Candy traducir turco
8,772 traducción paralela
- A candy.
- Şeker.
Didn't your mother ever teach you not to eat candy from trees?
Annen sana ağaçtan şeker yememeni öğretmedi mi?
Sir, could I please have a candy for the taste? - Help yourself!
Efendim, ağzımın tadı değişsin diye şekerlerinizden alabilir miyim?
Umm, actually... all of us back here kinda just... borrow the candy that we want, for free, so we don't have to pay for it.
Himmm, aslinda... hepimiz burada calisiyoruz, sadece.. istedigimiz sekeri bedava ya da odunc alabiliriz, boylece odeme yapmaya gerek kalmaz.
I'm mostly cotton candy.
Genelde pamuk şekerden oluşuyorum.
- I cry candy.
- Şeker ağlıyorum.
Do you like candy?
Şeker sever misiniz?
I get you candy!
Size şeker veririm!
Candy wrappers?
Şeker kağıtları?
All he cared about was the candy!
Tek istediği şekerlerdi.
And instead, dropped off a bunch of incontinent...! ... ADULT DIAPER WEARING CANDY ASS, CRIES THEM SELF TO SLEEP WOMEN BABY MEN PEOPLE!
Onun yerine, bir avuc cisini tutamayan yetiskin bezi takan seker götlu, uyuyana kadar aglayan kadın bebek erkekler yollamıslar!
Like candy.
Şekerleme gibi.
He comes every Wednesday and brings my favorite butter scotch candy.
Her çarşamba ziyaretime gelip en sevdiğim iskoç şekerlerinden getiriyor.
I introduce to you our candy king.
Karşınızda şekerleme kralımız...
Then why is there cotton candy on your antenna?
O zaman neden anteninde pamuk şekeri var?
Because you got cotton candy for brains!
Çünkü beyninin yerinde pamuk şekeri var!
Cotton candy?
Pamuk şekeri mi?
Candy will ruin your appetite.
Şeker iştahını keser.
Grabs two handfuls of candy and hightails it out of there.
İki el dolusu şekeri kapıp hemen sıvıştı.
Do you want a candy?
Şeker ister misiniz?
Pulled us apart like cotton candy.
Pamuk şeker gibi dağıldılar.
Candy!
Şekerleme!
- I got a candy. - Look!
- Bir şeker aldım.
Don't you remember the candy store that used to be here?
Eskiden buradaki şeker dükkânını hatırlamıyor musun?
Eye candy!
Çok çekici biri.
Get some candy.
Biraz şeker topla.
Man candy.
Tatlı bekar.
Man, sit your candy ass down.
Dostum, otur şu tatlı poponun üstüne.
The front part would be like a shop during the day like a general store or a really nice bodega, candy from Europe.
Ön tarafı bir mağaza gibi olacak ya da bir şarap dükkanı gibi...
Rich people always give out bad Halloween candy.
Zengin insanlar Cadılar Bayramında bile kötü şeker verirler.
But, you have parades and throw candy too right?
Ama geçit töreniniz ve şeker dağıtmanız da var değil mi?
Yeah, just getting some cotton candy.
Evet, sadece biraz pamuk şeker alıyoruz.
I just think there's something wrong with her phone and she's not getting my texts... or the flowers, or my candy grams.
Sanırım onun telefonuyla ilgili sorunları var. Mesajlarımı almıyor... ya da çiçeklerimi, şekerlemelerimi.
No, it's a candy dish.
Hayır, o şeker kasesi.
I'm playing Candy Crush and I just made level 95.
Candy Crash oynuyorum. Az önce 95. bölüme geldim.
It's just a shitload of candy. Great.
- Bir poşet şekerleme.
The big rock candy mountain
Büyük Kayalı Şeker Dağları'nı
In the big rock candy mountain
Büyük Kayalı Şeker Dağları'nda
Do you like candy?
Şeker sever misin?
- Come on out and get some candy.
- Hadi çık da biraz şeker al.
Or, if you don't like Reese's Pieces, you could name another candy of your choice.
- Değil mi? - Ya da bonibon sevmezseniz istediğiniz şeker ismini söyleyebilirsiniz.
Candy's in the bowl, if you want to hand it out.
Eğer almak istersen, şekerler kasede.
There's no more candy!
Daha fazla şeker!
There's no more candy.
Daha fazla şeker.
Remi, that candy is for later.
- Remi, o şeker sonrası için.
Alright, you want some goddamn candy, hmm?
Biraz kahrolası şekerden istiyorsun, ha?
You like the candy then have it.
Sen şeker gibi o zaman var.
Candy!
Candy!
- Candy, the kid's possessed.
- Candy, çocuğun içine şeytan girmiş.
Stealing candy, mal?
Şeker mi çalıyorsun, Mal?
- You want some candy?
- Şeker ister misin?