English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I know it's crazy

I know it's crazy traducir turco

610 traducción paralela
I know. It's crazy, right?
- Aynen ya delilik değil mi?
I know everyone does it, but that's crazy.
Eminim herkes yapardı, ama gene de oldukça çılgınca.
I know it's a little difficult, but... that's only because Dad's so crazy about you, and he's been away so long and missed you so terribly.
Zor olduğunu biliyorum, ama seni çok sevdiği için böyle uzun zamandır uzaktaydı ve seni çok özledi.
It's crazy, I know, but I love you, Webb.
Bu çılgınca biliyorum ama seni seviyorum Webb.
I don't know what's in their crazy heads or what their scheme is... but killing me right away isn't part of it, or they'd have done that by now.
Kafalarından ne geçiyor ya da ne planlıyorlar bilmiyorum. Ama beni öldürmek isteselerdi, çoktan öldürmüşlerdi.
I know it sounds crazy and illogical, but that's the way it is.
Sana çıIgınca ve mantıksız gelecek ama bunu yapmak istiyorum.
I know it sounds crazy, Al, but you're working for crazy people.
Çılgınlık gelebilir, Al, ama çılgın insanlarla çalışıyorsun.
It's just a short way from here. I know it was crazy thing to do, but...
Oradan kısa bir mesafede.
Look, you know I've talked to Johnnie already. I've talked to him, and he's crazy to do it.
Johnnie'yle konuştum ve bu işi almak için can atıyor.
I don't know how this started, or why, but I know it's here and we'd be crazy to ignore it.
Nasıl veya neden başladığını bilmiyorum, ama olduğunu ve bunu inkar etmemizin çılgınlık olduğunu biliyorum.
I know it's crazy, but just for one night.
Biliyorum, bu delilik, ama sadece bir gecelik.
Mike, I know this sounds crazy, but it's gonna be lonesome around here.
Mike, çılgınca gelecek ama yokluğun hissedilecek.
You know, it's crazy, but I'm afraid of death.
Delice ama ölmekten korkuyorum.
- I know it's unusual. - Unusual? It's crazy!
- Biliyorum, alışıldık bir durum değil.
- I don't know... it's crazy.
- Ne olacak şimdi? - Yapacak bir şey yok...
- I know, it's crazy.
- Biliyorum, çılgınca.
I know it sounds crazy, but it's true.
Biliyorum saçma geliyor ama bu doğru.
Dorothy, in the first place, I want you to know that what happened last night was the most beautiful, wonderful, crazy thing that's ever happened to me, and I'll never forget it or you.
Dorothy, ilk olarak dün gece yaşadığımızın başıma gelen en güzel en harika, en çılgınca şey olduğunu ve bunu veya seni hiç unutmayacağımı bilmeni istiyorum.
It's crazy, I know, but I really do.
Delice, biliyorum, ama harbiden yaptım.
I'm not crazy about it, you know.
Biliyorsun ona pek alışık değilim.
I know it's crazy.
Biliyorum çılgınca.
I just don't know why it's not good enough that I'm crazy about you.
Hiçbir şey sana yetmiyor, değil mi? Nasıl böyle hırslı olabiliyorsun?
Sam, I know it's crazy for a stranger to come here for advice but the pitching coach said you're the only man who can help me.
Bak Sam, hiç tanımadığın birinin gelip senden tavsiye istemesi biraz tuhaf biliyorum ama atıcı koçu, bu dünyada bana yardım edebilecek tek kişinin sen olduğunu söyledi.
Well, I know you'll think it's crazy, but I bang my head on the bar.
Sana delice gelecek biliyorum ama ben kafamı bara vururum.
It's crazy, I don't know.
Delice, bilmiyoum.
I know it sounds a little crazy, but just by coincidence, I noticed that the days the belt is in a state of flux, the Celtics are always beaten.
Biraz delice görünüyor biliyorum ama tamamen tesadüfen kemerin akış halinde olduğu günlerde Celtics'in yenildiğini fark ettim.
And I know, it's crazy and irrational, but, Sam, I can't help thinking that last night, when her time came, she must have wondered where I was.
Delice hattâ mantıksız gelecek biliyorum ama elimde değil Sam, dün gece vakti geldiğinde benim nerede olduğumu merak etmiş olmalı.
Just a crazy thing. I can't even go to the base commander because I don't know if he's in on it.
En kötüsü de üs komutanına bile gidemiyorum çünkü o da işin içinde mi bilmiyorum.
Listen, I'm just bringing it up because I know Memo's crazy about you.
Bu konuyu açtım, çünkü Memo senin için çıldırıyor.
I know it's crazy!
Biliyorum, bu çılgınlık!
- I know, but it's extremely crazy.
- Biliyorum, ama bu delilik.
I think these people who've been callin'you tonight... are a bunch of I don't know what's. It's crazy. And that crazy kid you got on there, now, that's terrible.
Oradaki çocuk da manyak.
You know, it's so shallow, and I'm crazy about her.
Yani tamamiyle sığ duygularla yaklaşıyor. Bense, onun için çıldırıyorum.
Look, Nate, I know everybody's going crazy. It's just one of those days. How are my margins holding up?
- Biliyorum, herkes çılgına döndü, önemli değil borsada böyle şeyler herzaman olur.
I know it sounds crazy, but that's exactly what he's doing.
Çılgınca geldiğini biliyorum ama bunu yapıyor.
Now, I know this is gonna sound a little crazy, but it's not, and you gotta believe me.
Sana çılgınca gelebilir. ama değil.
I know it's crazy, but sometimes I think he's just away at camp.
Çılgınca ama, bazen sadece bir yaz kampına gitmiş gibi geliyor.
I KNOW YOU'RE GOING TO THINK IT'S KINDA CRAZY, BUT -
Biliyorum sana biraz çılgınca gelecektir ama...
But at first, You know... I-In the beginning it's always crazy time.
Ama başta,... başlangıç hep çılgınlık zamanıdır.
I know it's crazy, but I believe what you say.
Döndüklerine inanıyorum.
I know it's crazy but I feel like I got a knack for this shit.
Biliyor musun, çılgınca ama bu işe çok iyi uyum sağladığımı hissediyorum.
It's crazy, but I know I'm...
Biliyorum çılgınca ama ben...
I know. It's crazy, really.
Cidden delilik.
I can't even watch "Jeopardy". I know all the answers. It's crazy!
Riziko'yu da izleyemiyorum çünkü cevapları biliyorum.
I know it's crazy, but I can't go. I really can't.
Çılgınlık olduğunu biliyorum, ama yapamam.
I know you think restoring this cabin is a crazy idea but what if it's not?
Kulübeyi tamir etmem sence çılgınlık. Ama ya değilse?
I know, it's crazy, right?
Biliyorum bu manyakça değil mi?
Listen, I don't know why the world's gone so crazy... and I don't know what to do about it.
Dinle, dünyanın bu kadar çıldırmış olmasını... ve bunun hakkında ne yapabileceğimi bilmiyorum.
You don't think I know it's crazy?
Çılgınca olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun?
I used to hate going to sleep. You know, it's late, you wanna get up, run around, go crazy.
Uyumaktan nefret ederdim.
I know it's crazy, but it's true. "
"Çılgınca ama gerçek."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]