Biology traducir turco
1,469 traducción paralela
It's Biology 101.
Biyoloji dersinde görmüştük.
Biology aside, Mattie, we're friends.
Biyoloji bir yana Mattie, biz arkadaşız.
They have a great marine biology department.
Çok büyük bir Deniz Biyolojisi bölümleri var.
Voronoi diagrams, yeah, used in astronomy, biology, geography...
Voronoi diyagramları. Evet, astronomi, biyoloji ve coğrafyada kullanılır
Well, her talents always were in biology.
Evet, yetenekleri hep Bioloji üzerineydi.
When he talked me and Nate, Who stands right behind you there, Into cutting biology class.
Beni ve şu anda arkanızda dikilen Nate'i biyoloji dersini kırmaya ikna etmişti.
he's a sophomore at university of miami, majoring in marine biology.
Miami Üniversitesinde ikinci sınıfta, Deniz Biyolojisi bölümünde.
Never could get into biology.
Biyolojiye asla giremedim.
So, biology paper?
Biyoloji ödevi mi?
Biology's my best subject. Me, too.
Biyoloji en iyi dersimdir.
I never had, like, biology or, you know, any interest or
Biyolojiyi hiç sevmedim veya ilgi göstermedim.
She's due to take her PhD in biology.
Biyoloji dalında doktora yapıyor.
She was a researcher in biology, at an advanced level.
Biyoloji dalında ileri düzeyde bir araştırmacıydı.
Just from biology.
Sadece biyolojiden.
The Master has taken it into his head to give Adele a biology lesson and we all have to hunt beetles.
Beyefendi Adele'e biyoloji dersi vermeyi kafasına koymuş... ve hepimiz böcek avlamak zorundayız.
Celine claimed that I was the father, but a fairly elementary study of biology would prove that impossible.
Celine babasının ben olduğumu iddia etti ama... oldukça basit bir biyoloji çalışması bunun imkansız olduğunu kanıtlayabilir.
Remember when we got kicked out of biology for playing with Matchbox cars?
Matchbox arabalarıyla oynuyoruz diye biyolojiden atılışımızı hatırladın mı?
It's called biology.
10 yıl yerine 7.5 yıl. Sağlık sorunundan dolayı çıkmazsa bile 4 yıl içinde dışarda.
I'm a biology teacher in the Cleveland public school system.
Cleveland devlet lisesinde biyoloji öğretmeniyim.
How was biology?
Biyoloji dersin nasıldı?
Or biology.
Ya da biyoloji.
Three final exams, two biology labs and a term paper due in four days and I let you convince me to go for a party weekend.
Üç final sınavı, iki biyoloji laboratuarı ve bir dönem ödevi beni bekliyor. Ama beni bu hafta sonu partisine gitmeye ikna ettin!
The second crush was for my Biology teacher, Mrs. booth.
İkinci çarpılmam biyoloji öğretmenim Bayan Booth'aydı.
I'm writing a biology paper.
- Biyoloji ödevini yazıyorum.
She studies marine biology.
Deniz biyolojisi okuyor.
- I guess I should've studied biology.
- Sanırım Biyoloji okumalıymışım.
We will no longer need any human biology to build the highest forms of our people.
Kendi halkımızın en yüksek formunu yaratmak için artık insan hayatına ihtiyacımız yok.
Left you tainted by the human biology I allowed to be a part of you.
Seni insan biyolojisiyle kirlenmiş halde bıraktım, bir parçan olmasına izin verdim.
There is no human biology in me any more.
Bende insan biyolojisinden eser yok artık.
I'm usually here during free period and after school, and even sometimes during biology class.
Teneffüste veya okuldan sonra. Hatta bazen biyoloji dersi sırasında.
- What, in biology...
- Biyolojide...
You've dedicated your whole life to biology, you think like a man of science.
Bütün hayatınızı biyolojiye adadınız, bir bilim adamı gibi düşünüyorsunuz.
Well, obviously, they use them in biology lessons, they dissect them.
Belli ki, biyoloji derslerinde kullanıyorlar. Parçalayıp inceliyorlar.
Look up biology and zoology.
Biyoloji ve zoolojiye bak.
I was also a mathlete, and I won the blue ribbon in biology club.
Aynı zamanda matematik kulübündeydim, ve biyoloji kulübünden mavi kurdele kazandım.
The bionics and my biology are all connected.
Bünyemdeki bütün bionik parçalar birbirleriyle bağlantılı.
Her PhD in Marine Biology from the University of Hawaii was rescinded after charges she plagiarized her thesis.
Hawaii Üniversitesinden deniz biyolojisi doktorası, intihal suçlamaları neticesinde iptal edilmişti.
- High-school biology.
- Biyoloji öğretmeniyim.
Starts with some chemistry, and then you mess around with some biology, and once you have some experience "under your belt," then you introduce the physics.
Başlangıçta kimyasal, ve daha sonra biyolojik olaylar yüzünden ortalıkta aptal gibi dolanırsın ve bir kez "belden aşağı" bir tecrübe yaşarsan, bu kez işin fiziğiyle tanışırsın.
At the top, man today, or any complicated piece of biology.
Tepede ise, bugünkü insan veya karmaşık herhangi diğer bir biyolojik canlı.
And I've... So it's an organised campaign to challenge biology teachers?
- Demek ki, organize bir kampanya bu?
The master has taken it into his head to give adle a biology lesson.
Beyefendi Adele'i biyoloji dersine götürüyor.
Céline claimed that I was the father but a fairly elementary study of biology would prove that impossible.
Onu otelde bıraktı ve kaçtı. Céline babasının ben olduğumu iddia etti, kesinlikle... biyolojik yönden bunun imkansız olduğunu biliyordum.
You guys are talking biology, I'm talking probability.
Siz biyolojiden bahsediyorsunuz, ben olasılıktan.
- No, Kelly's biology class did.
İsmi, Kelly'nin biyoloji sınıfında vermişler.
It's about science, math, biology, the politics of finance, globle enconomics the cost of living versus the cost of dying, who can afford how much and who's willing to pay.
Bu, bilim, matematik, biyoloji, finans politikası, küresel ekonomi, ölenlerin maliyetine karşı, yaşayanların maliyeti ve kimin, neye bütçesinin yettiğiyle kimin ödemeye razı olduğuyla ilgili.
My dad took it away after my last Biology quiz.
Son biyoloji sınavımdan sonra babam telefonumu aldı.
I was reading my biology book.
Biyoloji kitabımı okuyordum.
We met in Biology, junior year.
Birinci sınıfta biyoloji dersinde tanıştık.
Relationship. He got an "a" on his biology Quiz, by the way.
Bu arada biyoloji sınavından A aldı.
the tails are like... exactly like... we look like mermaids i've told you before, you're not funny mermaids don't exist, that's just too weird oh no, it's Lewis, i forgot he's helping me with biology today
Kuyruklar sanki şey gibi... Tam olarak sanki... Deniz kızları gibi olduk.