English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ J ] / Just one moment

Just one moment traducir turco

667 traducción paralela
Would you mind stepping inside for just one moment, sir?
Kısa bir süre için içeri gelebilir misiniz efendim?
Just one moment.
Sadece bir saniye.
Just one moment.
Bir dakika.
Just one moment, Sir Frederick.
Bir dakika lütfen Sör Frederick.
- Just one moment more.
- Birazcık daha.
Just one moment, please.
Yalnızca bir saniye lütfen.
- Just one moment, sir.
- Bir dakika efendim.
Just one moment, please.
Bir dakika gelir misin lütfen?
- Just one moment. First, we are going to give him just one chance to talk.
Önce ona konuşması için son bir fırsat vereceğiz.
In just one moment it will leave the rails forever, crashing twisted metal, the cries of the dying...
Bir dakika içinde, raylardan ayrılacak, sonsuza dek, hurdaya dönüş bir tren enkazına, ölenlerin çığlıkları karışacak...
If you'll wait just one moment, I'll call.
Biraz beklerseniz arama yapacağım.
Just one moment.
Sadece bir an.
Just one moment, gentlemen.
Bir dakika, beyler.
May I interrupt just one moment?
Beyler, bir dakika izin verir misiniz lütfen?
Just one moment, please.
- İyi geceler.
Gentlemen, if I may have just one moment. Gentlemen, if you please.
Beyler, bir dakika izin verirseniz.
- Pardon us for just one moment!
- Bize bir dakika izin verin.
Mr. Pendlebury, just one moment.
Bay Pendlebury, bir dakika.
Just one moment, sir.
Bir dakika efendim.
Just one moment.
Çok güzel bir hatıra olacak.
Now, just one moment, before I lose the thread of this.
Durun biraz, yoksa ipin ucunu kaçıracağım.
Now... just one moment, Inspector.
Durun... müffettiş bey.
- Just one moment, Miss Travers.
- Bir dakika, Bayan Travers.
You asked for just one moment.
- Bir dakika demiştiniz.
Sit here for just one moment longer.
Biraz daha şuraya oturur musun?
Just one moment, commander.
Bir saniye, komutan.
Just one moment, my dears.
Bir dakika, canlarım.
Just one moment please, excuse me, sir,
Bir dakika lütfen, bağışlayın, efendim,
Our play begins in just one moment.
Oyunumuz hemen birazdan başlıyor.
Just one moment, please.
Bir dakika lütfen.
Just one moment, Mrs. Trotter.
Durun bir dakika, Bayan Trotter.
Just one moment, please.
Bir saniye lütfen.
Just one moment, please.
Bir dakika, lütfen.
Just one moment.
Beş dakika sürmez.
- Just one moment, inspector.
Bir dakika, Komiser Bey.
Oh, just one moment.
Bir saniye lütfen.
There was a moment, just one moment.
Evet, bir an için... Sadece bir an için...
Just one moment, please, sir.
Bir dakika lütfen bayım.
- Just one moment.
- Birazdan..
Oh, just one moment, please.
Bir dakika lütfen.
It was just one of those excitement-of-the-moment things.
Sadece şu bir anlık heyecan şeylerinden biriydi işte.
Then please pretend, for just one fleeting moment, that I'm asking.
O halde kısa bir süre için sorduğumu varsay.
Just you wait there for one moment.
Beni bir dakika burada bekleyin.
It will take a moment, just one prick and..
Hemen bitecek. Sadece minik bir sızı ve başka hiçbir şey hissetmeyeceksin.
Hey just a moment, you are shy one passenger.
Bekleyin.
Just give me one moment.
Bana bir dakika izin verin.
Just one more moment and...
Umarım ateşte kavrulursun.
Just for one moment.
Sadece bir dakikalığına.
The moment he arrived here, he sent me a message just with one word... "Come."
Buraya vardığında bana bir mesaj göndermişti,... tek kelimelik bir mesaj ;
Now, let me dwell just for one moment on the American male.
Su Amerikalı adamın üzerinde biraz daha durmama izin ver.
Just hold on one moment.
Bir saniye bekleyin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]