My advice is traducir turco
564 traducción paralela
My advice is... break her right away.
Sana tavsiyem onun üzerinde hemen egemenlik kur.
My advice is for you to go back on that job.
- Sana tavsiyem o işe geri dönmen.
My advice is to take 25 % and be on the safe side.
Tavsiyem % 25 alıp güvenli bölgede kalman.
My advice is to charge the beef off to Indian good-will and let it go.
Benim tavsiyem onlara etlerin parasını iyi niyetle ödeyip gitmelerine izin vermektir.
My advice is to come inside, have a drink and let's wait till we hear from the sheriff.
Tavsiyem içeri girip birer içki almanız ve şeriften haber alana kadar beklemeniz.
My advice is, see that you're not forced down over Japan.
Size tavsiyem, Japonya'ya mecburi iniş yapmayın.
- My advice is to wait till after dark, by which time, you see, we can have those hands attended to.
- Sözümü dinlerseniz Bay Pip... hava kararana kadar bekleyin derim. O zamana kadar şu ellerinle de ilgilenebiliriz.
Miss Hamilton, my advice is go home and see your parents and tell them.
Bayan Hamilton, size tavsiyem evinize gidip durumu ailenize anlatmanız.
My advice is to avoid Tom like the plague.
Sana tavsiyem, Tom'dan vebalıymış gibi sakın.
My advice is to tie him to a stretcher so he won't slip when you tilt it.
Tavsiyem onu bir sedyeye bağlamanız böylece sallandığında kayıp düşmez.
Mr. Johnson, my advice is to forget all this theory of yours.
Bay Johnson, tavsiyem bütün bu düşüncelerinizi unutmanız.
But if anyone is still thinking of becoming rich, my advice is, don't obsess over money.
Yine de zengin olmayı aklından geçiren biri varsa ona tavsiyem, parayı hiç kafaya takmamasıdır.
After that, my advice is you kick him out of Castelrosso.
Ondan sonra, Castelrosso'dan atmanızı tavsiye ederim.
My advice is, deny everything
- Sana önerim, her şeyi yalanlaman!
My advice is turn the horse around and ride back where you belong.
Size tavsiyem atlarınızı döndürüp ait olduğunuz yere gitmeniz.
If you see her again, and my advice is don't, thank Nellie Bly for me.
Onu bir daha görürsen, tavsiyem : Nellie Bly'a benim adıma teşekkür etme.
Let's hope that my advice is worthy of so much trust.
Umalım ki tavsiyelerim bu kadar çok güvene lâyık olur.
He's a brute, that's what he is, and my advice, dearie...
Hayvanın teki, aynen dediğim gibi, benden sana tavsiye, tatlım...
"Please inform her that she is to follow dutifully... " the advice of Her Majesty's ambassador... " and extend to her, as well as to your entire family... my fond greetings and affections.
Lütfen onu, ekselanslarının elçisinin tavsiyelerine büyük bir ehemmiyetle kulak vermesi yönünde bilgilendirin ve onunla birlikte tüm ailenize sonsuz saygı ve sevgilerimi iletin.
My advice, sir, if you'll take it, is not to be too harsh with them.
Bence efendim, onlara çok sert davranmayın.
My advice to you is to give this guy solitary for a month.
Size tavsiyem bu adamı bir ay hücreye atmanız.
- Don Jose, you're my manager... and I'm willing to take your advice on matters of business.
- Don Jose, sen benim menajerimsin... ve sadece iş ile ilgili tavsiyelerini duymak isterim.
My advice, Roy, is to forget all about her foot.
Sana tavsiyem Roy, unut o kızın ayağını.
It is my advice, Madame that you abandon your experiments.
Tavsiyem, Madame deneylerinizi bırakmanız.
I'm just a visitor here, and my advice to you is to slam the door in his face.
Ben sadece bir misafirim ve size tavsiyem kapıyı yüzüne kapatmanız.
So you see how important it is for him to follow my advice.
Bu yüzden ona verdiğim öğütlerin ne kadar önemli olduğunu anlayın.
My advice to you is, start carrying your gun.
Benim sana tavsiyem ise, bundan sonra silah taşımaya başlamandır.
The sea is nice, take my advice
Deniz çok hoş Öğüdüme koş
Well, my only advice is if you meet the royal family, I wouldn't bow too low.
Tek tavsiyem eğer kraliyet ailesi ile tanışırsan fazla eğilme.
"If he would follow my advice, he'd stay in this country... " and work in his father's overalls factory. But he hates it. "
"Benim tavsiyemi dinleseydi, babasının iş tulumu fabrikasında çalışabilirdi, ama oradan nefret ediyor."
Gentlemen, let's drink a toast to the man who is smart enough to take my advice.
Baylar, tavsiyemi dikkate alacak kadar akıllı olan adama kadehlerimizi kaldıralım.
If you'll let me give you some advice from my own experience... man is a noble animal.
Kendi tecrübeme dayanarak tavsiyede bulunmama izin ver. Erkek, asil bir hayvandır.
My advice to you, Mr. Meadows, is to stick pretty close to your legitimate business from now on.
Benden size tavsiye Bay Meadows bundan böyle sadece bu küçük ve yasal işinizle ilgilenin.
Until then, my advice to you is to keep your door locked when he's around.
Sana tavsiyem, O buralarda olduğu zaman kapını kilitlemeyi unutma.
A very ingenious theory but my advice to you, Miss Marple, is to read fewer thrillers.
Çok orijinal bir teori, ama size tavsiyem, Bayan Marple, daha az detektif romanı okumanız.
My advice now is to hit the sack until midnight.
Gece yarısına kadar kafayı vurup yat derim.
My advice to you is to give me the code now, and if they try any rough stuff, we'll fight them together.
Size tavsiyem şimdi şifreyi bana vermeniz, ve eğer sizi zorlarlarsa, o zaman ikimiz beraber savaşırız.
My honest advice is to refuse it.
Reddetmenizi içtenlikle öneririm.
Well, keep on running is my advice.
Tavsiyem kaçmaya devam et.
My advice to any wife in this situation is, forget it.
- Bir kadına bu durumdaki tavsiyem, unutmasıdır.
Swim or not, my advice to you is to stay put.
İster yüz ister yüzme. Sana tavsiyem burada kalman.
Now, my advice to you is to get the first train back to St. Louis... and then get on home, where you belong.
Şimdi, sana tavsiyem ilk trenle St. Louis'e dönmelisin ve sonra ait olduğun evinde kalmalısın.
Never marry, my friend, that is my advice to you.
Asla evlenmeyin, dostum. Size tavsiyem budur.
And then my advice, gentlemen, is that we all be gone before the local authorities begin asking questions.
Size tavsiyem beyler, hepiniz gitmeden önce yerel mercilerin sorularını cevaplayın.
My advice to you is to leave. Go back where you came from.
Size tavsiyem geldiğiniz yere geri dönünüz.
That is my advice, sir.
Tavsiyem bu, efendim.
And my advice to you is obey the rules and do your job.
Size tavsiyem : Kurallara uyun ve işinizi yapın.
My advice to you is to grab onto the tail of the first horse you see traveling south.
Sana tavsiyem, güneye giden gördüğün ilk atın kuyruğuna yapışmaktır.
My advice to you is to get yourself a little revenge on them bucks.
Sana tavsiyem o serseriIerden iyi bir intikam aIman.
Quite honestly, Mr Chase, the senator is doing this broadcast against my advice.
Alo, Wayne. Merhaba, sen miydin? Evet, seni daha önce aramağa çalıştım, sanırım uyuyordun.
It's a dirty case, lf you want my advice, don't mess with these guys,
Bu pis bir iş. Benim tavsiyemi kabul edersen, bu adamlara hiç bulaşma.
my advice to you 24
my advice 141
is it 9219
israel 117
is something wrong 1059
islam 16
is here 159
isis 48
island 46
isabel 421
my advice 141
is it 9219
israel 117
is something wrong 1059
islam 16
is here 159
isis 48
island 46
isabel 421
isaac 589
issue 86
issues 74
istanbul 39
isobel 100
isabella 232
isles 199
isn't it 16586
isabelle 287
isaiah 54
issue 86
issues 74
istanbul 39
isobel 100
isabella 232
isles 199
isn't it 16586
isabelle 287
isaiah 54
isak 44
issued 23
isaacs 61
isn't it lovely 28
isn't 159
isn't she lovely 35
isn't it romantic 18
is she beautiful 26
is it really you 103
isn't she beautiful 90
issued 23
isaacs 61
isn't it lovely 28
isn't 159
isn't she lovely 35
isn't it romantic 18
is she beautiful 26
is it really you 103
isn't she beautiful 90