Never give up traducir turco
1,174 traducción paralela
Petrov will never give up Radek.
- Petrov, Radek'i asla bırakmayacaktır.
Never give up hope.
Asla umutsuz olmayın.
Never give up.
Asla pes etme.
You never give up, do ya?
Asla vazgeçmiyorsun, değil mi?
It was, never give up.
Asla pes etmemeyi...
Like the colonel always says - never give up.
Albay'ın her zaman dediği gibi - asla vazgeçme.
You never give up on anything... No matter the odds, the cost, the pain.
- Asla hiçbir şeyden vaz geçmezsin... ihtimalleri, bedelleri, acısı ne olursa olsun.
Never give up your religion, not for God.
- Sakın dininden vazgeçme. Tanrı her şeyin önündedir.
Those who command the Excalibur will never stop never give up and never slow down until a cure is found.
Excalibur'u yönetenler tedavi buluncaya kadar durmayacak, asla pes etmeyecek ve yavaşlamayacak.
- You never give up, do you?
- Hiç vazgeçmiyorsun, değil mi?
Never give up.
Hiç pes etme, asla.
Never give up!
Asla vazgeçme!
- Never give up. - Never give up.
Asla vazgeçme...
- This fine ship and this fine crew. - Never give up.
- Asla vazgeçme...
- Never give up. - Never surrender.
- " Asla vazgeçme...
Never give up. Never surrender.
Asla vazgeçme, asla teslim olma.
Never give up. Never surrender. - Oh, shut up.
Asla vazgeçme, asla teslim olma.
"Never give up. Never surrender."
"Asla vazgeçme, asla teslim olma."
I never give up.
Ben hiç pes etmem.
You can never give up.
- Hey. Pes etmemelisin.
And you, Xena, you'd never give up this child, would you?
Peki ya sen, Zeyna, bu çocuktan hiç vazgeçmeyeceksin, değil mi?
One should never give up on the Republic.
Kimse Cumhuriyet'ten umudunu asla yitirmemeli.
They fear us because they know our reputation That we never give up
Bizden korkuyorlar çünkü asla vazgeçmediğimize dair olan ünümüzü biliyorlar.
Russians never give up!
Ruslar asla teslim olmaz!
But if Morgana is anything like Ursula, she'll never give up.
Ama eğer Morgana Ursula gibiyse, asla vazgeçmez.
She encourages me to be good, and honest and courageous, and to hold my head high and to never give up hope.
Beni iyi, dürüst ve cesur olmam başımı dik tutmam ve umudumu kaybetmemem için teşvik ediyordu.
But don't worry I'll never give up on life.
Ama merak etme hayatı bırakmayacağım.
Never give up the advantage, remember?
Üstünlüğünü asla ele verme, hatırladın mı?
These guys never give up anything on their girls.
Bu adamlar kızlarıyla ilgili hiçbir şeyi anlatmaz.
You keep trying because you never give up hope.
Vazgeçmiyorsun, çünkü umudunu asla kaybetmiyorsun.
So it wouldn't work, and you'd never have to give up... sport-fucking and chronic dissatisfaction and grow up.
İlişkiniz iyi gitmeyecekti ve sen de onla bunla yatmayı... ve kronik tatminsizliğini sürdürecektin. Büyümen gerekmeyecekti.
If Albert were alive today, he would never allow the crown to give up church patronage.
Albert yaşıyor olsaydı Kraliyetin kilise himayesini vermesine asla izin vermezdi.
- Hey, you never give up, do you? - No, I don't.
- Hey, hiç vazgeçmiyorsun değil mi?
I promised myself that I would never give this order, that I would never break up this family, but asking you to stay... would be asking you to die.
Bu emri vermeyeceğime kendi kendime söz verdim bu aileyi asla dağıtmak istemedim, ama kalmayı da size soruyorum. ölmeyi de.
I promised myself that I would never give this order, that I would never break up this family, but asking you to stay... would be asking you to die.
Bu emri vermeyeceğime kendi kendime söz verdim bu aileyi asla dağıtmak istemedim, ama kalmanızı sorarsam.. ölmenizi sormuş olacağım.
I will never give you up.
Senden asla vazgeçmem.
I felt that way too, but I knew he would never want me to give up.
Ben de hayal kırıklıkları yaşadım, fakat babam asla vazgeçmeme izin vermezdi.
I'll never give them up.
Asla teslim etmem!
I'll never give it up!
Asla teslim olmayacağım.
- You know, I've never been one to pass up a chance at... some good ol'fashioned self pity but why don't you give yourself a break?
- Biliyor musun, Ben hiçbir zaman şansları değerlendirebilen biri olmadım... kendine acıyan zavallı bir eski moda kız oldum ama kendine neden bir ara vermiyorsun?
- The promo meeting ran long and after that there was traffic all the way up I-95 and I know that Ann Landers said... that you're never supposed to give more than one excuse when you're explaining yourself to somebody, but that is the truth Mitch, and I really need you to believe me.
- Promo toplantısı uzun sürdü ve ondan sonra trafik vardı bütün I-95 yolu boyunca ve Biliyorum Ann Landers... hiçbir zaman kendinizi anlatırken hiçbir zaman birden fazla özür belirtmeyin dedi, ama bunlar doğrular Mitch, ve gerçekten bana inanmana ihtiyacım var.
Where's your every-soul-is-redeemable, never-give-up attitude?
Nerde kaldı senin, "Her ruh kurtarılabilir", "Asla vazgeçme" tavrın?
I love how you never give up!
Hiç vazgeçmemene bayılıyorum.
I never thought I'd see the day that old Ray Gibson give up hope.
Ray Gibson'un umudunu kaybedeceği günü görmeyi hiç düşünmemiştim.
I said I never thought I'd hear the day that old Ray Gibson give up hope.
Dedim ki : Ray Gibson'un umudunu kaybedeceği günü görmeyi hiç düşünmemiştim.
We'd never ask you to give up your place, Willis.
Senin yerinden olmanı asla istemeyiz, Willis.
So I got up all my courage and said "Your Honor all I'm ashamed of is that I could never give him one."
Ve tüm cesaretimi toplayıp dedim ki, "Sayın Hakim, tüm utandığım, ona bir tane veremememdir."
Heh, he'll never learn. Mom doesn't give it up so easy.
Annem kolay kolay çaktırmaz.
So, if we give up now, you can never love this way again.
O yüzden, eğer şimdi birbirimizi bırakırsak, bir daha asla böyle bir aşk bulamayabilirsin.
I will never give you up.
Senden asla vazgeçmeyeceğim.
- He is never gonna give up, Darryl.
- Asla vazgeçmeyecek, Darryl.
uptight 38
upsy 47
uppercut 41
upstate 42
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
upsy 47
uppercut 41
upstate 42
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
up top 130
up to you 126
up against the wall 84
up and at' em 72
up call 187
up guy 119
up north 49
up the stairs 74
up we go 50
up now 50
up to you 126
up against the wall 84
up and at' em 72
up call 187
up guy 119
up north 49
up the stairs 74
up we go 50
up now 50