English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Deal's off

Deal's off traducir turco

472 traducción paralela
He wants you to make a deal with someone... who can pass himself off as the warden's go-between...
Kendini müdürün aracısı olarak tanıtıp... komisyonumuzu alacak biriyle anlaşma yapmanı...
Pindalest's part of the deal was to order you off the Reservation.
Pindalest onların bir kısmını rezervasyon için almak istiyor.
The deal's off.
- Ne?
The deal's off.
Anlaşma iptal oldu.
All I can tell you is, it's a sweet deal and I'll be able to pay off.
Tek söyleyebileceğim tatlı bir iş olduğu ve parayı bulacağım.
Deal or no deal, he's off the show.
Anlaşma olsun olmasın, programa çıkamaz.
Now let's deal'em off the top.
Üstten dağıtalım.
I'll sing Tenting Tonight a little off-key, and Sam can teach you how to deal off the bottom of the deck.
Ben "Tenting Tonight" şarkısını söylerim Sam'de size iskambil kağıtlarıyla hile yapmasını öğretir.
- Well, if he doesn't agree, the deal's off.
Kabul etmezse anlaşma biter.
- The deal's off.
Anlaşma biter mi?
The deal's off, you're dead.
Anlaşma biterse sen de bitersin.
If you say it's straight, the deal's off
Hep düzgün dersen anlaşma iptal.
The deal's off.
Anlaşma bitti.
- You heard him, Vince, the deal's off.
- Onu duydun Vince, anlaşma bitti.
The deal's off.
Anlaşma iptal edildi.
Now that they're just shaping up, you're gonna say, "Sorry, the deal's off"?
Şimdi, anlaşmayı iptal ettik mi diyeceksiniz?
If you start thinking, the deal's off.
Düşünmeye başlarsan, anlaşma bozulur.
There's never been a deal at Taft where somebody didn't get paid off somewhere.
Taft'ta, bir yerlerde birilerine para yedirmeden hiçbir anlaşma yapılmamıştır.
There's been a great deal of talk about flying machines, although so far no one's been able to get more than a few feet off the ground.
Uçan makineler hakkında konuşulacak çok şey var. Ancak şu ana kadar hiç kimse yerin altına birkaç metreden fazla inmeyi başaramadı.
And what harm can it do if the deal's off anyway?
Üstelik anlaşma iptal edilirse ne zararı olacak?
That's just wonderful, Sheriff. I guess that makes it easier for you... to deal with that business about your daughter-in-law to be... running off with that gorgeous, handsome Bandit.
Sanırım bu gelininizin görkemli ve yakışıklı Haydut ile kaçmasıyla baş etmenize yardımcı oluyordur.
You may buy me off with a bourbon. it's a deal.
Anlaştık.
The deal's off, so don't expect to get out of here alive.
Ama anlaşma sona erdi, buradan canlı çıkamayacaksın.
The deal's off.
Anlaşma iptal.
- Deal's off, lady!
- Anlaşma bitti, bayan!
What does he think he's doing? Everybody's got to sign, or the deal is off.
Başkan, bize teminat vermiştiniz.
The deal's off!
Anlaşma bitti!
But if there are any more rats the deal's off.
Eğer daha çok fare çıkarsa, anlaşma sona erer.
- Deal's off.
- Anlaşma bitmiştir.
As for you, Colonel, our deal's off.
Senin için Albay, anlaşmamız sona erdi.
They made a bad deal, so they're tryin'to scare us off.
Kötü bir anlaşma yaptılar, o yüzden de bizi korkutup kaçırmaya çalışıyorlar.
I come to see you, tell you the deal's off.
Anlaşmanın bittiğini söylemeye geldim.
We give it a 500 % markup, so we sell it at 50 % off, give the customer the illusion he's getting a deal, and we still make a bundle.
Alış fiyatına yüzde beş yüz fiyat koyup, yüzde elli indirim yapıyoruz. Böylece ucuz olduğu izlenimini verip çok iyi para kazanıyoruz.
Frank! The deal's off.
Frank, anlaşma bitti.
Deal's off.
Anlaşma yatar.
The deal's off.
Anlaşma iptal olmuştur.
I know musky's the big deal fish in these waters but come with me off the coast of Virginia,
Musky " nin bu sulardaki büyük balıkçılık hikayesini biliyorum.
But you gotta have him back by Friday, midnight. Otherwise the deal is off.
Ama onu cuma gece yarısına kadar getirmezsen anlaşma bozulur.
He's ripping me off... Deal!
Beni dolandırdı ama anlaştık.
This broad that Joey A. Used to fuck and Benny's in love with... She's pulled off a couple of million from this here deal.
Eskiden Joey A. nin düzdüğü ve Benny'nin aşık olduğu kadın... otel için yaratılan kaynaktan birkaç milyon çalmış.
The deal's off.
Çıkın.
As far as I'm concerned, the deal's off!
Şimdi sıra bana gelecek! Benim için bu anlaşma bitmiştir!
So, Mr. Orange... you're telling me that this good friend of mine... who did four years for my father... who, in four years, never made a deal, no matter what they offered him... you're telling me that now that he's free... and we're making good on our commitment to him... he's just gonna decide, out of the fucking blue... to rip us off?
Ve sen, Mr. Orange... kalkmış arkadaşım olan bu adam hakkında... babam için dört sene hapiste kalmış... dört sene boyunca önerdikleri hiçbir pazarlığa girmemiş... bu adam hakkında, tam şimdi serbest olduğunda... ve biz ona hakkını ödeyebildiğimiz bir zamanda... bize kazık atmaya ve yeryüzünden silmeye karar... verdiğini mi söylüyorsun?
Meet with Lennox, tell him the deal's off?
Lennox ile buluşup, anlaşmanın bozulduğunu söylesem?
If you're not comfortable with me, let's call the deal off.
Benden rahatsız olduysan, anlaşmayı bozalım.
Deal's off. This is dullsville.
Anlaşma biter, bu berbat bir görev.
The deal's off, Mr. Burns.
Anlaşma iptal Bay Burns.
- Deal's off.
- Anlaşma iptal edildi.
Deal's off. "
Anlaşma bitmiştir. "
Deal's off, B-man.
Anlaşma bitti, B-man.
The young prince's father, a ruined aristocrat, strikes a deal with a rich merchant, who's desperate to marry off his crippled daughter.
Prensin derbeder olan aristokrat babası,.. ... kötürüm kızını evlendirmek için her şeyi göze alan zengin bir tüccarla anlaşır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]