English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I feel awful

I feel awful traducir turco

559 traducción paralela
I feel awful.
Çok kötüyüm.
Look, Boeldieu, I don't know how to put it, but I feel awful about this.
Bakın, Boeldieu, bilmem ki size nasıl anlatsam.
I feel awful.
Ben kötü hissediyorum.
I feel awful.
Berbat.
I feel awful good inside, like I'm somebody.
Ama içimi, sanki başka biriymişim gibi kötü bir his kaplıyor.
I've been listening to the people in the crowd talking and they assume that you-know-who is guilty and all the police have to do is catch him. Oh, I feel awful.
Çok kötü oldum.
I feel awful.
Berbat hissediyorum.
Listen, I feel awful.
Dinle, içim hiç rahat değil.
- I feel awful.
- Berbat hissediyorum.
I feel awful strange-like, Milly.
Bir acaip oldum, Milly.
It's funny, but... I feel awful comfortable with you, Sam.
Gülünç gelebilir ama..... senin yanında kendimi çok rahat hissediyorum, Sam.
I feel awful for her.
Onun için çok üzülüyorum.
Oh, I feel awful.
Oh, kötü hissediyorum.
- I feel terrible, I feel awful.
Eyvallah! - Kendim kötü hissediyorum.
I feel awful.
Korkunç hissediyorum.
I feel awful.
Kendimi kötü hissediyorum.
I feel awful.
Çok kötü hissediyorum.
Miranda, I feel awful, really awful. Oh.
Miranda, berbat hissediyorum,... gerçekten berbat.
I feel awful!
Yüreğim yanıyor!
Today, I feel awful...
Bugün, Kendimi berbat hissediyorum...
Oh, I feel awful.
Kendimi berbat hissediyorum.
I feel awful!
Çok kötü oldum!
I feel awful for sending your letters back.
Mektuplarını geri gönderdiğim için kendimi çok kötü hissediyorum.
I feel so awful! She was always so ignorant and clumsy.
Sıkıcı ve anlayışsızdı.
I had to tell you how awful l feel about what happened.
Olanlar için ne kadar üzüldüğümü söylemek zorundaydım.
You don't know how awful I feel about this, Anita.
Kendimi ne kadar kötü hissediyorum bilemezsin Anita.
How awful, I feel abandoned like Didone.
- Ne korkunç! Didone gibi yalnız kaldım.
I'm gonna feel awful about this.
Çok utanacağım.
I feel like an awful heel.
Kendimi rezil bir kalleş gibi hissediyorum.
But right now, I feel kind of awkward, so I made that awful remark. I'm sorry.
Ama kendimi bir garip hissettim, o yüzden böyle garip şeyler söylüyorum.
They live their sordid lives, thinking of women and money. I feel so alone. And the winter is awful.
Kadınlara ve paraya düşkünler, kendini o kadar yalnız hissediyorsun ki!
But look, I'm going to feel like an awful damn fool introducing those girlies.
Ama bu revücüleri sahneye takdim ederken kendimi tam bir aptal gibi hissedeceğim.
I feel awful, what an embarrassing place to die!
Böyle ölmek ne utanç verici!
Boy, oh, boy. Did I feel like an awful heel.
Kendimi alçak birisi gibi hissediyorum.
I'd feel awful, and that's the way I feel about Mr. Bottomly.
Kendimi çok mahcup hissediyordum. Bay Bottomly'ye de aynı şekilde mahcup oldum.
It was awful, but at the same time... I feel that it is my duty to say this to you.
Fenaydı, ama bunu size söylemenin benim görevim olduğunu düşünüyorum.
I feel awful.
Kendimi korkunç hissediyorum.
I feel bloody awful!
- Fena kötü hissediyorum!
I felt as awful as you feel now.
Senin şu an hissettiğin gibi berbat hissediyordum.
I feel awful.
Kendimi berbat hissediyorum.
I feel so awful about Gene.
Evet, karım sosyal bakımdan çok hareketliydi.
Miranda, I feel perfectly awful.
Miranda, tamamen berbat hissediyorum.
I'd feel an awful lot better about everything if you'd just turn around and come back home.
Paula. Bir geri dönsen, evine gelsen çok daha iyi hissederdim.
I know. I feel just awful.
Biliyorum, kendimi berbat hissediyorum.
Honestly, John, I feel just awful.
Sahiden John, berbat hissediyorum.
I feel just awful about this.
Bundan ötürü kendimi çok kötü hissediyorum.
I feel absolutely awful.
Kendimi son derecede berbat hissediyorum.
I feel just awful.
Çok kötü hissediyorum.
- Gee, I feel awful about that.
- Evet.
Just think how awful you could make him feel... if I can talk you off this ledge... and succeed where he failed.
Sadece bu eşikte senle konuşurken... onu ne kadar kötü hissettireceğini... ve onu çuvalladığını başardığını düşün.
I feel just awful having you come here for nothing.
çok üzgünüm.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]