North africa traducir turco
348 traducción paralela
North Africa, 6th Division.
Güney Afrika. 6. Tümen.
I will tell why I was sent to North Africa.
Kuzey Afrika'ya neden gönderildiğimi anlatacağım.
Gentlemen, I have before me North Africa, from Tripoli to Cairo.
Beyler, önümde Kuzey Afrika, Trablus'tan Kahire'ye kadar olan kısım...
How many men have you got in North Africa?
Kuzey Afrika'da kaç adamınız var?
If you'd had a horse under you in North Africa instead of one of them tanks... you wouldn't have got shot up the way you was and sent home.
Kuzey Afrika'da altında o tanklar yerine bir atın olsaydı vurulup eve gönderilmezdin.
Bert the cop was wounded in North Africa, got the Silver Star.
Taksi şoförü Ernie, paraşütle Fransa'ya indi.
- Back on North Africa.
- Yeniden Kuzey Afrika'dayız.
It had returned recently from North Africa... and had reached the lake so soon... that there was still ice on its surface.
Bahardan sonra yaz gelir. Havalar daha da ısınır. Keşke bugün yaz olsaydı.
Mrs Campbell, at this very moment, our troops are fighting in North Africa.
Bayan Campbell, şu anda birliklerimiz Kuzey Afrika'da çarpışıyor.
What the Germans do, Mr Waggett, is on their own conscience and Todday is not in North Africa.
Almanların yaptıkları, Bay Waggett, kendi vicdanlarını ilgilendirir ama Todday Kuzey Afrika değil.
At 11 : 00 on a November night... a British submarine surfaced in the Mediterranean... off the coast of Libya in North Africa... behind the German lines.
Bir Kasım gecesi saat 11 : 00'da... Kuzey Afrika Libya'daki Alman hatları gerisinde bir İngiliz denizaltısı, Akdeniz'de yüzeye çıktı...
Already a legend in the desert, he was a fox... who had chased his hunters back and forth across North Africa... about as often as they had chased him... and his tricks and turns had made even the Tommies chuckle... which is scarcely the proper reflex to the enemy in time of war.
Çölde efsaneleşmişti. Kuzey Afika çölleri boyunca... avcılarını bir ileri bir geri saldırtan, müttefik kuvvetlerini sıkça avlayan kurnaz bir tilkiydi... Hileleri ve saldırıları öyle keskindi ki... müttefik kuvvetleri çoğu zaman doğru dürüst tepki bile veremezdi.
Oh, we are so excited! You see, we've never been to North Africa before.
- Oh, çok heyecanlıyız bilirsiniz, daha önce, Kuzey Afrikada hiç bulunmadık.
We loved Spain and Gibraltar, but they say North Africa...
İspanya ve Cebelitarık'a bayıldık, ama Kuzey Afrikanın büyüleyici bir...
I looked across the straits to North Africa.
Kuzey Afrika'ya doğru, karşıdan bakıyordum.
Carrying extra fuel instead of weapons, they maintained contact with North Africa, the US and especially England.
Silah yerine, ekstra yakıt taşıyan bu jetler, Kuzey Afrika, ABD ve özellikle İngiltere arasındaki haberleşmeyi sağladılar.
And he knows that you served in north Africa in an army field hospital.
Kuzey Afrika'da bir sahra hastanesinde görev yaptığını biliyor.
and the Crown will prove that Sasha Ismail, the defendant in the dock, was not only a scavenger who robbed the bodies of the dead of their weapons on the battlefields of North Africa, but that he subsequently made an evil career of illegally trafficking in such weapons,
Majestelerinin savcısı, sanık sandalyesinde oturan Sasha İsmail'in sadece Kuzey Afrika savaş alanındaki cesetlerin silahlarını soyan bir leş yiyiciden ibaret olmadığını, fakat daha sonra Cezayir'den Kenya'ya gelen yasadışı silah trafiğini de aynı amaçla meslek edindiğini kanıtlayacak
Then he was in North Africa, in the Legion.
Sonra da Kuzey Afrika'da, lejyonda.
They shipped in oranges from North Africa, eggs from Sweden, steaks from Argentina.
Portakallar Kuzey Afrika'dan geliyordu, yumurtalar İsveç'ten... etler Arjantin'den.
North Africa, Syria, Lebanon and Palestine.
Kuzey Afrika, Suriye, Lübnan, Filistin.
Already we've sent an actor who resembles Field Marshal Montgomery on a tour of North Africa to convince the enemy that the attack will be launched from there.
Zaten Mareşal Montgomery'e benzeyen bir aktörü düşmanın saldırının oradan yapılacağına inanması için Kuzey Afrika turuna gönderdik.
Yes. We were together in North Africa.
Kuzey Afrika'da birlikteydik.
North Africa, sicily, italy....
Kuzey Afrika, Sicilya, İtalya...
- The one in North Africa, of course. - Oh, yes.
- Kuzey Afrika seferin, tabii.
Hitting these pens will protect our supply lines for Operation Torch in North Africa.
Dokları vurursak Kuzey Afrika Torch Operasyonu malzeme hattını koruruz.
He was a paratrooper in North Africa.
Kuzey Afrika'da paraşütçü askerdi.
Fought through North Africa and Sicily... and all through Europe up to Czechoslovakia.
Kuzey Afrika ve Sicilya'dan tut, Çekoslovakya'ya kadar tüm Avrupa'da savaşmış.
North Africa, Bombay, Rio de Janeiro.
Kuzey Afrika, Bombay Rio de Janeiro.
You wouldn't remember, but I saw you when you were in North Africa last month.
Siz hatırlamazsınız ama geçen ay sizi Kuzey Afrika'da görmüştüm.
What part of North Africa was it?
Kuzey Afrika'nın neresiydi?
You were in North Africa recently, weren't you? Tangier, wasn't it?
Kısa bir süre önce Kuzey Afrika'daydınız, Tanca'da, değil mi?
When I landed in North Africa, I was gonna win the war that day.
Kuzey Afrika'ya indiğimde, savaşı o gün kazanacaktım.
It's true that some people attempted to flee to North Africa.
Bazı insanların Kuzey Afrika'ya kaçmaya teşebbüs ettiği doğru.
Montgomery did push Rommel clear across North Africa.
Hem zaten Montgomery, Rommel'i Kuzey Afrika'dan sürdü.
Battle-weary, but victorious, American GIs and Tommies... of the British 8th Army meet in an Allied victory celebration... at Wadi Akarit in North Africa.
Savaş yorgunu ama muzaffer Amerikan piyadeleri ve İngiliz askerleri, Kuzey Afrika'daki Wadi Akarit zaferinden sonra kutlamalar için buluştular.
( SPEAKS IN GERMAN ) It is obvious that North Africa will soon be lost.
Kuzey Afrika'nın kısa sürede kaybedileceği kesin.
You were the boss in North Africa and Sicily and I just thought... well, it might be a problem for us.
Kuzey Afrika ve Sicilya'da patrondun, düşündüm de eşit rütbe ikimiz için de sorun olabilir.
You are accused of bullying your way into international politics in North Africa, using oil as an excuse.
Bay Mattei petrolü bahane ederek Kuzey Afrika'da uluslararası politikalara müdahale etmekle suçlanıyorsunuz.
At the beginning of 1943, the British and Americans were firmly established in North Africa.
1943'ün başında İngiliz ve Amerikan kuvvetleri Kuzey Afrika'ya iyice yerleşmişlerdi.
Then it would fly on unhindered to North Africa.
Ardından Kuzey Afrika istikametine devam edecekti.
The ridge system runs down the middle of the Atlantic Basin between Africa and Europe and North America and South America.
Sıradağ sistemi, Atlantik Çanağı'nın ortalarından aşağıya Afrika ve Avrupa'nın, Kuzey Amerika ve Güney Amerika'nın arasına iniyor.
- And Intelligence has reports now that 1 and 3 fell over Africa Number 5 around the North Pole, and 9 and 10 along the Andes.
- İstihbarat raporlarına göre 1 ve 3 Numara Afrika'ya 5 Kuzey Kutubu'na, 9 ve 10 Numara Ant Dağları'na düşmüş.
This enemy was gathering his savage forces... across the Mediterranean Sea on the north shores of Africa. He was the African emir, Ben Yusuf.
Düşman, Akdeniz'in öte yakasında, Kuzey Afrika'da zalim ordusunu toplamış, denizi geçmeye hazırlanıyordu.
General Mola organizes the Army of the North Franco, the army of Africa.
General Mola kuzeydeki orduyu Franco ise Afrika'daki orduyu topluyordu.
This is a response to Anglo-American aggression in French North Africa preventing the enemy from landing on the southern coast of France.
Sınır hattı Geçmek yasaktır 11 Kasım'da Fransız-Alman sınır hattında sabah saat 7'de Führer'in emirleriyle Alman askeri kuvvetleri işgal edilmemiş Fransa'yı Akdeniz'e doğru geçtiler.
We decide that the only place where we could face the enemy it was the desert of the North of Africa.
Düşmanla savaşabileceğimiz tek farklı yer olarak Kuzey Afrika çölleri yani Ortadoğu coğrafyası mevcuttu.
In 10 of December of 1940, two divisions of the Commonwealth of General Wavell they had attacked the great army Italian in the North of Africa.
10 Aralık 1940'ta, General Wawell komutasındaki iki Britanya birliği, Kuzey Afrika'da İtalyan ordusuna saldırdı.
E in the North of Africa, a small one force commanded for Rommel, it had recaptured almost all the British territories.
Kuzey Afrika'daysa, General Rommel komutasındaki küçük bir Alman birliği, hemen hemen tüm İngiliz silahlarına el koymuştu.
North of Africa 1940 - 1943
Kuzey Afrika 1940-1943
But it could not guarantee that the abastecimentos would go to arrive to the ports of the north of Africa.
Ancak Afrika kuvvetlerine yapılacak takviye ve ikmalin sağlıklı bir şekilde yerine ulaşacağının garantisini veremiyordu.
africa 216
african 122
north 417
northman 49
northwest 51
northeast 38
northwestern 16
north carolina 83
north america 24
north korea 68
african 122
north 417
northman 49
northwest 51
northeast 38
northwestern 16
north carolina 83
north america 24
north korea 68