopping bags. Anything else?
- Alışveriş çantası lazım olacak.
You do anything else?
- Başka bir şey yaptın mı?
I didn't do anything else.
- Başka bir şey yapmadım.
If there is anything that has been misconstrued by Anita Hill or anyone else, then I can say that I am so very sorry and wish I had known.
Ancak, by Anita Hill veya bir başkası tarafından, yanlış anlaşılabilecek bir şeyi bilmeden yaptıysam, Çok üzgün olduğumu ve özür dilediğimi söyleyebilirim ve keşke bilebilseydim.
- Was there anything else?
Başka bir şey var mı?
Is there anything else I can help you with today?
Size yardımcı olabileceğim başka bir konu var mı?
Is there anything else I can help you with...
Sağınızda kalıyor.
I didn't do anything out-of-bounds... No more than anyone else.
Diğerlerinden daha fazla haddimi aşmadım.
anything else i can help you with 18
anything else you need 38
anything else i can get you 16
anything else i should know 33
anything else i can do for you 41
else 102
elsewhere 63
anything you want 299
anything 4271
anything is possible 128
anything else you need 38
anything else i can get you 16
anything else i should know 33
anything else i can do for you 41
else 102
elsewhere 63
anything you want 299
anything 4271
anything is possible 128
anything you can do 21
anything can happen 91
anything you need 253
anything for you 105
anything goes 61
anything you say 115
anything for me 24
anything missing 28
anything at all 445
anything's possible 153
anything can happen 91
anything you need 253
anything for you 105
anything goes 61
anything you say 115
anything for me 24
anything missing 28
anything at all 445
anything's possible 153