English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ C ] / Coming up

Coming up traducir turco

10,967 traducción paralela
It should be coming up here on the right in just a sec.
Şimdi sağ taraftan karşımıza çıkacak galiba.
It says the next waypoint's coming up.
Geliyor s ; Gelecek geçiş noktası N'diyor.
We're coming up on deep water! He's gonna dive!
Derin sulara giriyoruz, dalacaklar!
I got a fetal resection coming up, and I could really use an extra pair of hands.
Yaklaşan bir cenin almam var ve fazladan bir çift el işime yarayabilir.
I've got an aortic valve replacement coming up.
Benim de bir aort kapakçığını değiştirme işim var.
So, I've got another surgery coming up right now, and...
Öyleyse, şu anda başka bir ameliyatım var.
Sun's coming up.
Güneş doğmak üzere.
I keep coming up with the same images.
Sürekli aynı görüntüler gelip duruyor.
Coming up!
Ortaya çık!
You're like coming up for fresh air. It's you.
Benim için temiz hava gibisin.
You were coming up with a cure for the troubles, weren't you?
Sen sorunların tedavisiyle çıkıp geldin, öyle değil mi?
I would never have questioned a senior surgeon when I was coming up.
Ben senin yaşındayken kıdemli cerrahları asla sorgulamazdım.
And you have a birthday coming up too.
Doğum günün yaklaşıyor değil mi?
Carol, world's largest plate's coming up!
Carol, Dünya'nın en büyük tabağına yaklaştık!
Cross traffic coming up.
Karşı yönden araç geliyor.
- One baby girl coming up!
Bebek kız geliyor!
You know, you're a minority trying to coming up in the game.
Piyasada yükselmeye çalışan bir azınlık üyesisin.
Their logs do show that they received a call in February of'83 reporting a body. But after coming up empty, they assumed it was a prank.
Kayıtları 83 yılının Şubat ayında cesetle ilgili bir ihbar aldıklarını gösteriyor ama ihbar boş çıkınca bunun bir telefon şakası olduğunu düşünmüşler.
He's got a chance at a big title coming up - - lots of money, endorsements.
Yakında şampiyonluk maçı var. Büyük para, büyük destek.
- I'm coming up.
- Yukarı geliyorum.
- No, you're not coming up.
- Hayır, gelmiyorsun.
Stop coming up with abalone dishes and try the conch noodle soup. Noodle soup? Okay, I'll make it for you.
Senden.... çok hoşlanıyorum.
I'm coming up on something, Hedges.
Bir şeylerin peşindeyim Hedges.
The Brujo's property's coming up!
Büyücü'nün evine yaklaştık.
- Coming up.
- Öyle olsun.
French toast, coming up!
Yumurtalı ekmek geliyor!
My probation hearing's coming up.
Denetimli serbestlik duruşmam yaklaşıyor..
But no one's coming up with any better ideas.
Ama başka kimsenin aklına daha iyi bir fikir gelmiyor.
♪ Combining their unique talents, Luciano, Lansky, and Siegel begin to establish themselves as an up and coming criminal force on the lower east side.
Yeteneklerini birleştirince Luciano, Lansky, ve Siegel, gelecek vaadeden suç ekibi olarak doğu yakasında kendilerini kabul ettirmeye başladılar.
Charles Luciano, Meyer Lansky, and Bugsy Siegel are rising in the ranks of the New York underworld, after proving themselves as valuable recruits to up-and-coming gangster, Frank Costello.
Charles Luciano, Meyer Lansky ve Bugsy Siegel kendilerini gelecek vaadeden gangster Frank Costello'ya kanıtladıktan sonra New York kademelerinde yükselmeye başladılar.
One beer coming right up.
Bir bira getiyorum.
I make up for it in sarcasm. [taps on window] Didn't hear you coming.
Ben alay bunun için makyaj. [Penceresinde musluklar] Değil mi N'- t geliyor duyuyorum.
My cousin is coming to pick us up in the morning.
Kuzenim sabah bizi almaya gelecek.
Meet Grey Mitchell, up-and-coming hip-hop artist.
Karşınızda, Grey Mitchell. Ümit vadeden hip-hop şarkıcısı.
But I got a mole inside this other guy's operation, and she gave me the heads-up her boss was coming out. Gave me all the intel they have on Pelham, so got my ass on a plane.
Diğer avcının operasyonuna köstebek yerleştirdim patronunun bulduğu bilgileri bana sızdırıyor Pelham'la ilgili her şeyi söylüyordu böylece...
Turn on the back-up generator, I'm coming over.
Jeneratörü çalıştırın, hemen geliyorum.
And he's coming for us, isn't he? - Oh, good, you're up.
Şimdi de peşimize düştü, dimi?
I know you're planning to help by coming over to the cottage for some tea but should you be mixed up in it?
Çay içmek için kulübeye gelip yardımcı olmak istediğinizi biliyorum fakat bu işe karışmanız doğru mu?
- Double vodka, coming right up.
- Duble vodka, geliyor.
She already had this friend coming to pick her up. Uh...
Onu almaya gelen bir arkadaşı varmış.
He is there, on the other side of that thinny, and when you open it up, he's coming home.
O orada, o incenin diğer tarafında ve sen onu açtığında eve dönecek.
They're going to coming here, they're going to drag every human being they can find into Darby Square, line them up, and shoot them in the head ten at a time.
Buraya gelip buldukları tüm insanları Darby Meydanı'na sürükleyecekler. Onları sıraya dizip her seferinde 10 kişiyi infaz edecekler.
Bud Allison says the hatchet was coming straight down for his head when the phone woke him up.
Bud Allison'ın dediğine göre telefon sesine uyandığında balta kafasına doğru geliyormuş.
Something exceptional is coming right up.
Ender bir şey hemen geliyor.
- I already stopped the services, tries to reboot the servers but they're not coming back up.
- Çoktan durdurdum, sunucuyu yeniden başlatmaya çalışıyoruz. Ama başlamıyorlar.
All of their servers are timing out. None of them are coming back up.
Tüm sunucuları zaman aşımına uğruyor.
Coming right up.
Hemen geliyor.
It's turned up high, and nobody is coming for the whole weekend.
Sıcaklık yüksek derecede ve tüm hafta sonu boyunca kimse gelmeyecek.
- So, summing up, it's coming, we can't take off,
- Kısaca buraya geliyor. Bizse kalkış yapamıyoruz.
He is not coming out openly... he is covering it up by saying he likes the course, the college.
Açık açık söylemedi, Tüm söylediklerini üstü kapalı söyledi.
Hold up, Grundy, I'm coming.
Bekle Grundy, geliyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]