English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ N ] / Number two

Number two traducir turco

4,073 traducción paralela
Nope. He said... "Number two ain't bad."
Hayır. "İki numara da fena değil." dedi.
( Vincent ) Santos'number two.
Santos'un iki numaralı adamı.
So, Sir Henry Baker from Swindon owns Trudie Stein and still owns horse number two.
Trudie Stein'ın sahibi Swindon'dan Sör Henry Baker ve iki numaralı at da onun.
You're number two.
Sen iki numarasın.
The number two?
İki numara mı?
Why do I want the number two?
Neden iki numarayı isteyeyim ki?
Andy, on the list of things I feel guilty about in life, calling you to help in the middle of the night is number two.
Andy, kendimi suçlu hissettiğim şeyler listesinde gecenin bir yarısı yardım için seni çağırmam iki numara.
Number two, initiate some light physical contact.
İkincisi, hafif bir fiziksel yakınlık kur. - Peki.
He hasn't done number two in five days.
Nasılsınız? Her şey yolunda mı? Size nasıl yardımcı olabilirim?
Okay, so I liked number one, Chris liked number two, and Ron liked number three.
Peki, ben birinciyi sevdim Chris ikinciyi sevdi ve Ron üçüncüyü sevdi.
Number two's was subtle and provocative, like a coy Dutch woman guarding a dark secret.
İkincisi, karanlık bir sırrı koruyan cilveli bir Hollandalı kadın gibi kurnaz ve kışkırtıcıydı.
- Um, he had to do a number two.
büyüğünü yapması gerekti.
Rule number two :
Madde 2 :
Number two.
İki.
Number two cyberterrorist in the world.
Dünyanın iki numaralı hackerını yakaladık.
Yeah. And Bello had the balls to take out his number two.
Adam kendi 2 numarasını aşağıya indirdi.
And apology number two.
Ve ikinci özür.
Looks like Hope's the star, and you're number two.
Hope dizinin yıldızı, peki sana n'oldu?
The jurisdictional brief, it seems like... well, it seems the same as brief number two.
Yargı yetkisine ilişkin dava özeti, sanki iki numaralı dava özeti ile aynı gibi görünüyor.
It's number two on my bucket list.
- Yapılacaklar listemde iki numaradasın.
That's number two, if you'll let me- -
- O madde iki, eğer izin verirseniz...
Now first off, I would like to point out that I have a huge advantage here because number one, I'm not in a class "A" motor home, and number two, I don't have some gigantic hunk of crap
Şimdi önce, şuna işaret etmek istiyorum : burada büyük bir avantajım var... çünkü birinicisi "A" sınıfı motorda değilim, ikincisi şu iki geri zekalının yaptığı gibi... arabamın tepesinde devasa saçma şeylerim yok.
Challenge number two, protocol.
İkinci müsabaka, protokol.
Unfortunately, I have a lot on my plate today, so I'm gonna have to hand this off to my number two.
Maalesef, bugün yapacak işim çok fazla o yüzden bu işi iki numarama havale edeceğim.
Guten prank number two.
"Guten prank" no : 2.
Reason number two for the no-nail oath- - bitches be crazy.
Çakmama yemini etmemizin bir başka sebebi. Hatunlar çatlak oluyor.
People who are at one with nature do not step in number two.
Doğayla tek vücut olan insanlar, "iki numara" ya basmaz.
- Even if it's number two.
- 2 numarayı yapıyorsan bile.
I bet when you take a crap, it actually comes out as a number two.
Sıçmaya gittiğinde, oy sonucu büyük mü oluyor?
Maybe your number two kind of looks like the guy.
Galiba iki numara o adama benziyor.
Option number two, you can choose to stay under, save this guy's life yourself, as well as the case against Odin.
Ama Odin işi yatacaktır. İkinci seçenek, orada kalırsın, hem adamı kendin kurtarırsın hem de Odin'in davasını kurtarmış olursun.
I got to go number two.
İki numarayı yapmam gerek.
Goal number two :
İki numaralı hedef :
Witness saw a guy running from the scene of Victim Number Two's murder three years ago.
İki numaralı kurbanın olay yerinden kaçan birini görmüş tanık, üç yıl önce.
Oh, um, well, I found a teensy weensy bit of blood on the thorn from the rose left on Victim Number Two.
İki numaralı kurbana bırakılan gülün dikeninin üzerinde minicik bir kan damlası buldum.
We got DNA that ties a suspect to Victim Number Two.
İki Numaralı Kurban'ı bağlamak için kullanılan iplerde DNA bulduk.
But if it's Bobby S you're after, you're gonna have to go through his number two.
Bobby S ile görüşmek istiyorsan, önce iki numaralı adamını geçmelisin.
That's Bobby S's number two.
Bu Bobby S'in iki numaralı adamı.
Number two, you're not allowed to do anything weird, like sniffing my couch.
Kural iki, tuhaf şeyler yapmana iznin yok. Kanepemi koklamak falan gibi.
Hey, I'm temp number two.
Hey, Ben de ikinci geçici çalışanım.
I'm pregnant - - number two.
İkinci çocuğa hamileyim.
Okay, look, look, I know this is a dumb question, but will number two help?
Bunun aptalca bir soru olduğunu biliyorum ama büyük tuvaletimi yapsam olur mu?
I mean, her life is gone if she's suddenly wife number two.
Diyorum ki, eğer aniden iki numaralı eş olursa hayatı biter.
Paul and Elizabeth Garrett in car number two.
Paul ve Elizabeth Garrett iki numaralı arabadakiler.
- That he got a murder rap, same as victim number two. Could be a vigilante.
İntikamcı olabilir.
You dialed past a number of frequencies, but two stood out.
Bir kaç frekanstan geçtin ancak iki tanesi çok göze batıyordu.
No one walks away from the number of collars you two had. Flattery?
Hiç kimse ikinizin enselediği kişi sayısını kolay geçemez.
And two, it consists only of a number.
Ve ikincisi, yalnızca numaraları içeriyor.
One new number popped up two days ago ;
Göze çarpan bir şey var mı? İki gün önce yeni bir numarayı aramış.
Each element is assigned a symbol, typically an abbreviation of its name, together with a unique one - or two-digit atomic number.
Lütfen... Her elementin bir sembolü var. Genelde elementin kısaltması ve yanında atom numarası olarak sembolize edilir.
These are fax transmissions sent to a number in Kashfar two weeks ago.
İki hafta önce Kashfar'da bir numaraya gönderilen fakslar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]