Looks real traducir turco
847 traducción paralela
- Looks real solid.
- Güvenilir birisine benziyor.
It looks real too.
Galiba gerçek.
- It looks real to me.
- Bence gerçek görünüyor.
Looks real, though, doesn't it?
Gerçek gibi duruyor, değil mi?
It's not real, but it certainly looks real, doesn't it?
Gerçek değil, fakat kesinlikle gerçek gibi görünüyor, değil mi?
It looks real.
Gerçek gibi.
Looks real pretty on you.
Hale sana yakışıyor, Pete.
You know, the way you do your hair looks real nice.
Saçlarını yapma şeklin gerçekten güzel.
Looks real good for Halloween.
- Tam da cadılar bayramına göre gibi gözüküyor
She looks real tired.
Çok yorgun duruyor.
Looks real ribby, though, don't she?
Üzgün duruyor, değil mi?
I made it very heavy so it looks real.
Gerçek görünmesi için külçeleri ağır yaptırdım.
- Looks real.
- Gerçek görünüyor.
It looks the same... but it's not the real thing.
Aynısı ama gerçeği değil.
Looks like a real girl!
Gerçek bir kız gibi görünüyor!
The territory's fightin'Spain, and it looks like we're gonna have a real shooting'war too.
İspanyollarla savaşa giriyoruz, zorlu bir mücadele olacak.
It looks so real!
O kadar gerçek görünüyor!
Well, it looks like we're starting our second year with a real bang.
Görünüşe bakılırsa ikinci yılımıza bomba gibi bir haberle başlıyoruz!
It looks like a real feast!
Gerçek ziyafete benziyor!
Looks like that star of yours brought you a real pot of gold.
Anlaşılan senin yıldız sana tepsiyle altın getirmiş.
Looks like real gold.
Bu gerçek altına benziyor.
Looks like you got yourself a real interesting problem in tactics, Sheriff.
Başınıza gerçekten büyük bir dertaçmışsınız beyler.
He looks like a real man.
Gerçek bir adama benziyor.
Real estate looks better going home.
Araziler eve giderken daha hoş görünüyor.
It looks like a real head.
Sahici bir surat gibi...
Looks like a real Ice Age.
Gerçekten Buz Çağı gibi gözüküyor.
Looks like Dempsey got real soft. You and your men have three days to get drunk and sober up, then report back to the ranch ready for work.
Görünüşe göre Dempsey gerçek yumuşaklıktı.
Looks very real to me.
Bana oldukça gerçekçi geldi.
Looks like the trip perked you up real good.
Yolculuk etmek sana bayağı yaramış.
It looks so real.
O kadar sahici ipek gibi duruyor ki.
- It looks so real.
- Çok gerçek.
It looks like you're doing your job real good, so don't spoil it by some of your philosophizing.
İşini gayet iyi yaptığın anlaşılıyor, lütfen felsefe yaparak sakın işi berbat etme.
Mr. Rupert looks like a real gent, he does.
Bay Rupert gerçek bir beyefendiye benzer, öyledir.
How do you make her understand that her real mommy... isn't ever coming back... but another woman who just looks like her?
Gerçek annesinin asla bir daha ona dönmeyeceğini nasıl anlatabilirsiniz annesine benzer başka bir kadının ona gideceğini?
Looks like this time I let my big mouth talk me into real trouble.
Görünüşe göre bu defa büyük çenem beni büyük belaya soktu.
Well doctor, it looks like we have a real case of hysteria on our hands.
Doktor, birinci dereceden bir histeri durumuyla karşı karşıyayız.
I've got this spot all picked out that looks like it might produce real color if I could just boost it.
İşte böyle. Şimdi. Şöyle.
Looks like you and her are getting along real fine.
İkiniz çok iyi anlaşıyor gibisiniz.
Looks like Poliakoff sent a couple of real ladies.
Poliakoff esaslı bir çift kız göndermişe benziyor.
Father, meet Mr. Rubini, someone who looks like he has a real job.
Baba seni Bay Rubini ile tanıştırayım, işini çok ciddiye alan biri.
- Looks real nice, Polly.
Gerçekten güzel görünüyorsun, Polly.
- She looks like a real lady.
- Gerçek bir kadın gibi.
Listen, kids, when we do the scene with the landing of the gold... let's use some stuff that looks just like real gold.
Dinleyin çocuklar, altının indirileceği sahneyi çekerken gerçek altına tıpa tıp benzeyen bir malzeme kullanalım.
A real-life hero with dashing handsome looks
# Yakışıklı bir gerçek hayat kahramanı olmayabilir
Looks like the real thing!
Gerçek bir şeymiş gibi görünüyor!
Hey, it looks like your wife has her wish... a real champion.
Görünüşe göre karını dileği oldu... gerçek bir şampiyon.
To an observer this looks like a scout camp rather than real war.
Bir gözlemci için bu, gerçek bir savaştan ziyade izci kampı gibi.
Looks like a real turkey shoot, Jack.
Hakiki bir hindi avına benziyor, Jack.
Looks like real! That's her!
Gerçek gibi görünüyor!
That looks like real jade.
Gerçek yeşime benziyor.
Almost looks like the real one.
Neredeyse gerçeği ile aynı.
really 59005
real 457
reality 92
really nice to meet you 21
really bad 194
really appreciate it 27
real talk 21
really nice 181
really great 205
really good 625
real 457
reality 92
really nice to meet you 21
really bad 194
really appreciate it 27
real talk 21
really nice 181
really great 205
really good 625
really beautiful 58
really cute 39
really is 30
really like you 26
really fast 52
really cool 63
really smart 29
really pretty 34
really hard 112
real quick 147
really cute 39
really is 30
really like you 26
really fast 52
really cool 63
really smart 29
really pretty 34
really hard 112
real quick 147
really well 130
really sad 32
really hot 28
really funny 68
really stupid 26
really happy 49
really sweet 28
really big 43
really sorry 237
really close 38
really sad 32
really hot 28
really funny 68
really stupid 26
really happy 49
really sweet 28
really big 43
really sorry 237
really close 38