English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ A ] / Are we close

Are we close traducir turco

959 traducción paralela
Are we close to the river?
Nehre yakın mıyız?
- Are we close?
- Yaklaştık mı?
Are we cutting it close enough?
Yeterince yaklaşmamıştık hâlbuki.
We of the Navy are going to take them in as close to the enemy as possible.
Biz, Deniz Kuvvetleri onları düşmana mümkün olduğu kadar yaklaştıracağız.
You see, Sam, how close we really are to each other?
Görüyor musun Sam, aslında birbirimize ne kadar yakınız.
We were still dining when it started. You are even lovelier close up.
Başladığında akşam yemeğindeydik.
Nothing like it has ever been exploded before. We're going to be pretty close, but there are observers in a forward bunker who will be a lot nearer than us.
Daha bunun gücüne yakın hiç bir şey patlatılmadı Biz oldukça yakın olacağız fakat ilerideki siperde sığınan gözlemciler bizden çok daha yakın olacaklar.
We are going to close.
Kapatıyoruz.
No matter how close we are to the LaPortes socially, Bob is still Ed's boss... and we mustn't let him think that Ed's still sick.
LaPortelere sosyal hayatta ne kadar yakın olursak olalım, Bob hala Ed'in patronu ve biz onun Ed'in hala hasta olduğunu düşünmesine yol açmamalıyız.
Is only close the curtains and make account we are in Venice or Florence.
Perdeleri de çektik mi kendimizi Venedik'te veya Floransa da sanabiliriz.
So, we are close. What's your name?
İşte birbirimize yakınız.
Adieu, we won't foget you, the Russians are too close,
Elveda, sizi unutmayacağız, Ruslar fazla yanaştı,
We are close behind them.
Onların hemen arkasındayız.
MENDEZ : We are so close there.
- O kadar yaklaştık ki.
We are getting close to the hearts of the Midlands.
Kırsalın tam kalbine yaklaşıyoruz!
We are close to Vaal so we may serve him. I shall take you there.
Vaal'a hizmet edebilmek için yakınız. Sizi oraya götüreceğim.
We are getting close.
- Yaklaşıyoruz.
We are close to finding a solution. If we hope to succeed, we must save this woman quickly.
Hazır başarı ümidimiz varken, bu kadını derhal kurtarmalıyız.
We are close to the elections, Frederick... and we must win them at all costs if we want them to be the last.
Seçimler yaklaştı Frederick. Bir daha seçim olmasın istiyorsak, ne pahasına olursa olsun kazanmalıyız.
Look how close we are to the prison.
Hapishaneye ne kadar yakın olduğumuza bir bakın.
We are mentally and spiritually close.
Biz aklî ve ruhî olarak yakınız.
Any ideas how to get them as close as we are?
Onları nasıl yakınlaştıracağımız hakkında bir fikrin var mı?
Look how close we are! What, are you lettin'us get our wires crossed now?
Kafamızın karışmasına izin verme.
We are very close.
Çok yaklaştık.
If what you say is right, then... It means we are getting close.
Söylediğin gibiyse çok yaklaştık demektir.
That's how close we are.
Ne kadar yakınız.
Courage, and close the holes we are sowing ago.
Yüreklilikle, önce açtığınız delikleri kapatın.
Are we that close to Los Angeles?
- Los Angeles'a o kadar yakın mıyız?
Now we can fight them. you are back we will close the streets, and defend from the houses
- Artık savaşabiliriz. Geri döndün! - Sokağı kapatacağız.
We have to stay separate we are getting close to the plane.
Onlardan ayrılmamız lâzım. Uçağa çok yaklaştık.
If this turns out to be an encounter with some outlaw traffic, we could jeopardize the whole cause of peace by displaying fighters when we are so close to our rendezvous.
Eğer onlar kanun kaçaklarıysa, buluşmaya bu kadar az zaman kalmışken,... avcılarımızı oraya göndererek barışın tüm unsurlarını tehlikeye atabiliriz.
We are too close to the surface.
Yüzeye çok yakınız.
If this turns out to be an encounter with some outlaw traffic, we could jeopardize the whole cause of peace by displaying fighters when we are so close to our rendezvous.
Eğer bu bir yasadışı çarpışmaya dönüşürse barışı tehlikeye sokabiliriz randevumuza çok yakınken, savaşçılar teşhir ederek.
There are five Black Riders close behind us... and we may well find the other four waiting at the ford.
Hemen arkamızda beş Kara Süvari var. Geri kalan dört tanesi de nehir geçidinde bizi bekliyor olabilir.
We are his close friends.
Biz, onun yakın arkadaşlarıyız.
Even now, our long-range scouts patrol the quadrants watching for signs that indicate that we are growing close.
Hatta uzun menzil keşif devriyelerimiz gittikçe yaklaştığımızın belirtisi olan işaretler görüyor.
And in my heart, I feel we are getting close.
İçimden bir his yaklaştığımızı söylüyor.
And in my heart, I feel we are getting close.
Ve kalbimde, yaklaştığımızı hissediyorum.
Zeno, are we getting close to the treasure yet?
Zeno, henüz hazineye yaklaşmadık mı?
It was left to Voyager 2 today to get the first close-up pictures of Europa where we see things that are only a few kilometers across.
Voyager-2 bugün ilk yakın çekimleri yapmak üzere Europa'ya sadece büyük kütleler görebildiğimiz yere gitti.
We can think of it as short-range hooks which start working when protons or neutrons are brought very close together.
Bu kuvveti, proton ve nötronları... birbirlerine çok yakın olduklarında bir arada tutan bir kanca gibi düşünebiliriz
If my estimations are correct... we should be very close to the Honourable Richard J. Daley Plaza.
Eger tahminlerim dogruysa... Honourable Richard J. Daley Plaza'ya cok yaklasmis olmaliyiz.
We are all close like brothers, and teacher has just passed away, yet we fight over this
Hepimiz nasıl olsa kardeşiz, ve... Ustamızın daha cenazesi bile kalkmadan kavgaya tutuşmaya başladık!
But I do believe their stories present a psychological truth, and are, perhaps, as close as we can come,
Ama hikâyelerinin psikolojik bir gerçeği temsil ettiğine inanıyorum ve muhtemelen uzanabileceğimiz kadar yakındalar.
How close are we?
Ne kadar yaklaştık?
We are getting close to Meaux.
Meaux'ya yaklaşıyoruz.
We are close to the villa and the current owner won't let us see the floor but the floor is there.
Villaya yakınız ve şu anki sahibi döşemeyi görmemize izin vermeyecek. Ama o yer döşemesi orada.
What are we gonna do, draw the curtains, close the shutters? Don't you understand? I want you to be a real woman.
Ve perdeleri çek, kepenkleri kapat!
Not only are we kidnappers... but I'm about to have a close encounter with a cattle prod.
Biz sadece fidye için adam kaçırmıyoruz aynı zamanda elektrikli bir copla karşılaşmak üzereyim.
You know how close we are?
- Ne kadar yakın olduğumuzu biliyorsun?
We are close to the exit!
Çıkışa yakınız!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]