Celebrity traducir turco
2,424 traducción paralela
Soo-jin lying about school, Hye-ji's celebrity debut Your parents'divorce
Soo Jin sahte akademik geçmiş hazırlar Hye Ji oyunculuğa başlar senin ailen boşanır!
I'm local micro-celebrity and Danmarks Nationalsocialistiske Bevaegelse mayoral candidate "Fun-Bike" Andy.
Ben yerli ünlü ve Danimarka Nationalsocialistiske Bevaegelse belediye başkanı adayı Komik Teker Andy.
Yeah, and Sullivan's with that celebrity florist guy.
Evet, ve Sullivan'da ünlülerin çiçekçisi olan o çocukla birlikte.
See, I was at--recently at a celebrity auction where I sold one of my kidney stones for $ 75,000.
Geçenlerde ünlülerin katıldığı bir açık arttırmadaydım. Böbrek taşlarımdan birini 75 bin Dolara sattım.
I underwent three months of intensive soul-rezoning at the laser lotus celebrity center.
Lazer lotus ünlü merkezinde üç aylık yoğun ruh yenilenmesinden geçtim.
- THE CELEBRITY DRAG QUEEN CONTEST.
Ünlü kılığına girmiş trans yarışmasından bahsediyorum.
- WELL, VICTORIA'S ABOUT TO COMPETE IN A CELEBRITY DRAG QUEEN CONTEST AS A MAN IN ORDER TO IMPRESS A GAY MAN SHE'S FALLEN IN LOVE WITH
Victoria "ünlü trans yarışması"'nda... onun erkek olmadığını bilmeyen... ve aşık olduğu gey adamı etkilemek için..
THE WINNER OF THIS YEAR'S CELEBRITY DRAG PAGEANT IS...
Bu yılın en gösterişlisi...
I'll just... call that agent in Mobile, and we'll just drum up some other sports celebrity.
Mobile'deki menajeri bir arayayım da bize, başka bir ünlü sporcu bulsun.
Well, I have to research the influence of celebrity bloggers for a marketing class tomorrow and I have this campus costume party, so no, I can't go to the Geffen with you.
Pazarlama dersi için yarına ünlülerin bloglarının etkisini araştıracağım. Ve kampüsde maskeli balo var. Yani seninle Geffen'a gelemem.
Patrick said you were writing a paper about celebrity bloggers, and he thought I could help. I am.
Patrick ünlülerin blogları hakkında araştırma yaptığını ve sana yardımcı olabileceğimi söyledi.
Who knows more about celebrity blogging than me?
Ünlülerin bloglarını benden iyi kim bilebilir.
Who's the celebrity?
Kim ünlü?
A UN report blamed celebrity cocaine culture for making the drug socially acceptable in Britain.
Bir BM raporu, uyuşturucunun İngiltere'de sosyal açıdan kabul edilebilir olmasında ünlülerin kokain kültürünü suçladı.
The celebrity looks like a celebrity.
Şöhret, şöhret gibi görünür.
Maybe it's a celebrity.
Belki de ünlü biridir.
'Cause I actually dig the fact that she's a celebrity in her own right, you know.
Onun kendisinin de meşhur olası hoşuma gidiyor.
ONCE YOU'VE GIVEN ME AN EXCLUSIVE CELEBRITY INTERVIEW FOR MY SHOW "OH, HI, OHIO."
En başta programım "Oh, hi, Ohio" için... röportaj yapacağız ama.
I'd just hire a celebrity full of feelings and put him on the site talking about just how good our products are, period.
Ben hislerle dolu bir ünlü tutarım, onu siteye koyarım ürünlerimizin ne kadar iyi olduğunu söyler olur biter.
You're like something a desperate celebrity would adopt from a third world country.
Üçüncü dünya ülkesinden gelmiş bir ünlü gibisin aynı.
Our celebrity today is Maroon 5's Adam Levine.
Bu günkü yıldızımız Maroon 5'tan Adam Levine.
"Inside celebrity panic rooms." Seriously?
"Ünlülerin panik odaları." Ciddi misin?
Okay, name one celebrity who's gonna be there.
- Orada olacak bir ünlünün adını söyle.
I guess some celebrity's getting divorced.
Nereden aklına geldi? Şey...
That's where we put a celebrity in our Suzuki to see who can set the fastest lap time.
Ünlü konuklarımızdan kimin en hızlı turu yaptığını görmek için... Suzuki'nin içine koyduğumuz yerdeyiz.
Top ten celebrity dropouts?
Okulu bırakmış ünlü ilk 10?
Is your favorite celebrity a high school drop... " Aw, Missy, thank you so much for bringing this to our attention
Sizin sevdiğiniz ünlü lise terk mi.. " Aww, Missy, bunu şovdan hemen önce bize gösterdiğin için
That day you gave me this whole spiel about how i was turning into a celebrity in college!
Bana verdiğin tüm tüyolarda... üniversitede ünlü olmak için yaptıklarımda..
Tch tch tch... you call this a celebrity profile?
Sen buna ünlüğün profili mi diyorsun?
You're turning into a regular celebrity.
Artik tam bir ünlüye dönüstün.
And ladies and gentlemen, we have a celebrity here on the bus today, the current owner of Murder House.
Bayanlar ve baylar, bugün aramızda bir ünlü var. Kendisi, Cinayet Evi'nin şu anki sahibi.
That's where we take a celebrity, put him in our Suzuki, let him go around the track to see who can set the fastest lap time.
İşte burası ünlü birini alıp onu Suzuki'ye bindirip en hızlı tur süresini kimin yaptığını görmek için pistte dolaşmasını istediğimiz bölüm.
And I am very pleased today because our celebrity is a good friend of mine.
Ve ben bugün çok memnunum çünkü ünlü konuğumuz benim çok yakın bir arkadaşım.
They've said "fuck you" to every celebrity pretty much, which they were doing before the show too.
Hemen hemen tüm ünlülere siktir çektiler. VERNON CHATMAN - YAPIMCI Ki bunu diziden önce de yapıyorlardı.
They would fart on celebrities at parties, and now they do it on the air, and the celebrity smells it.
Partilerde ünlülere osurmak istiyorlardı. Artık yayındalar ve ünlüler koklayabiliyor.
Neighbor saw her picture in some celebrity magazine... with the name Kelly Latimer.
Komşum fotoğrafını bir dergide görmüş. Kelly Latimer adıyla.
A real big-time celebrity wants to be in my commercial.
Gerçek bir ünlü reklamımda oynamak istiyor.
A real big time celebrity wants to be in my commercial.
Gerçek bir ünlü reklamımda oynamak istiyor.
It's great that he got a celebrity,
Bir ünlüyle anlaşması harika,
You're hacking into celebrity surgical records.
Ünlülerin ameliyat kayıtlarını hackliyorsun.
What if I told you that this horse was a celebrity horse?
Peki sana bu atın ünlü birinin atı olduğunu söylesem?
Bring your ideas down to the National Invention Convention Extravaganza at the Natesville High School gym this Saturday, where a celebrity judge could make you
Fikirlerinizle birlikte Cumartesi günü Natesville Lisesi'nin spor salonunda yapılacak olan "Fantezi Ulusal İcat Kongresi" ne gelirseniz ünlü bir jüri üyesi, sizi Amerika'nın milyonerleri arasına sokabilir.
Burt, I didn't know we had to pitch this to a celebrity.
Burt, bu işi ünlü birisinin önünde yapacağımızı bilmiyordum.
But that's the only way, because I didn't hear anything today that was worthy of my celebrity to endorse.
Ama tek kazancınız bu çünkü bugün onaylamaya layık bulduğum herhangi bir şey duymadım.
The media were just out to see the world's greatest known celebrity fall to destruction.
Medya, dünyanın en meşhur adamının çöküşünü görmeye gelmişti.
The focus, instead, was on the defence's first celebrity witness, the actor Macaulay Culkin.
Onun yerine, dikkatler savunmanın ilk ünlü tanığı oyuncu Macaulay Culkin'in üzerine toplandı.
It was a tense moment, you know, the entire world stopped to watch what was gonna happen to the best known celebrity, a musical genius, Michael Jackson.
Gergin bir andı. Dünya, herkesin tanıdığı müzik dehası Michael Jackson'a olacakları izlemek için durmuştu.
A celebrity stalker who's an actual celebrity.
Aslında ünlü olan, ünlü bir sapık takipçi.
There was the royal wedding, for instance, which is kind of silly news, you know, celebrity news.
Kraliyet düğünü vardı, mesela,... aptalca bir haber, bilirsiniz sosyete haberleri.
Not the celebrity thing I mentioned earlier.
Ünlü şeyi değil önceden bahsetmiş olduğum.
But if you got all those people who read celebrity news and put them to work on treadmills generating electricity or whatever, as long as you let them hang onto their magazines, they wouldn't even notice.
Ama elinizde magazin haberlerini okuyan bir kitle varsa,... onları elektrik veya ona benzer bir şey üreten değirmenlerde çalıştırabiliriz,... dergilerini üzerlerine asmalarına izin verdiğiniz sürece, farkına bile varmazlar.