Everyone's here traducir turco
1,413 traducción paralela
Everyone's here!
Herkes burada!
I know it's been a long night, but in spite of the polls, I want you all to know that everyone here and everyone that supported us around the country have made a difference- - an even bigger difference than I think any of us could have imagined.
Biliyorum uzun bir gece oldu ama yapılan anketlere rağmen... burada bulunanların... ve ülke çapında bizi destekleyen herkesin... bir fark yarattığını bilmesini istiyorum.
Everyone over here can go to the Town Hall shelter all those on the north side will go to the clinic
Bu taraftaki herkes belediye binasındaki sığınağa gelebilir güneydekiler de klinikteki sığınağa gider.
He flew the ship back here, jumping ahead of the radiation wave just in time to warn everyone.
Gemiyi buraya uçurmuş, herkesi uyarmak için radyasyon dalgasından öne tam zamanında sıçrama yapmış.
Everyone around here gets a kick out of it, but this notebook, this is the only thing I know about my entire life!
Etraftaki herkes bunları kafasından çıkarmış, ama bu not defteri... Bütün hayatım hakkımda bildiğim tek şey bu.
I may have just lost the respect of everyone who works here.
Tanrım! Burada çalışan herkesin saygısını yitirdim ben.
Everyone over here can go to the town hall shelter.
Oradaki herkes belediye binasındaki sığınağa gidebilir.
It's only a matter of time before we have to tell everyone what we found down here.
Burada bulduklarımızı insanlara anlatmamız gereken zaman gelecek.
Normally, I would scream at everyone until my voice goes, but maybe that's the wrong reaction here.
Normalde, sesim kısılana kadar herkese bağırırdım, ama belki bu buradaki yanlış tepki olur.
Well, everyone's allowed a mistake or two here and there.
Herkesin arada bir hata yapmaya hakkı vardır.
Everyone around here's devastated, as you can imagine.
Buradaki herkes yıkıldı, tahmin edersiniz.
Everyone here works all week, everybody does everything.
Herkes burada hafta boyu çalışıp önlerine gelen her işi yapıyorlar.
Maybe that's why you made the mistake of not thinking that I deserve a second chance when everyone else around here has gotten one. But, sir, it is a mistake because I'm excellent.
Belki de bana, herkesin böyle bir şansı varken ikinci şansı vermeme hatasını yapmanızın sebebi budur ama, efendim, bu bir hata çünkü ben mükemmelim.
Over Here, It's In The Window. Everyone Can See It.
Ama pencereyi kapatır.
What... what's every- - everyone doing here so early?
Ne... Bütün bunlar da... sabahın bu saatinde herkesin burada ne işi var?
Despite... everyone we know may be perishing underground right now, it's... a nice night out... here.
Tanıdığımız herkesin aşağıda eziliyor olma ihtimaline rağmen güzel bir gece.
Here, we got Trip, who wants everyone to think he's the real thing, but he's just a faker.
İşte, herkesin onun gerçek niyetini öğrenmek istediği elimizdeki Trip. Fakat o bir numaracı.
Now get your 7'2 " asthmatic ass back here, or I'm gonna tell everyone what a whiny bitch you were about Padamami or
Hemen o 7.2 inçlik götünü buraya getir yoksa Padamami veya panda ayısı, ismi her neyse..
Man, everyone here is so friendly.
Hey, burada herkes çok arkadaş canlısı.
Hey, everyone, Turtle here thinks he's my dad, thinks I should slow down.
Hey, herkes, Turtle babam olduğunu düşünüyor, yavaş içmemi söylüyor.
Here comes everyone's favourite-Rajesh Kapoor!
İşte herkesin idolü-Rajesh Kapoor!
Everyone here is getting it wrong.
Buradaki herkes yanlış anlıyor.
Well, i don't think the city's the issue here, and i think it would do everyone some good to rethink that.
Burada sorunun şehir olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca bunu etraflıca düşünmenin Catorces ve Tek Beş de dâhil herkes için daha iyi olacağı kanısındayım.
Everyone's glad you're here.
Herkes burada olmandan memnun.
Everyone here's really nice.
Burada herkes çok iyiler.
We have to let everyone know what's going on here!
Herkesin burada neler olduğunu öğrenmeye hakkı var.
Is everyone here for grandpa's funeral?
Herkes büyükbabamın cenazesi için mi burada?
And since everyone lives here except Brian, they figured it'd be a good idea to have it in the living room.
Brian dışında herkes burada yaşadığı için, onun da olmasının iyi bir fikir olacağını düşünmüşler.
No, he'll probably try to kill everyone here who knows about the notebook's existence.
Hayır, burda bulunan herkesi ve defterden haberdar olan herkesi öldürecek.
Everyone's gonna to be here soon. Why Don't you up and take a shower.
Birazdan herkes gelir, yukarı çıkıp duş alsana.
I'm Trying To Help Everyone Here.
Buradaki herkese yardımcı olmaya çalışıyorum.
- Yes, Sir. With everyone's help here.
Buradakilerin yardımıyla.
Let's get everyone up here and get them in treatment as soon as possible.
Herkesi buraya getirelim ve en kısa zamanda tedavilerini başlatalım.
You know, I figure everyone around here is so focused on the future, some of us need to live in the present, right?
Çok hoş. Düşünüyorum da, buradaki herkes geleceğe öyle çok odaklanmış ki bazılarımızın şimdiki zamanda yaşaması gerekiyor. Değil mi?
Like everyone else here, she's a wonderful person.
Buradaki herkes gibi, dünya iyisidir.
Looks like Nanba senpai got an order from his mother to bring everyone here.
Nanba herkesi buraya getirmek için annesinden emir almış sanki.
Oy, everyone's still here?
Zihnini güzelce temizleyeceğimi söylemiştim! Müdür!
Everyone here is aware of your husband's... interesting condition.
Buradaki herkes kocanızın... ilginç durumunu biliyor.
Um... everyone's wearing clothes in here.
Buradaki herkes kıyafet giyiyor.
Okay, that's a ten minutes break everyone, sandwiches are over here
10 dakika mola veriyoruz, sandviçler burada.
Everyone who's here today came prepared to risk everything for this mission.
Bugün burada olan herkes bu görev için her riski almaya hazırlıklı geldiler.
I came here with a job to do and everyone's counting on me.
Buraya bu işi yapmak için geldim ve herkes bana güveniyor.
Everyone's been really great to me here. Agent Gibbs, between you and me...
Burada herkes bana çok iyi davrandı Ajan Gibbs.
Uh, everyone's here.
Herkes gelmiş.
If Fayed doesn't call in five minutes, reassign everyone here. It's him.
- 5 dakika içinde aramazsa, herkesi buraya toplamanı istiyorum.
Everyone's on your side here.
Buradaki herkes senin tarafında.
You know, everyone's so polite here... and it's like the food and the... and the... and the ca...
Biliyorsun, herkes burada çok nazik..... ve yiyecekler ve...
Hello, and welcome, everyone, to the Orbitz World Wintersport Games here in beautiful Montreal, Canada.
Merhaba. Orbitz'in sunduğu Montreal Kış Oyunları'na hoş geldiniz.
Everyone's here :
Herkesa burada :
You got everyone from the UN, CIA, and NATO, and every bounty hunter from here to Chuck Norris looking for him.
BM, CIA ve NATO'daki herkes ve buradan ta Chuck Norris'e kadar her ödül avcısı, onun peşindedir.
You've been here seven years, great. Everyone, just stand back. The big man's in charge.
7 yıldır buradasın, herkes geri çekildi sorumluluğu koca adam aldı.
here 35434
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here we go 9033
here you go 5858
here we go again 374
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
here we are 2264
here it is 2313
here she comes 366
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here they are 545
here we 20
here's my 20
here you are 1966
here i come 382
here's my number 71
here's the thing 1106
here we come 237
here they come 557
here they are 545
here we 20
here's my 20