English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Don't even try it

Don't even try it traducir turco

170 traducción paralela
Now, don't try a muzzle. The last time someone wanted to gag me, he tried it with a mink coat but I never let go until the president of that particular ship company wound up in jail, even though I did get pneumonia that winter.
Geçen sefer, biri beni vizon mantoyla susturmak istemişti ama o gemi şirketinin başkanı hapse tıkılana dek asla vazgeçmemiştim hatta o kış zatürreeye bile yakalandım, bu yüzden.
I know you don't understand me, but it's very difficult to even try to explain.
Beni anlamadığını biliyorum ama açıklamaya çalışmak bile çok zor.
Don't even try it. Just out!
- Sakın denemeye kalkma.
You guys can never get it if you don't even try. Look, I really don't. You get thing that go so seriously.
Bak, bu durumun ciddiyetini anladigini sanmiyorum.!
Look, guys, don't even try it.
Beyler, denemeyin bile.
I don't try to change it or even understand it.
Değiştirmeye çalışmam, anlamaya bile uğraşmam. Elimdekini tutarım.
Don't even try it.!
( Çavuş Dedektif Ricardo Tubbs ) Hiç deneme bile!
Don't even try it. It's not working.
Hiç denemedin.İşe yaramıyor.
"How do you know you don't like it if you won't even try it?"
"Denemeden sevmeyeceğini nereden bilebilirsin?"
If I don't make it, will you even try?
Başaramazsam, yine de dener misin?
Don't even try, because I got it right from the horse's mouth.
Deneme bile, çünkü doğrudan atın ağzından aldım.
Marcus, yo, don't even try it.
Deneme bile.
Don't even try it. Just looking at you makes me sick.
Sana bakmak beni hasta ediyor.
Don't even try it,'cause he's... he's had a scare with water... and he won't... he won't come in.
Bence deneme, Arnie sudan korkar... ve suya girmez.
Don't even try it, unless you think you're faster than a speeding bullet.
Sakın deneme, mermiden bile hızlı değilsen.
- Don't even try it!
- Aklınızdan bile geçirmeyin!
Don't even try it.
Denemeye bile kalkma.
Don't even try it.
Sakın deneme.
Oh-hhh klahoma where the wind comes sweeping down the plain don't even try it.
- Deneme bile!
Honey, don't even try it.
Tatlım, deneme bile.
Don't even try it.
Sakın deneme bile.
Don't even try it!
- Sakın denemeye kalkma.
Don't even try it.
Sakın!
Don't even try to play it off.
Sakın kendini affettirmeye çalışma.
Don't even try it!
Bunu deneme bile!
- Don't even try it.
- Bunu sakın deneme.
I don't even try to touch you, since you made it so abundantly clear... just how unnecessary you consider me to be!
Sana, benim ne kadar gereksiz olduğumu açıkça belirtikten beridir... sana dokunmaya bile çalışmıyorum!
Since it's not your money, you don't even try to call the police? !
Polisi de mi aramayı denemedin?
You don't have enough people to even try it.
Bunu denemeye değecek elinde adamın bile yok.
You try to get more, even when you don't need it.
İhtiyacın olmadığı zamanda bile, daha fazla kazanmaya çalışırsın.
Don't even try it.
Sakın bunu deneme.
You don't even try to hide it any more.
Artık saklamaya bile çalışmıyorsun.
Now, don't even try tellin'me that it's all good.
Şimdi bana her şeyin iyiye gideceğinden bahsetme.
Don't even try to get out of it.
Kesinlikle. Haftaya.
Don't even try it.
Denemeyin bile.
DON'T EVEN TRY IT.
Deneme bile.
Don't even try it.
Yapma lan yapma!
- Leo, don't even try and figure it out.
- Leo, deneme ve anlamaya çalışma.
So don't even try to deny it.
Aksini iddia etmeye bile kalkma.
Even if the genites are only targeting nietzscheans, it is, after all, genocide, and if you don't try to stop it, one might easily conclude that your entire quest for a peaceful, egalitarian commonwealth
Neden umursadığım gerçekten önemli mi? Genetikçiler sadece Nietzscheanları hedef alıyor olsa da sonuçta bir soykırım. Durdurmayı denemezsen barışçıl ve eşitlikçi Bağımsız Devletler kurma çabalarının bir yalandan ibaret olduğu düşünülebilir.
- Don't even try to deny it.
- Sakın inkar etmeye kalkma!
Don't even try it.
Hiç denemeyin.
Don't even try, girlfriend, because it's locked.
Deneme bile, kız kardeş, çünkü kilitli.
Don't even try it.
Hiç uğraşma.
Don't even try it, Neil.
Bile, Neil bu çalışmayın.
Don't even try to lie about it.
Aklından yalan söylemeyi geçirme.
Don't even try to make it up to me by talking dirty.
Açıkça konuşarak beni tahrik etmeyi aklının ucundan bile geçirme.
Don't even try to justify it.
Kendini haklı çıkarmaya çalışma.
And as the most likely person on the planet to figure it out, are you saying if I don't let you attempt to contact the Asgard, you won't even try?
Ve tüm gezegende bunu çözebilmeye en yakın kişi olarak, eğer Asgard'la bağlantı kurma teşebbüsüne izin vermezsem, bunu denemeyeceksiniz bile, öyle mi?
Oh no, don't even try it, Mom, okay?
Hiç uğraşma anne.
Oh, don't even try to put it all on me, Cindy!
Bütün suçu bana atayım deme, Cindy. Onun da istediğini biliyorsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]