English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ A ] / As your attorney

As your attorney traducir turco

140 traducción paralela
As your attorney, I think you've made a bad deal.
Avukatınız olarak, sanırım kötü bir anlaşma yaptınız.
As your friend, as well as your attorney, I took the liberty of suggesting what I consider a sensible bequest.
- Hem arkadaşın hem de avukatın olarak makul bir vasiyet için düşündüğümü belirtmeye cüret ettim.
Because as your attorney, I'm trying to be honest with you.
Avukatın olarak sana karşı dürüst davranmaya çalışıyorum.
You mean, you employ Mr. Baker as your attorney but you can't walk down the street with him?
Yani Bay Baker'ı avukat olarak tutar, ama yan yana yürüyemez misiniz?
Miss Cutwater, as your attorney it is my duty to inform you that the will could be contested if you're deemed... not of perfectly sound mind.
Bayan Cutwater avukatınız olarak, sizi bilgilendirmek benim görevim. Vasiyetinize itiraz edilebilir, eğer kanunen aklı başında sayılmazsanız.
You might like to bring along Leland Palmer as your attorney.
Avukatın olarak Leland Palmer'ı da yanına alabilirsin.
Ben, as your attorney, your friend, and your brother, I strongly suggest that you get yourself a better lawyer.
Avukatın, dostun ve kardeşin olarak önerim,... kesinlikle daha iyi bir avukat tutmandır.
Haven't you appointed me as your attorney?
Beni müvekkiliniz olarak gösterdiniz mi?
as I should as your attorney.
ve bilmem gereken her seyi biliyorum.
As your attorney, you have to trust me.
Avukatına güvenmelisin.
As your attorney, I think this is very ill-advised.
Avukatın olarak tedbirsiz davrandığını söylemek zorundayım.
As your attorney, I'm advising you to keep the fuck away from me.
Avukatın olarak benden uzak durmanı tavsiye ediyorum lanet.
As your attorney, I advise you to rent a fast car with no top.
Vekilin olarak, hızlı ve üstü açık bir araba kiralamanı öneririm.
As your attorney, I advise you to buy a motorcycle.
Vekilin olarak bir motorsiklet almanı öneriyorum.
As your attorney, I advise you to drive at top speed... or it'll be a goddamn miracle if we can get there before you turn into a wild animal.
Vekilin olarak, son sürat gitmeni öneriyorum... aksi taktirde sen vahşi bir hayvana dönüşmeden oraya varmamız bir mucize olacak.
- ~ It's not unusual ~ - As your attorney, I advise you to drive to the Tropicana.
Vekilin olarak, Tropicanaya gitmeni öneriyorum.
As your attorney, I advise you to take a hit out of the little brown bottle... in my shaving kit.
Avukatın olarak çantamdaki kahverengi şişeden... bir yudum almanı öneririm.
As your attorney, it gives me great pleasure to inform you that you are now the largest manufacturer of buffalo feed in the entire Southwest.
Avukatın olarak, sana bunu bildirmek benim için büyük bir zevk. Şimdiden itibaren bütün Güneybatıda en büyük bizon yetiştirici sensin. Tekrar söyle!
I'm recusing myself as your attorney.
Avukatlığından çekiliyorum.
Rob. as your attorney.
Bilirsin, Rob.
I'll view them as your attorney.
Bir avukat olarak bakacağım.
Liz, I've reviewed your case with your parents and my advice, as your attorney, is to try to make a deal.
Liz, ebeveynlerinle birlikte davanı gözden geçirdim ve benim tavsiyem, avukatın olarak, bir anlaşma yapmaya çalışmak.
- As your attorney, I can't advise that.
- Avukatın olarak, bunu tavsiye etmem.
As your attorney, I would advise you to pass On the scintillating breakfast invitation,
Avukatın olarak, bu ışıldayan kahvalt?
Now, Gordon, as your attorney, I would advise you... not to get your personal security involved in the matter.
- Gordon, avukatın olarak kişisel güvenlik personelini bu işe karıştırmamanı öneririm.
I don't know if it's a fungus or some congenital birth defect but as your attorney in this matter, I advise you to take no further action.
Mantar mı yoksa doğuştan bir özür mü bilmiyorum ama avukatın olarak, daha ileri gitmemeni öneririm.
As your attorney, I advise you to marry her immediately.
Avukatın olarak derhal onunla evlenmeni öneriyorum.
As your attorney, I gotta tell you the evidence is overwhelming.
Biliyorum. Avukatın olarak, delillerin aleyhine olduğunu söylemeliyim.
As your attorney, I advise you get out of here. The police, however, will have questions.
Ama polis birkaç soru soracaktır.
As your attorney, I'll cosign these forms.
Avukatın olarak bu belgeleri ben de imzalayacağım.
As counsel for these defendants, Your Honor ladies and gentlemen of the jury I must point out that my clients are not on trial for treason against any philosophy of government as our esteemed district attorney seems to think.
Davalıların avukatı olarak, Sayın Yargıç ve saygıdeğer jüri üyeleri şunu belirtmeliyim ki, müvekkillerim sayın bölge savcısının zannettiği gibi vatana ihanetten yargılanmıyorlar.
In your experience as an attorney, would this not indicate premeditation?
Deneyiminize dayanarak söyleyin, her şeyin tasarlandığını göstermez mi bu?
Would Your Honour kindly explain to the jury that since the district attorney has placed me in the position of a witness I am permitted, as the defence attorney, to cross-examine myself?
Efendim, lütfen jüriye şunu açıklar mısınız? Savcı bey beni tanık kürsüsüne oturttuğuna göre... savunma avukatı olarak, kendi kendimi sorgulamaya da hakkım olmalı.
I think you should talk to a psychiatrist about him... and consult an attorney on your rights as his wife.
Onun için iyi bir psikiyatra danışmalısın... ve de onun karısı olarak sahip olduğun haklarıda bir avukata.
Now, Mr.Jefferson, as per recommendation of the state attorney's office... and in consideration of your investigative cooperation with that office -
Bay Jefferson, Başsavcılık Ofisi'nin tavsiyesi uyarınca... ve sizin de o makamla önceki işbirliğinizi de ayrıca gözeterek...
My attorney, Mr. Blatz, has conveyed to you my very generous offer to obtain a lease on a portion of land that you, as one of the last members of your tribe, control.
Avukat Bey bay Blatz, her bir cömert teklifi iletecektir bir parça toprağınızıdan bir kısım yeri kiralayabilme ihtimalini yakalayacaktır, sizin eski kabilenizin kontrolündeki.
Your first case as an Assistant District Attorney began with my phone call at 3 : 05 a.m.
Savcı yardımcısı olarak ilk görevin 3.05'te seni aradığım an başladı.
You've given me notjust the power of attorney but the blank paper of your destiny on which I can write the history of your downfall as and when I like.
sen bana sadece avukatlık yetkisi vermedin senin kaderinde benim takdirimde bu boş sayfalara ben senin çöküş tarihini yazabilirim, istediğim zaman.
You do your homework, jailhouse lawyer... can make as much as any mid-level attorney on the street.
Sen ödevini yap, cezaevi avukatı... sokaktaki bir orta karar avukat kadar kazanabilir.
Mr Hillard, since you've determined to act as your own attorney, you are entitled to make a closing statement at this time.
Bay Hillard, savunmanız için avukat istemediğinize göre, söylemek istediğiniz bir şey varsa söyleyebilirsiniz.
Mrs. Sutphin, I have no legal choice but to let you take over as your own attorney.
Bayan Sutphin, kanuni zorunluluğum olmasa da... size kendinizi savunma şansı veriyorum.
As Gotham's new district attorney I can't allow your pet nut to run loose in my city.
Gotham'ın yeni Bölge Başsavcısı olarak evcil kaçığının şehrimde at koşturmasına izin veremem.
Which does not bode well for your future as an attorney.
Bir avukat olarak geleceğiniz için iyi bir işaret değil.
Mr. Young, I will be acting as your defense attorney.
Bay Young, sizin savunma avukatınız ben olacağım.
As your appointed attorney, I'm obligated to do as you wish.
Size atanan avukat olarak, istediğinizi yapmaya mecburum.
I'm sure as the assistant district attorney of Hinds County you're doing everything in your power to see that justice is done.
Bakın Bay DeLaughter, eminim Hinds Bölgesi Savcı Yardımcısı olarak, adaletin yerini bulması için, elinizden gelen her şeyi yapıyorsunuzdur. - Bayan Evers!
If, by chance, an arresting officer pocketed this evidence, and it is not returned, then even an attorney as good as I am cannot ensure your wellbeing.
Eğer, biraz şansla, bir memur bu kanıtı cebine indirirse, ve kanıt bir daha geri dönmezse, sonra en az benim kadar iyi bir avukat bile senin huzurunu sağlayamaz.
- whose allegiance to the truth is at best questionable. - Mr. Rodman... it's a shame that your client didn't use as much sense... in choosing what he planted... as he did in choosing his attorney, but, lately, the only variation...
Bay Rodman... müvekkilinizin ne ekeceğini seçerken gösterdiği özeni... avukatını seçerken göstermemesi... çok utanç verici.
Using your skills as a corporate attorney to work as a child advocate.
Şirket avukatlığı vasfınızı, çocuk avukatlığı şeklinde icra edeceksiniz.
I think your experience will make you highly desirable as an immigration attorney, maybe even as a parent advocate.
Sanırım tecrüben seni göçmenlik avukatı olarak çokça çekici yapacak. Belki ebeveyn savunucusu olarak bile.
AS YOUR WIFE AND YOUR ATTORNEY, I'M GLAD YOU DIDN'T.
Karın ve avukatın olarak, yapmamana sevindim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]