I stole it traducir turco
1,198 traducción paralela
I stole it from the cops, and they ain't real happy about it.
Ben parayı polislerden çaldım. Önların pek hoşuna gitmedi bu.
I stole it!
Onu ben çalmıştım!
I stole it from the department.
Onu servisten yürüttüm.
It's not like I stole it.
öyle değil, çaldım.
I stole it during the ellipse.
Elips sırasında çaldım bunu.
I STOLE IT FROM KOWCHEVSKI'S OFFICE.
Kowchevski'nin ofisinden çaldım.
- I stole it from their notes board.
ilan tahtasından aşırdım.
- I stole it from a blind chick.
- Kör bir piliçten çaldım.
I stole it, but I gave it back afterwards.
Çaldım, ama sonra geri verdim!
I stole it.
Onu çalmıştım.
Martin, doesn't it look like I stole it?
Bunları çaldığımı sanacaklar.
It's not mine. I stole it.
Benim değil.
I stole it.
- Çaldım.
Here. I stole it.
işte. bunu çalmıştım.
This is his shirt! I stole it!
Bu onun gömleği Ben bunu çaldım ondan.
- I stole it from her purse.
- Çantasından çaldım.
'I don't know if that's cos they spent it all or cos we stole it.'
İnsanlar tüm parayı harcadığı için mi yoksa çaldığımız için mi bilmiyorum.
I only stole it.
Ben sadece çaldım onu.
You stole it, and I need it back.
Çaldın hayatımı, ve geri istiyorum.
( meowing ) I don't care if you stole it, okay?
Çalman umurumda değil tamam mı?
- No, I found it! He stole it!
Hayır ben buldum, o çaldı.
- Because, I now know who stole it!
- Çünkü kimin çaldığını biliyorum!
I... stole it
Ben çaldım, onun için.
What's worse, I don't know how they stole it.
Daha da kötü olanı, nasıl çaldıklarını bilmiyorum.
So one day I stole a loaf of bread... put it in the freezer until it was very hard, then robbed a bank with it.
Ve bir gün bir somun ekmek çalıp kaskatı olana kadar dolaba koydum, ve sonra onunla bir banka soydum.
Saddam stole it from the sheiks. I have no problem stealing it from Saddam.
Saddam bunu şeyhlerden çaldı. Saddam'dan çalmak dert olmaz.
My father told it I stole my first breath from her last one.
En azından babam öyle söylüyor. İlk nefesim annemin son nefesi olmuş.
I stole the exam. It was my doing and mine alone.
Sınavı ben çaldım ve bunu tek başıma yaptım.
Since your mother stole all the gold in the treasury I don't see how you can afford it.
Anneniz hazinenin tüm altınlarını çaldığı için bunu karşılayamazsınız.
- lf they can prove you stole it- - - I didn't steal it!
Eğer fikri çaldığını kanıtlarlarsa bunun fazla bir...
- I don't believe she stole it.
Fikri çaldığına inanmıyorum.
- No, I didn't, you stole it.
- Hayır, vermedim, onu çaldın.
And that's why I stole the test and that's why I cheated because I wanted to try to keep it from all getting away from me.
Ve bu nedenle sınavı çaldım ve kopya çektim. Çünkü onu, benden kaçan her şeyden korumayı istedim.
- Good,'cause I already stole it.
Hayır. İyi, çünkü zaten aşırmıştım!
- I worry that the ragtag group of French pirates you stole it from... are gonna riddle our home with cannon fire.
Mendil kapmaca oynayan Fransız korsanlardan çaldığın bandana yüzünden evimizi top atışına tutarlar mı diye endişeleniyorum.
They stole her childhood from us, and I'll never forgive'em for it!
Onun çocukluğunu bizden çaldılar! Ve bunu için onları asla affetmeyeceğim!
You've got the antidote, you miserable bastard, you stole Bellerophon - all of it!
Panzehir sende aşağıIık piç, sen Bellerophon'u çaldın - hepsini!
I will tell them that, that you stole it from Bill, and you will never see the money again!
Onlara parayı Bill'den... çaldığını söyleyeceğim. ve sen bir daha parayı göremeyeceksi!
I want to know how you got what you stole and, of course, where it is now.
Nasıl çaldığını ve tabi ki şimdi nerde olduğunu bilmek istiyorum.
But all the jobs I ever pulled, all the cars I ever stole, no plan ever went down the way it had been drawn up.
Ama yaptığım hiçbir iş, çaldığım hiçbir araba çalma planı bu kadar başarısız olmamıştı.
The advance copy of the PSAT that Dawson had I'm the one who stole it.
Onu ben çaldım. Sınavda bu yüzden o kadar yüksek not aldım.
Oh, come on. I'm sorry I stole your thunder, but it's not like I did it on purpose.
Yapma Senin yerine beni övdükleri için özür dilerim.
No. Not at all. he was really happy That i stole his car and smashed it.
Arabasını çaldığıma ve çarptığıma gerçekten çok sevindi.
I went to get my money, but someone stole it.
Paramı almaya gittim, fakat biri onu çalmış.
Yeah, but to be fair, Dad, that's before I found out you stole it.
Fakat Allah için baba bu, senin çaldığını öğrenmeden önceydi.
So he gets up to wash his hands, and I don't know what made me do it, but, um, I stole his muffin.
Sonra kalktı ellerini yıkamaya gitti, niye yaptım bilmiyorum ama onun kekini çaldım.
You stole my purse, dipshit... and you stole it so I'd have to see your ugly-ass face again.
Çantamı çaldın geri zekalı! Bunu o çirkin suratını bir kere daha görmem için yaptın.
What, you stole it? That's what I do.
- Ne, çaldın mı?
Zeniba, Haku stole this from you I brought it back
Zeniba, Haku bunu senden çalmıştı ya, geri getirdim ben de.
I can't believe it, Dad. You stole Adolf Hitler's Mercedes-Benz.
Baba sana inanamıyorum Adolf Hitler'in Mercedes-Benz'ini çaldın!
Worse, he stole footage that I had commissioned and used it for ridicule.
Daha da kötüsü, benim filmlerimi çaldı ve dalga geçti.
i stole 31
stole it 20
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
stole it 20
it's fine 7136
it is 11007
it's not fair 795
it's friday 105
it's done 1271
item 93
it's been so long 173
it's over 4654
it's cold 680
it is good 116
it's ok 4874
it's okay 22028
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it is good 116
it's ok 4874
it's okay 22028
it's warm 139
itchy 49
itis 22
it's me 10254
italy 247
italian 217
it was 5878
it's not 5855
it's all right 8832
itch 25
it's about damn time 34
itself 24
items 25
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322
it's not 5855
it's all right 8832
itch 25
it's about damn time 34
itself 24
items 25
it's a boy 347
it's cool 1584
it's me again 322