Is everyone all right traducir turco
178 traducción paralela
- Colonel, is everyone all right?
- Henry, şaka mı bu?
MacGyver, is everyone all right?
MacGyver, herkes iyi mi?
I can't believe... You know... Is everyone all right?
Herkes tamam mı?
Is everyone all right?
Herkes iyi mi?
Is everyone all right except the waiter?
Herkes iyi mi, garson hariç?
- Is everyone all right?
- Herkes iyi mi?
- Is everyone all right, Duane?
- Herkes iyi mi, Duane?
- Is everyone all right?
- Herkes iyi mi? - Süper!
Is everyone all right?
- Herkes iyi mi? - Evet.
Is everyone all right? .
Herkes iyi mi?
Is everyone all right?
Herkes iyi mi? Yzb.
Is everyone all right?
Herkes tamam mı?
Is everyone all right?
Her şey yolunda mı?
I heard. Is everyone all right?
Olanları duydum, herkes iyi mi?
- Is everyone all right?
- Herkes iyi mi? - İyi misin?
- Is everyone all right?
Işık var mı?
Is everyone all right?
Herkes memnun değil mi?
Is everyone all right?
- Her şey yolunda mı?
is everyone all right?
Herkes iyi mi?
Is everyone here, all right?
Herkes burada mı, herkes iyi mi?
We won't win it until we make everyone realize that it is our right to follow the example of all who, to win their freedom, sacrificed their lives and took the life of others and that we are ready to follow their example.
Özgür olmayı hak edenlerin ; kendi hayatını feda edebilecek ve başkalarını öldürebilecek kişiler olduklarını ve sizinle benim de onları örnek almaya hazır olduğumuzu tüm dünyaya anlatana kadar özgürlüğümüze kavuşamayız.
All right, everyone.
Tamam, herkes iş başına.
I don't know, but I want you to go down there and tell everyone everything is going to be all right.
Bilmiyorum, ama senden gidip herşeyin yoluna gireceğini söylemeni istiyorum.
- Is everyone else all right?
- Herkes iyi mi?
All right everyone... I appreciate your right to free assembly... but this is a privately owned site.
Tamam millet bu çalışmanız gerçekten güzel fakat burası özel bir mülk.
Oh, no, no, no, no, no, don't worry about it, as long as everyone is all right.
- Bahçeniz için üzgünüm. - Bunun için üzülmeyin. - Önemli olan hepimizin iyi olması.
I'm just trying to make sure that everyone is all right.
Herkesin sağlığının yerinde [br] olduğundan emin olmak istiyorum.
- That's all right,'cause this program is not for everyone.
Çünkü bu program herkese göre değildir.
All right, everyone, the time we've been waiting for is at hand.
Tamam millet. Beklediğimiz an geldi
All right, everyone in the car as is.
Pekala, Hekes arabaya.
Jesus is just all right with me Everyone!
İsa benimle mutlu. Hep beraber.
- Everyone is counting on you. All right?
Herkes sana güveniyor tamam mı?
I'm so pleased that everyone is all right.
Herkesin iyi olduğuna sevindim.
All right everyone... I appreciate your right to free assembly... but this is a privately owned site.
Tamam millet bu çalışmanız gerçekten güzel fakat burası özel bir mülk.
Well, it sounds like the truth cause it's so rational, right, but, you know, the true truth is that you just... you hate Christmas, so you just spout out all these facts and you ruin it for everyone else.
Tamam, kulağa gerçekmiş gibi geliyor çünkü çok mantıklı, haksız mıyım, ama, bilirsin, asıl gerçek sadece... Noel'den nefret etmen ve bütün bu gerçekleri saydırıp herkesin keyfini kaçırıyor olman.
All he stands for is the right for everyone to grab whatever they want whenever they want.
Anarşist. Savunduğu tek şey isteyen herkesin istediği şeyi elde etmeye hakkı olduğudur.
I'm sick of everyone saying he is all right.
Herkesin gelip bana onun iyi oldugunu soylemesinden sıkıldım.
All right, from now on everyone is using phonetics, like we did in the Corps. Golf.
Tamam, bundan sonra herkes Deniz Kuvvetleri'ndeki gibi kodlayarak konuşacak.
Ow... Is everyone all right?
Herkes iyi mi?
I'm so glad everyone is all right.
Hepinizin güvende olduğuna mutluyum!
[Muffled ] Mm-hmm. Is everyone all right? [ Elevator Bell Dings]
Hepiniz iyi misiniz? Sen başardın, preciosa.
Everyone... is everything all right?
Beyler. - Her şey yolunda mı?
All right. Everyone do a crappy job.
Pekala Herkes iğrenç bir iş çıkardı.
Everyone is in the studio, all right?
nbsp Herkes stüdyoda, tamam mı?
All right, I know this is a lot for everyone to deal with, but we're just going to have to suck it up and refocus.
Pekala, bu herkes için uğraşması zor birşey,... ama bizim tek yapmamız gereken bunları boşverip... - tekrar odaklanmak.
All right, I've done the research and everyone thinks property is the way to go.
Biraz araştırma yaptım ve herkes bir mülk sahibi olmanın önemli olduğunu düşünüyor.
It's like everything you want is right there and all your friend gets to enjoy everyone of them,
İstediğin her şey yanıbaşında, ve tüm arkadaşların istediğini alıyor,
All right, kids, this is a big place so I want everyone to pick a partner to hold hands with.
Pekâlâ çocuklar, burası büyük bir yer olduğu için kendinize bir eş seçip onun elini tutmanızı istiyorum.
All right, everyone, this is for picture.
Tamam, millet, çekime başlıyoruz.
All you have to do is admit to everyone that there are no little people living on that speck. That you're wrong and I was right.
Tek yapman gereken, o toz tanesinde hiç kimsenin yaşamadığını ve benim haklı, senin haksız olduğunu herkesin önünde söylemek.
Well, yeah, but it's not like we're out on the street... look, Mom, everyone is getting a room here at the Embassy Suites, all right?
Evet ama bu sokaklarda olmamız gibi değil ki. Anne, bak, herkes burada bir oda tutuyor, tamam mı?
is everyone okay 78
is everyone ready 22
is everyone here 29
is everyone ok 20
everyone all right 33
all right 154529
all right then 461
all right now 134
all right there 32
all righty then 33
is everyone ready 22
is everyone here 29
is everyone ok 20
everyone all right 33
all right 154529
all right then 461
all right now 134
all right there 32
all righty then 33