English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / It was nice

It was nice traducir turco

5,150 traducción paralela
It was nice meeting you, Grace.
Seninle tanıştığıma sevindim Grace.
It was nice.
Çok güzeldi.
It was nice to meet you.
Sizinle tanıştığıma sevindim.
It was nice seeing you
Sizi görmek güzeldi.
It was nice to meet you.
Tanıştığıma memnun oldum.
It was nice.
İyiydi.
Bye, it was nice meeting you.
Görüşürüz, tanıştığıma memnun oldum.
Well, it was nice to finally meet the Tomorrow People.
Sonunda Yarının İnsanları'yla tanışmak güzeldi.
It was nice to see you again, Morgan.
Seni tekrar görmek güzeldi Morgan.
It was nice meeting you in my dream, last night.
Dün gece seni rüyamda gördüğüme sevindim.
Well, it was nice meeting you.
Tanıştığımıza sevindim.
Okay, well, it was nice to meet you.
Peki, tanıştığıma memnun oldum.
It was nice to meet and talk with a parachutist.
Bir paraşütçüyle buluşup konuşmak hoştu.
Well, it was nice meeting you and once again my apologies for being such a clumsy fool.
Memnum oldum. Sakar bir budala olduğum içinse tekrar özür dilerim.
I thought it was nice.
İyi olacağını düşündüm.
It was nice of her to come see you. Yeah.
- Seni görmeye gelmesi hoş bir davranıştı.
- It was nice, okay?
- İyiydi, tamam mı? - İyi mi?
It was nice to meet you, Max.
Memnun oldum, Max.
It was nice when she took it out.
- Kızı taşı çıkarırken görmek güzeldi.
Lydia, it was nice to see you.
Lydia, seni görmek güzeldi.
It was nice to see him.
O'nu görmek güzeldi.
- It was nice to meet you.
- Tanıştığımıza memnun oldum.
It was really nice - thank you for - working with you.
- Tamam. - Seninle çalışmak... - Teşekkür ederim...
You guys are so nice, and I know it was really, really wrong, and I'm really, really, really sorry.
Siz çok iyi adamlarsınız, yaptığımın çok, çok yanlış olduğunu biliyorum ve çok ama çok üzgünüm.
It was really nice to see you.
Gerçekten seni gördüğüme sevindim.
Uh, I didn't think it was such a nice thing to put the Russian mob on one of my clients.
Rus mafyasını müşterilerimden birinin peşine takmak hiç hoşuma gitmedi.
I never would have gone through with it last night... but, uh, Jeannie was so nice and professional.
Dün gece de asla gerçekleşmezdi aslında fakat Jeannie çok hoş ve profesyoneldi.
It was really nice to meet you though, Mrs. P.
Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum, Bayan P.
Well, Charlotte was nice enough to let me class it up tonight- - Pretend to be the one percent.
Aslında, Charlotte yeterince nazikti bu geceye kadar bana sınıf atlama dersi vererek- - yüzde birlik dilim gibi davranmak için.
It was very nice of the Seaman's Church to lend us this stuff. So cheer up huh.
Denizci Kilisesi'nin bize bunları ödünç vermesi büyük incelik.
Jake used to be a man-slut but then he wasn't because he met Marley but then he cheated on Marley with Bree which was so super mean because Marley's so nice and Bree's so horrible and it's like, geez, I guess he's a man-slut again. That's so sad.
Jack eskiden tam bir zamparaydı ama sonra değişti çünkü Marley'yle tanıştı ama sonra Marley'i Bree'yle aldattı ve bu inanılmaz sinir bozucu çünkü Marley iyi biri ve Bree korkunç ama bu sanki Tanrım, sanırım yine bir zamparaya dönüştü ve bu çok üzücü.
See, my new job's a hassle, and the kids have the flu, but it's sure nice talking to you, dad. It was sure...'"
Yeni işim sıkıntılı ve çocuklar da hasta ama seni görmek güzel olurdu baba eminim dedi. "
It was, uh, nice to meet you guys.
Sizinle tanıştığıma memnun oldum.
Well, it was super nice to meet you guys.
Peki, çocuklar sizinle tanışmak süper güzeldi.
It was nice seeing you, Jackie.
Seni görmek gerçekten güzeldi Jackie.
It was also nice seeing you in my dream.
Seni rüyamda görmek de çok güzeldi.
People have been coming up to me and saying really nice things, and the last time that happened was when I went to Abercrombie and Fitch, but those people are paid to say that so it doesn't count.
İnsanlar benim için buraya gelip bana güzel şeyler söylüyor. Bu en son olduğunda Abercrombie ve Fitch'te idim. Bu sayılmaz çünkü onlar bunu söylemek için ödeme aldılar.Sayılmaz.
So sorry. It was a nice change for us.
- İkimiz için de iyi bir değişiklik olacaktı.
I mean, I don't know if I would've talked to him about any of it... but there's something nice about knowing that he was out there, you know?
Hiçbirini onunla konuşur muydum bilmiyorum ama orada olduğunu bilmenin hoş bir yanı vardı.
It was very nice, but I have a family and you have a husband.
Gerçekten çok hoştu, ama benim bir ailem ve senin de bir kocan var.
It was really nice to meet all of you.
Sizlerle tanışmak gerçekten çok güzeldi.
It was a nice store.
Güzel bir mağazaydı.
I thought it was very, very nice.
Bu çok güzeldi.
- That was a nice trip, wasn't it?
- Yolculuk güzeldi, değil mi?
It was really nice to see you all, but I gotta go.
Sizleri görmek çok güzeldi ama gitmeliyim.
It was really nice.
Çok hoştu.
It was such a shame what happened to that nice man.
Öyle hoş bir adamın başına gelmesi çok yazıktı.
- It was so nice to meet you.
- Tanıştığıma çok sevindim.
It'd be nice if there was a way to find it.
Kaybolan telefonu bulmanın yolu olsa çok iyi olurdu.
I think it was just nice to hang out with somebody that cut me some slack for a change.
Biriyle vakit öldürmenin iyi olduğunu düşünüyorum ve birazcık olsun laçkalıktan uzaklaştırıyor.
I... well, Miss Clarke, Joan actually... said that it would be... nice if I was to bring you all something.
Ben... Bayan Clarke... Joan yani, size bir şeyler getirirsem bunun hoş olacağını söyledi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]