Celebrate traducir turco
8,351 traducción paralela
So I'm here way too late to help you celebrate.
# Bu yüzden biraz geç de olsa yanındayım birlikte kutlayalım diye #
Isn't it thoughtful of the Crown Prince's birth mother in wishing to celebrate the Queen's birthday?
Yeongbin'in Kraliçe'nin 60. yaş günü kutlamasını istemesi ne güzel bir davranış.
If you in human resources resist a common-sense solution today, I want to assure you, I am fully prepared to go for a jury trial and pursue punitive damages for this mistreated caregiver. Don't celebrate too soon, Jackie.
İnsan kaynakları bugün sağ duyulu bir çözüme karşı ise Sizi temin ederim ki, juri duruşması için tamamen hazırız ve yaşanılan kötü muamele sebebiyle cezai tazminat isteyeceğiz.
I wanted to celebrate and take you to lunch.
Seni öğle yemeğine çıkarıp bunu kutlamak istiyorum.
We watch cars race around speedways 200 times, stopping only for fuel or engine maintenance, and although the ultimate cup winner is decided by an elaborate points system, individual race winners can still celebrate by getting a grandfather clock or drinking a glass of milk.
Yarış arabaların pistte 200 tur atışını izleriz. Yalnızca benzin ve motor bakımı için dururlar. Ve kupayı kazanan karışık bir puanlama sistemiyle belirlense de bireysel yarışlarda kazananlar büyükbabaya saat veya bir bardak süt alarak kutlayabilir.
Can I take you out for a beer to celebrate?
Kutlama için sana bir bira ısmarlayabilir miyim?
So, let's celebrate.
Öyleyse, kutlayalım.
To believe in that, to celebrate that.
Buna inandığımız için, bunu kutlamak için.
I mean, this night is to celebrate a man and his woman, not some sensitive punk and his bitch.
Bu gece bir adamla kadınını kutlamak için düzenlendi. Duygusal bir serseri ve orospusu için değil.
An itch easy enough to scratch when there's cause to celebrate.
Kutlama yapmak için bir sebep varken bu dürtüyü beslemek zor değil.
We must celebrate!
Bunu kutlamalıyız.
What do you say we, uh, celebrate by, I don't know, maybe getting married?
- Ne bileyim acaba bunu evlenerek mi kutlasak?
♪ We're gonna celebrate ♪
Kutlayacağız.
You are all alone... in a world that don't celebrate being alone.
Yapayalnızsın. Yalnızlığıyla övünmeyen bir dünyada.
We invited the neighbors. To celebrate my admission!
Kabul edilişimi kutlamak için komşuları yemeğe çağırdık.
To celebrate what?
Kutlanacak ne var?
We will win and return to celebrate our victory.
Kazanacağız ve zaferimizi kutlamak için geri döneceğiz.
As promised, you are invited to join in to celebrate our victory.
- Masha. Söz verdiğimiz gibi, sizi zaferimizi kutlamaya davet ediyoruz.
Tonight, Hitler wants to celebrate the New Year's in Sevastopol.
Bu gece Hitler yeni yılı Sivastopol'da kutlamak istedi.
A dog waiting for you while you party and celebrate with bigshots.
Gecenin 2'sinde sosyetik partinin bitmesini bekleyen aptal.
We should celebrate tonight.
Bunu bu gece kutlamalıyız.
I don't need to get wasted anymore to celebrate my brother.
Artık kardeşimi anmak için sarhoş olmaya ihtiyacım yok.
It will be in 20 minutes when you get your results and we go home to celebrate.
20 dakika içinde sonuçları alacaksın ve eve gidip bunu kutlayacağız.
I'm gonna go get your backpack and then we can go home and celebrate, all right?
Ben gidip sırt çantanı alayım sonra kutlamaya gideriz, tamam mı?
To celebrate 30 years of Kamal and Neelam, we wish you to join us for a 10 day cruise of Turkey and Greece.
Kamal ve Neelam'ın 30. yılını kutlamak için 10 günlük Türkiye ve Yunanistan seyahatinde
We are here to celebrate our anniversary.
Yıldönümümüzü kutlamak için buradayız!
Come on, let's celebrate!
Hadi, gelin de kutlayalım.
We'll probably celebrate his 14th birthday there.
Ki kendisi sayenizde ıslahevinde ve muhtemelen 14 yaşına orada girecek.
I'd like to buy you dinner to celebrate.
Kutlama için sana yemek ısmarlamak istiyorum.
In the presence of God, Father, Son and Holy Spirit, we have come together to witness the marriage of Clifford and Constance... to pray for God's blessing on them, to share their joy and to celebrate their love.
Tanrı'nın, Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un huzurunda Clifford ve Contance'ın evliliğine tanık olmak, Tanrı'nın onları kutsaması için dua etmek, aşklarını kutlamak ve eğlencelerini paylaşmak için bir araya geldik.
Let's celebrate.
Hadi kutlayalım.
Butch, this is not the time to celebrate.
Butch, kutlama zamanı değil.
On February 24th, 2014, the Autodefensas will celebrate their first anniversary. They will also be honoring the return of Dr. Jose Manuel Mireles.
24 Şubat 2014'te Öz Savunma birimleri, ilk kuruluş yıl dönümlerini ve aynı zamanda Dr. Jose Manuel Mireles'in dönüşünü kutlayacaklar.
I thought you might like to celebrate.
Kutlamak istersiniz diye düşünmüştüm.
I was thinking of making us tacos tonight to celebrate our first night officially living together.
İlk resmi gecemize özel Meksika dürümü yapmayı plânlıyordum.
It's time to celebrate!
Kutlama zamanı!
We'll celebrate while we wait.
Beklerken kutlarız.
When something goes right, it's important to take a moment and celebrate it.
Kimi zaman işler yolunda gider. Önemli olan anı yakalaman ve kutlamandır.
I got you something to celebrate your homecoming.
Eve dönüşünü kutlamak için sana bir şey vereceğim.
So, should we do something to celebrate?
Kutlamak için bir şey yapsak mı?
Today we celebrate 212 years of history in Maple, the biggest little manufacturing hub in upstate.
Bugün burada Maple'ın 212 yıllık tarihini kutluyoruz. Kuzeydeki en büyük üretim merkezinin.
You and I should celebrate properly.
İkimiz uygun bir şekilde kutlamalıyız.
Actually, we're having a party here tomorrow night to celebrate.
Aslında yarın akşam kutlamak için burada parti veriyoruz.
You guys celebrate.
Sizi kutlayın.
Fine, we'll take you out the back, but just to be clear, we have the right to celebrate any way that we want.
Peki, seni arka kapıdan çıkaracağız ama şunu bil kutlamamızı nasıl istersek o şekilde yaparız.
We still celebrate the 4th of July.
Hâlâ 4 Temmuz'u kutluyoruz.
But I want to thank y'all for coming to celebrate... a real son of a bitch.
Ama kutlamaya geldiğiniz için teşekkürler. Tam şerefsizin evladıydı.
To celebrate the discovery of the Empress of Africa, your ship.
Afrika İmparatoriçesi'nin kurtarılışını kutlamak. Geminin.
Let's celebrate Jenny's birthday!
Hadi Jenny'nin doğumgününü kutlayalım.
Celebrate.
Kutlayın.
We're here today to celebrate the life of a wonderful man,
Bugün burada...