Candyman traducir turco
184 traducción paralela
He thought you were the candyman
Sizi şekerci sandı da
I'm the candyman, Jack.
Ben şekerciyim, Jack.
Have you ever heard of Candyman?
- Şeker Adam'ı duydun mu? - Hayır.
Candyman.
- Şeker Adam.
Candyman.
Şeker Adam.
"Candyman, Candyman, Candyman..."
"Şeker Adam, Şeker Adam, Şeker Adam..."
Candyman, huh?
Şeker Adam mı?
Tell her about the Candyman.
Ona Şeker Adam'dan bahset.
Candyman killed her.
Onu Şeker Adam öldürmüş.
Candyman, Candyman, Candyman,
Şeker Adam, Şeker Adam, Şeker Adam,
Candyman...
Şeker Adam...
Candyman country.
Şeker Adam'ın ülkesi.
Candyman was the son of a slave.
Şeker Adam bir kölenin oğluydu.
Candyman had been sent to the best schools and had grown up in polite society.
Şeker Adam en iyi okullara gönderildi ve saygın bir toplumda büyüdü.
Poor Candyman.
Zavallı Şeker Adam.
They chased Candyman through the town to Cabrini-Green, where they proceeded to saw off his right hand with a rusty blade.
Şehirden Cabrini-Green'e kadar onu takip ettiler, ve orada sağ elini paslı bir bıçakla uçurdular.
Candyman was stung to death by the bees.
Şeker Adam arılar tarafından sokularak öldürüldü.
I can't say nothin', or Candyman'll get me.
- Hiçbir şey söyleyemem, yoksa Şeker Adam beni bulur.
And if you show me where Candyman is, I'll make you a promise.
Ve Şeker Adam'ın yerini bana gösterirsen, sana bir söz veririm.
Candyman's in there?
- Şeker Adam burada mı?
Did Candyman do this?
Bunu Şeker Adam mı yapmış?
I hear you're lookin for Candyman, bitch.
Şeker Adam'ı aradığını duydum, orospu.
We hear you're looking for Candyman, bitch.
Şeker Adam'ı aradığını duydum, orospu.
Candyman will get me.
Şeker Adam beni yakalayacak.
Candyman isn't real.
Şeker Adam gerçek değil.
Candyman ain't real?
Şeker Adam gerçek değil mi?
Candyman, Candyman,
Şeker Adam, Şeker Adam,
Candyman, Candyman...
Şeker Adam, Şeker Adam,
Candyman's in there.
Şeker Adam orada.
Candyman's in there!
Şeker Adam orada!
Helen Lyle becomes so obsessed by the myth that she takes on the persona of Candyman, killing her victims with a hook.
Helen Lyle bu efsaneye kendini çok kaptırdı. Şeker Adamın kimliğine bürünerek, kurbanlarını bir kanca ile öldürdü.
Cabrini residents believe she was the Candyman.
Cabrini başkanı onun Şeker Adam olduğuna inanıyordu.
- Do I believe in Candyman?
- Şeker Adam'a inanıyor muyum?
Candyman,
Şeker Adam,
Ladies and gentlemen, I'd like you to meet our Candyman, Peter.
Hanımlar ve baylar, sizi bizim şeker adamımız Peter'la tanıştırayım.
You told him there was no Candyman.
Ona Şeker Adam diye birinin olmadığını söylemiştin.
It's the Candyman. They killed him.
Şeker Adamı onlar öldürdü.
There's no such thing as a Candyman.
Şeker Adam diye bir şey yok.
But that's all the Candyman is.
Şeker Adam da bundan ibaret.
Did he ever mention the Candyman?
Şeker Adam'dan hiç bahsetti mi?
What if the Candyman does exist?
Ya Şeker Adam gerçekse?
Your father found out that the Candyman was born here in New Orleans.
Baban Şeker Adam'ın burada, New orleans'ta doğduğunu öğrendi.
Your father was almost as obsessed with her as he was with the Candyman.
Baban Şeker Adam kadar ona da tutulmuştu.
Your friend the Candyman?
Arkadaşın Şeker Adam mı?
- Candyman.
- Şeker Adam.
There is no Candyman.
Şeker Adam diye bir şey yok.
- Candyman, Candyman.
- Şeker Adam, Şeker Adam.
Candyman...
Şeker Adam..
Oh, you mean after you branded him the Candyman?
Ona katil dedikten sonra mı?
And there's always room for Candyman's daughter.
Candyman'in kızını da unutmayalım.
They call him the Candyman.
Ona Şekeradam diyorlar.